Adıyamanlı Selahattin ve Meryem D. çifti 2013 yılında İstanbul’daki özel bir hastanede bebek sahibi oldu. Aynı hastanede, aynı gün Trabzonlu Yusuf ve Selma K.’nın bebeği de dünyaya geldi. İki çiftin çocukları hastanede karıştı. Durumdan haberleri olmayan aileler birbirlerinin çocuğunu alarak memleketlerine döndüler. 4 yıl sonra Trabzonlu Yusuf K., eşine boşanma davası açtı. Test sonucunda E.’nin, çiftin çocuğu olmadığı ortaya çıktı. Trabzonlu aile hastaneye başvurdu. Hastanenin yaptığı araştırmada Adıyamanlı çiftle Trabzonlu çiftin çocuklarının karıştırıldığı ortaya çıktı. Her iki aile de mahkemeye başvurdu. Mahkeme her iki ailenin sık sık görüşmesini tavsiye ederek, 4 yaşındaki çocukların biyolojik ailelerine iade edilmesi kararını verdi. Mahkemenin kararı üzerine mayıs ayında, Trabzon’da büyüyen E., Adıyamanlı biyolojik anne-babasına verilirken Adıyaman’da büyüyen C.’ de Trabzon’da yaşayan annesine teslim edildi.

AYNI MAHALLEDELER

Ancak öz çocuklarına kavuşmalarına rağmen öz evlatları gibi büyüttükleri çocuklardan uzak kalan aileler bir süre sonra çocuklarının hasretine dayanamadığı için aynı şehirde yaşamaya karar verdi. Temmuz ayında C.’nin dedesi tayinini Adıyaman’a istedi. Tayininin Adıyaman’a çıkması üzerine Trabzonlu aile Adıyaman merkeze taşındı. Bunun üzerine Adıyaman’ın Besni ilçesinde oturan Selahattin D. ile ailesi Trabzonlu ailenin oturduğu mahalleye taşındı.


2 AİLELERİ OLDU

Çocukların geleceği için aynı şehirde yaşama kararı aldığını söyleyen Selahattin D., ”Mahkemenin çocukları biyolojik ailelerine teslim edilmesi kararından sonra çok zor bir dönem geçirdik. Öz çocuklarımıza kavuştuk. Ancak öz çocuğumuz gibi büyüttüğümüz çocuğumuzdan kopmak da çok zor geldi. Öz çocuğum gece uyanıp Trabzon’daki annesini özlüyordu. Eşim de 4 yıl boyunca büyüttüğü çocuğumuzu özlüyordu. Hem çocuklarla sık sık görüşmek için hem de çocukların gelişimi ve psikolojisi için aynı şehirde yaşama kararı aldık. Bunun üzerine Trabzon’daki aile Adıyaman’a taşındı. Ben de Besni’den 80 kilometre uzaktaki Adıyaman’a taşındım” dedi.

2’Sİ DE ‘BABA’ DİYOR

Aynı şehirde yaşamaya başladıklarından beri çocuklarının psikolojisinin de iyiye gittiğini söyleyen Selahattin D., “Aynı şehirde yaşadığımızdan beri her iki aileyi de gördüğü için çocukların psikolojisi düzelmeye başladı. Aynı şehirde yaşamak bizim için de iyi oldu. Böylece çocukları sık sık görebiliyoruz. Her iki çocuk da bana ‘Baba’ diyor. Her iki çocuk da eşime ‘Anne’ diyor. Çocukların iki ailesi oldu. Çocuklar beraber büyüyecek” dedi.

BİRLİKTE OYNUYORLAR

Biyolojik ailelerine teslim edildiğinden beri çocukların psikolojik destek aldığını da söyleyen Selahattin D., “Şu anda her iki aile sık sık bir araya gelip çocuklarla hasret gideriyoruz. Çocuklar beraber oyun oynuyorlar. Çocuklar şu anda psikolojik destek alıyor. Ben bu olaydan önce Besni’de yaşıyordum. Şimdi çocukların geleceği için iş yerim Besni’de olmasına rağmen Adıyaman’a taşındım. Her gün Adıyaman-Besni arası git gel yapıyorum. 80 kilometre gidip geldiğim için çocuklara çok vakit ayıramıyorum. Adıyaman’da uygun bir iş bulursam hem bizim için, hem de çocuklar için daha iyi olacak. İş konusunda yetkililerden yardım istiyorum” dedi. (Hürriyet)