Doğa’nın yeryüzünde yarattığı ve bugün halen gezip görmeye müsait ne de çok cenneti var. Sadece bunları bilip, kararlı olarak bir tatilimizi de yeryüzünün bir başka cennetinde geçirme cesareti gerekiyor bize. Bu sebeple, önünüzdeki tatil programınızı planlarken göz önünde bulundurmanız gereken cennet köşeleri listeledik sizler için. Her biri aslında sadece bir uçak bileti kadar uzağınızda bulunuyor. Sevdikleriniz ile birlikte huzurun gerçek anlamını keşfetmek için plan yapmaya başlamalısınız.

1. Fransız Polinezyası – Büyük Okyanus

İlk durağımız, doğanın harikalarından biri. Polinezya, Büyük okyanusta bulunan üç büyük ada öbeğinden birinin ismidir. Polinezya’nın orta bölümünde ise Fransız Polinezyası olarak bilinen büyüleyici kısım yer alır. Bu adalar topluluğu, Cemiyet adaları akarsuları ve dağları ile bu büyüleyici manzarayı tamamlamaktadır.

Rangiroa ‘da bulunan yüzük şeklindeki ada ise adeta bir doğa harikasıdır. Burada yüzmenin keyfi tarif edilemez. Dünyanın en güzel dalış deneyimini yaşayabilirsiniz, yunuslar ile birlikte yüzebilirsiniz. Ayrıca ada siyah inci üreten istiridyeleri ile de ünlüdür. Doğal yapısını koruması sebebiyle adeta dünyanın cennet köşelerinden biridir.

2. Jiuzhaigou Vadisi – Çin, Tibet

Jiuzhaigou vadisi, Tibet ve Çin arasında bir bölgede yer almaktadır. Rengârenk gölleri ile ünlüdür. Burada mavi, kırmızı ve pembe göller görebilirsiniz. Doğanın gücü ve muhteşemliğini tam anlamıyla hissedeceğiniz bir noktadır. Jiuzhaigou vadisinde göl, şelale ve yayla üçlüsünün bir arada bulunuyor olması vadiyi, Çin ‘de tek dünyada ise nadir örneklerden biri haline getiriyor. Vadide toplamda 114 adet göl ile birlikte çok sayıda şelale bulunuyor. Bu şelalelerin en ünlüleri, Çin’in en geniş şelalesi de olan Buruorilang şelalesi, Panda deniz şelalesi, dünya çapında ünlenmiş ve “Batıya yolculuk” isimli televizyon dizisininde çekildiği İnci Plajı şelalesidir.

Ayrıca bu bölgede yaşamda mevcuttur. Toplamda 9 adet Tibet köyü bulunuyor bu bölgede ve Qiang adı verilen etnik grup bölgenin sakinlerini oluşturuyor. Vadinin her mevsimi ayrı güzeldir. Karlı tepelerin çekiciliğinin yanında ekim ayında görülen rengârenk ormanlarda büyüleyicidir.

Dünyanın saklı cennetlerinden olan Jiuzhaigou vadisini görmek hayatınızda kendiniz için yapacağınız en iyi şeylerden biri olacaktır. Seyahate çıkmadan önce kısa bir hazırlık yapmalısınız o kadar. Ucuz uçak bileti fırsatlarından faydalanarak, seyahatinizi tasarruflu hale getirebilir, gezi sürenizi de uzatabilirsiniz. www.ucakbileti.com.tr uçak bileti alışverişinizde tercih edebileceğiniz iyi bir seçenektir.

3. Ceara Plajları – Brezilya

Ceara, Brezilya ‘nın kuzeydoğu kesiminde yer alan, Atlas Okyanusuna kıyısı bulunan bir eyalettir. Ceara ‘yı ünlü yapan ise, dünyanın en iyi plajları unvanına sahip plajlarıdır. Aynı zamanda dünyanın en temiz plajları olarak bilinen plajların yakınına büyük turizm şirketleri yaklaşamıyor bile. Çünkü bu bölge sit alanı ilan edilmiştir. Böylece doğal yapı bozulmadan korunabiliyor.

Denize, yüzmeye, kuma, güneşe meraklı olanlar, bu sahilleri görmeden başak bir seyahate çıkmak istemeyecekler. Ceara tatilinizin ardından ise çevrede görmek isteyeceğiniz başka merkezler de bulunuyor. Bunlar, doğusunda bulunan Rio Grande do Norte ve Paraiba, güneyinde bulunan Pernambuco ve de son olarak Piaui ketleridir.

4. Svalbard Adası – Norveç

Svalbard adası, Avrupa’nın bittiği nokta olarak tabir ediliyor. Norveç ‘e bağlı olan bölge inanılmaz bir deneyimin kapılarını açıyor. Burası kutup ayılarının egemenliği altında olan bir buzul diyarıdır adeta. Yılın 19 Nisan ile 23 Ağustos tarihleri arasında hiç, güneşin batmıyor olması ise inanılmaz bir deneyim.

Burayı görmek için öncelikle Norveç ’in başkenti Oslo ’ya varıyorsunuz. Ardından yaklaşık olarak 4 saat süren bir yolculuk ile Svalbard takımadalarının merkezi olan Longyearbyen ’e ulaşılıyor. Burası, kutuplara çok yakın bir bölge ve gitmeyen birinin soğuğun boyutunu tahmin etmesi bile mümkün değil.

Bu sebeple inanılmaz bir deneyim demek oluyor bu yolculuk. Buzulların büyüleyici görüntüsü, heryerin bembeyaz oluşu, köpekler ile kızak keyfi, her biri unutulmaz deneyimlerdir ve yaklaşık olarak ülkemizden toplamda 8 – 10 saatlik bir yolculuk bu bölgeye ulaşmak mümkündür. Çok yorucu bir yolculuk değildir fakat inanılmaz bir seyahat olacaktır.

5. Lofoten Adaları – Norveç

Norveç kıyılarında bulunan Lofoten Adaları, birbirine köptüler ve tüneller ile bağlı olan bir takımadalar topluluğudur. Lofoten adaları, sakin ve büyüleyici bir görünüme sahiptir. Burada bulunan rengârenk evleri ile balıkçı köyleri, manzaranın bütünleyici parçalarıdır. Oldukça sarp bir rölyefe sahip olan Lofoten adalarında yapılan en önemli aktivite, Morina avıdır. Ahşap iskelelerde kurumaya bırakılan balıkları görmek de mümkündür.

Lofoten Adaları arasındaki ilk köprü bağlantısı 1981 yılında inşa edilmiştir. Bu sebeple mimari niteliğini koruyabilmiş bir bölgedir. Burada konaklayabileceğiniz sevimli ve geleneksel seçenekler bulunuyor. Bölgenin sakin, huzurlu ve doğa ile iç içe hali sizi sizden alacak. Uzun yürüyüşler ile bölgenin tadını çıkarabilirsiniz. Keyifli bir seyahatin altın kuralı olan hoşsohbet dostu da yanınızda bulundurmalısınız.

6. Cennet Merdivenleri – Hawaii

Cennet merdivenleri ya da cennete çıkan merdivenler olarak adlandırılmaktadır bu basamaklar. Cennet merdivenleri, Hawaii ‘nin Oahu adasında bulunuyor ve inanılmaz bir tırmanış deneyimi sunuyor.

Merdiven denilince ne kadar uzunluk canlanıyor gözünüzde? Bu merdivenler akla hayale sığmıyor. Tam 850 metre yükseklikteki zirveye uzanan 4000 merdivenlik bir serüven bu. Aslında 1942 yılında Amerikan ordusu için inşa edilmişlerdir. 1987 yılında ise halka kapatılmıştır. Bugün hala yasak sürse de pek çok maceraperest bu yasağı delerek bu merdivenleri tırmanıyor.

Merdivenler boyunca göreceğiniz manzara ise tahmin edilemez güzelliktedir. Merdivenler boyunca görülen yemyeşil manzara, cenneti ayaklarınızın altına seriyor. Hem yeşil alanların sis ile buluşması, hem şehrin o yükseklikten görünen büyüsü, 4000 merdiveni çıkmanıza değecek güzelliktedir. Sizde maceraperest bir kişilikseniz, böyle bir seyahat fırsatını kaçırmamalısınız. Ölmeden görülmesi gereken yerlerden biridir burası sizin için.

7. Perito Moreno Buzulu – Arjantin

Perito Moreno buzulu, Arjantin ‘in güneybatısında bulunmaktadır. Tam olarak deniz seviyesinden 1500 metre yüksekliktedir ve de Patagonya ‘nın Campo de Hielo Sur adı verilen buzul bölgesinin bir uzantısı niteliğindedir. Buzul’u görmek isteyenler, en yakın yerleşim merkezi olan ve 80 km uzakta yer alan El Calafate ‘den milli park üzerinden hareketle buzul turlarına katılabilirler. Burası, Arjantin genelinde en görülmeye değer noktadır.

Perito Moreno, Patagonya araştırmacısı olan Francisco Pascasio Moreno ‘nun ismini alıştır. Antartika ve Grönland en bilinen buzullar iken az bilinen buzullardan biridir Perito Moreno. Buzul 60 km’lik bir buz kütlesidir. Her gün 1 metre kadar öne sürüklenmektedir ve sürekli dev buz parçaları kopup düşmektedir. Devasa çatlaklar görülmektedir. Düşen buz parçaları ise gölde kabarık dalgalara sebep olmaktadır.

Buzulun sürekli sürüklenme halinde olması, her dört yılda bir Lago Argentino ‘nun yan kolu olan Brazo Rico ‘yu bloke etmektedir. Bu sebeple, nehirler aracılığı ile beslenen güney kısmında su seviyesi oldukça hızlı şekilde yükselmektedir. Bu durum da buzulun ön kısmının tamamen parçalanmasına sebep olmaktadır. Nadir görünen bu olay, büyük bir Show niteliğindedir ve çok sayıda turisti bölgeye çekmektedir.