Olay, 18 Mayıs 2016 tarihinde, Erzincan'daki askeri lojmanlarda meydana geldi. Hukuk fakültesinden mezun olduktan sonra kısa dönem askerlik yapan C.D., iddiaya göre, 13.00-15.00 saatleri arasında nöbet tutarken, kulübeye çağırdığı 7 yaşındaki Z.A. adlı kız çocuğunu istismar etti. Lojman bahçesinde, Z.A.'nın üzüntülü halde oturduğunu gören komşulardan S.Ç., yanına geldiği küçük kıza ne olduğunu sordu. Burada konuşmak istemeyen Z.A., daha sonra ödevini almak için gittiği S.Ç.'nin evinde arkadaşı İ.Ç.'ye olayı anlattı. İ.Ç. ise annesi S.Ç.'ye olaydan bahsetti. Komşu S.Ç.'nin, Z.A.'nın ailesine istismar olayını anlatması üzerine gözaltına alınan C.D., tutuklanarak, cezaevine konuldu. Yaklaşık 2 ay cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edilen C.D. hakkında Erzincan Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.

Suçlamaları kabul etmeyen C.D., yanına gelen Z.A.'nın kendisine nöbetle ilgili sorular sorduğunu ileri sürdü. Z.A.'nın niçin silahla nöbet tuttuğunu sorduğunu iddia eden C.D., şöyle dedi:

""Nöbet yerine gelen komutanıma hukuki bir konuda yardımcı oldum. Komutanım ayrıldıktan sonra iç hat telefonu ile tekrar aradı. Telefonu kapattıktan sonra dışarı çıktım. Çocuklar, dışarıda oynuyordu. Z. yanıma geldi ve nöbetle ilgili bir şeyler sordu. Kendisine anlayacağı bir dilden cevap verdim. Nöbet defterine bakmak içeri girdi. Kapı, hep açıktı ve ben telefonla konuşuyordum. Arkadaşı E. geldi ve birlikte gittiler. Böyle bir olay gerçekleşmedi."

İSTİNAF MAHKEMESİ, BERAAT KARIRINI BOZDU

Sosyal inceleme uzmanı ve avukat eşliğinde ifadesi alınan Z.A. ise arkadaşı İ.Ç.'yi beklediği sırada C.D.'nin kendisini içeri çağırdığını anlattı. Kulübenin kapısının önünde, bir süre C.D. ile konuştuktan sonra oradan uzaklaştığını belirten Z.A., "Asker ağabey, beni tekrar çağırdı. Yaşım ve benimle ilgili sorular sordu. Daha sonra tayt pantolonumun içine ön taraftan elini sokarak, ayıplı yerlerimi elledi. Daha sonra dışarı çıktım. Kaldırımda oturdum ve 'Asker ağabey, bunu bana niçin yaptı?' diye düşündüm. Bu sırada S. teyze ile kızı İ. geldi. Bana niye üzgün olduğumu sordu. Ben konuşmak istemediğimi söyledim. Daha sonra ödevlerimi almak için İ.'nin evine gittim. İlk önce İ.'ye anlattım" diye konuştu.

Erzincan Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 6 Eylül 2016 tarihinde görülen karar duruşmasında, C.D., 'çocuğun cinsel istismarı' suçundan beraat etti. Mahkeme heyeti, Z.A.'nın arkadaşı E.'nin olayı görmemesini, Z.A.'nın yüzünde 'ben' olduğunu söylemesine rağmen sanığın bensiz çıkmasını ve nöbet kulübesinin kapısının açık olmasını beraat gerekçeleri olarak gösterdi.

Ailenin ve avukatların karara itiraz etmesi üzerine dosya, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi'nde yeniden görüldü. 3'üncü Ceza Dairesi, yerel mahkemenin verdiği kararı bozdu. İstinaf, üzerine atılı suçu işlediğine kanaat getirdiği C.D.'ye 6 yıl 8 ay hapis cezası verdi. İstinaf Mahkemesi, gerekçeli kararında, mağdurun aşamalarda değişmeyen ve birbirini destekler beyanlarını, mağdur ve ailesi ile sanığın olay öncesi birbirilerini tanımamalarını ve iftira atmayı gerektirir bir nedenin olmadığını vurguladı. Sanığın, mağdurun iki kez nöbet kulübesine geldiğini kabul ettiğine dikkat çekilen kararda, şöyle denildi:

"Yetişkin kişilerin dahi kamuflajlı bir kişiyi teşhiste zorlanmaları muhtemelken, mağdurun sanığın soruşturma aşamasında kesin ve tereddütsüz bir şekilde kamuflajlı askerlerin içerisinde teşhis edip, ilk ifadesinde fiziksel özellikleriyle ilgili detaylı bilgiler vermesi, sadece ben kısmında yanıldığı, mağdurun yaşı itibariyle tek bir hususta yanılmasının normal olduğu, nöbet kulübesinin yüksekliği, camının filmle kaplı olması ve kapının önünde kum torbalarının bulunması nedeniyle dışarıdan içerinin görülmesinin mümkün olmaması, kapının yarı açık olması ve eylemin toplam süresi karşısında ilk derece mahkemenin gerekçelerine itibar edilmemiştir."

Ceza, Yargıtay tarafından onanırsa hakkında yurt dışına çıkış yasağı konulan C.D., cezaevine yeniden girecek.