23. Dünya Enerji Kongresi İstanbul'da başladı. Açılışa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev, Venezüela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ve Başbakan Binali Yıldırım bakanlar ve dünyanın pek çok ülkesinden üst düzey temsilci katılıyor.

15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ SUNUMU YAPILDI

15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili bir sunumun yapıldığı zirve, şehitler için saygı duruşunda bulunulması ile başladı.Kongrede Türkiye adına ilk konuşmayı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak yaptı. Albayrak'ın ardından Başbakan Binali Yıldırım kürsüye çıktı.

ENERJİ HARİTASI GEĞİŞİYOR

Enerji haritasının değiştiğine vurgu yapan Yıldırım'ın konuşmasının satır başları şöyle:

'Olimpiyatlar için kullanılan bir slogan var. Daha güçlü, daha hızlı, daha yükseğe. Enerji olimpiyatları da bizi çok daha hızlı yapsın. Ancak fiyatlar konusunda yükseğe çıkmayalım. Enerji arzı güvenliği, çeşitliliği ve uygun fiyatlarla erişim her ülke için önemli hale gelmiştir. Fosil yakıtların güvenilir, çeşitlendirilmiş, makul fiyatlarla ana hedef olacağını bilmeliyiz.Nükleer enerjiye olan ihtiyaç devam ediyor. Diğer yandan küresel enerjide büyük çaplı değişiklikler var. enerji haritası değişiyor, yeni oyuncular ortaya çıkıyor. 23. Enerji Kongresi'nin zamanının da yerinde olduğunu ifade etmek isterim.OECD içinde 10 yıl dönemde enerji talebinin en hızlı büyüdüğü ülke Türkiye'dir. Dünya ortalamasından neredeyse 3 kat fazla olan talebimiz 2023'te iki katı olacaktır. Ulusal ölçekte amaç enerji sepetinin enerji ihtiyacına karşılık verebilmesidir. Yenilenebilir enerjiyi yakından izliyor. Özellikle güneş ve rüzgarda mevcut kapasiteye yenilerini ekliyoruz. Türkiye'nin ayrıca jeotermal potansiyeli de göz ardı edilmemelidir. Bu konuda masterplan çalışmamız tamamlanma aşamasına gelmiştir.Kayda değer görüşmelerin yapılması ve anlaşmaların sonuçlandırılması için de önemli bir fırsattır. Enerji olimpiyatları tanımının hakkının verileceğine inancım tamdır. Olimpiyatlar için kullanılan bir slogan var 'daha güçlü daha yükseğe' Enerji arzının güvenliği ve makul fiyatlarla erişim her ülke için ulusal güvenlik meselesi haline gelmiştir.

ENERJİ GÜVENLİĞİ VURGUSU

Ancak fiyatlar bağlamında çok yükseğe çıkmayalım. İstikrarı sürdürelim. Enerji arzının güvenliği, çeşitliliği ve enerji kaynaklarına güvenli ve makul fiyatlarla erişim güvenlik kapsamına gelmiştir. Ekonomik büyüme ve refah, devletler arasındaki ilişkilerinin doğasını, savunma politikalarını ve dünya barışını etkileyecek bir nitelik kazanmıştır. Böyle bir ortamda enerji alanında karşılıklı menfaatlerin gözetildiği uluslararası ilişkiler hiç ama hiç olmadığı kadar önem kazanmıştır.
Çeşitlendirilmiş güzergahlar üzerinden makul fiyatlarla enerji güvenliğinin ana hedefi olmayı sürdürecektir. Fosil yakıtların makul fiyatlarla kesintisiz akışının enerji güvenliğinin ana hedefi olacağını bilmeliyiz. Orta Doğu, Rusya, Orta Asya'da da önemini koruyacaktır. Nükleer enerjiye olan ihtiyaç devam ediyor. Genel eğilim nükleer enerjiye yatırım yapmayı sürdürmek tarafındadır. Küresel enerji görünümünde büyük çaplı değişimler görüyoruz. Dünya enerji haritası değişmekte ve yeni oyuncular ortaya çıkmaktadır.


ENERJİ TALEP ARTIŞI EN YÜKSEK HIZLA GELİŞEN ÜLKE TÜRKİYE

Türkiye dinamik ve büyüyen bir ekonomiye sahiptir. İthalat bağımlılığı halen yüzde 72 seviyesinde. OECD ülkeleri içinde geçtiğimiz 10 yıl içinde enerji talep artışının en hızlı geliştiği ülke Türkiye'dir. Çin'den sonra 2. ülkeyiz. 3 katı hızla artan enerji ihtiyacımız şu anki kapasitemizin 2 katı olacaktır. Sürdürülebilir, kapsayıcı, kararlılıkla katkı sunmaya devam edeceğiz.
Enerji sepetimizin yüksek enerji için gerekli esnekliğin artmasıdır. Elektrikte tam 2 katına kurulu gücümüzü çıkardık. Yeni santralleri devreye alıyoruz. Yenilenebilir enerjinin yükselen eğilimini yakından izlemekte. Önem ve önceliğini anlamaya özen göstermekte. Düşen maliyetleri yenilenebilirle özellikle güneş ve rüzgara yenilerini eklemekteyiz.Yenilnebilir enerji kapasitesi toplam yüzde 30'a ulaştı. Elektrik üretiminde oranı yüzde 32'ye ulaşmış durumda. Artan taleple bu oranı muhafaza etmek bile önemli. 2023 hedefimiz bu oranın üzerine çıkılmasıdır. Jeotermal enerjimiz de gözardı edilmemelidir. Bu konuda ilk 5 ülkeden biriyiz. Elektrik iletim ve dağılım sistemimize de önemli katılımlar eklenmiştir. Şimdi ki hedefimiz Mavi Akım'dan sonra Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı projesini süratle hayata geçirmektir. Güney gaz koridorunun bel kemiğini TANAP tesis edecektir. çeşitli halkalardan meydana geldiğini ve bir halkadaki sorunun diğerlerini etkileyeceğini unutmamız lazım.

Arz güvenliğine katkı sağlayan projelerle desteklenmektedir. Depolama, sıvılaştırılmış doğalgaz tesisleri ve altyapı çalışmaları süratle devam etmektedir. Ana hedeflerimizden biri sağlam dengeli sürdürülebilir bir enerji sepeti oluşturmalıyız. Nükleeri de kattık. Toprak üretimizin yüzde 10'u nükleer güç santrallerimizden karşılanacak. 2 nükleer projemiz bulunuyor. Yeni nükleer güç santrali gündemdedir. Enerji olmadan kalkınmadan, eğitimden, ısınmadan bahsedemeyiz. G20 Başkanlığımız sırasında enerjiye erişim konusuna değindik. Sahraaltı dolayısıyla G20 olarak bu bölgeye yoğunlaştık. Türk Milli Komitesi desteğiyle kongre sonunda görüş alışverişinin Afrika'ya ayrılmış olmasını isabetli buluyoruz.


24 KASIM'DAN SONRA İLK KEZ TÜRKİYE'DE

Rusya Devlet Başkanı Putin, 24 Kasım’da yaşanan uçak krizinden sonra ilk kez Türkiye’ye gelmiş oldu. Krizin ardından ilk Türkiye-Rusya Hükümetlerarası Karma Ekonomik Komisyonu (KEK) toplantısı da yine önümüzdeki hafta gerçekleştirilecek. Putin’in bu toplantıya da katılması bekleniyor.