TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran Symes, iki boyunca siyasi parti liderleriyle yaptıkları görüşmelerin verimli geçtiğini ifade ederek "İki günlük Ankara ziyaretimizi tamamlamış bulunuyoruz. Dün CHP Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu, ardından MHP Başkanı Sayın Bahçeli ve bugün de Başbakanımız, AK Parti Başkanı Sayın Davutoğlu, şimdi de HDP'den çıktık. Son derece, bütün partileri kapsayan bir programı bitirmiş olduk. Bugün bu randevuyu gerçekleştirdiğimiz için son derece mutluyuz" dedi. Başbakan Ahmet Davutoğlu ile yapılan görüşme için 'Buzlar eridi mi?' sorusu sorulan Başaran, "Gayet olumlu bir görüşmemiz oldu. Bunu sizler buzlar eridi, olarak yorumlayabilirsiniz. Ben buz muydu, onu bilmiyorum ama son derece olumlu bir görüşmemizin olduğunu burada size bildirmek isterim" diye yanıt verdi.

"SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME İÇİN GEREKLİ ANA BAŞLIKLARI KENDİLERİYLE PAYLAŞTIK"

Ankara'da iki gün boyunca Ak Parti, CHP, MHP ve HDP liderleriyle gerçekleştirilen görüşmelerin verimli geçtiğine değinen TÜSİAD Başkanı Başaran, iş dünyasının beklentilerinin liderler ile paylaşıldığını söyleyerek "Bütün görüşmelerimizi özetlersek biz iş dünyasının çok güçlü bir örgütü olarak, iş dünyasını temsil eden TÜSİAD olarak, iş dünyasının beklentilerini üç ana başlık altında tüm siyasi parti liderlerimizle bütün açılığıyla paylaştık. Bunlar tüm Türkiye'nin önümüzdeki dönemde kurulacak, Türkiye'nin önünü açacak hükümetten beklediği; demokratikleşme, bunun içinde hukuk ve özgürlükler son derece önemli, kalkınma konusundaki bütün temel başlıklar, Türkiye'nin yatırım ortamı ve sürdürülebilir büyüme için gerekli tüm ana başlıkları çok kapsamlı olarak kendileriyle paylaştık" diye konuştu.

"HERKES HIZLA, İSTİKRARLI, KALICI BİR HÜKÜMET ARAYIŞINDA"

Başbakan Ahmet Davutoğlu ile yapılan görüşmenin detayları hakkında bilgi veren Başaran, liderlerin kalıcı hükümet arayışında olduğunu ileri sürerek "Sayın Davutoğlu ile AK Parti'nin dönüşüm programı üzerinde de kapsamlı bir görüşme imkanımız oldu. Biz TÜSİAD yönetim kurulu olarak seçildikten sonra, Bakanımız Cevdet Yılmaz ile İstanbul'da önemli bir çalışma toplantısı da yapmıştık. Dolayısıyla TÜSİAD olarak iş dünyasının acil beklentilerinin bu dönüşüm paketiyle de uyuştuğunu kendileri bir kez daha bize bildirdiler. Diyaloğun çok sağlıklı olduğu toplantılardan çıkıyoruz. Ben TÜSİAD adına bundan son derece memnun olduğumu sizinle paylaşmak isterim. Biz, siyasi parti liderlerinin büyük bir sorumluluk anlayışıyla Türkiye'nin hızla bir hükümete kavuşması için çalışmakta olduklarını gözlemledik. Şu iradeyi çok kuvvetli olarak gördük. Herkes bu güçlü temsilin olduğu parlamentodan hızla istikrarlı, kalıcı bir hükümet arayışında. Çalışmalar dolayısıyla bu ana objektif etrafında kilitlenmiş durumda. Bu hepimiz için çok güçlü bir mesajdır. Şimdi bu mesajın içini doldurmak tekrar siyasi parti liderlerimizin görevi. Burada ciddi bir iradenin olduğunu görüyoruz. Önümüzdeki dönemde Türkiye'nin gündeminden erken seçim tartışmalarının hızla uzaklaşarak bütün enerjimizin kurulacak, uygun bir pozisyondaki hükümete kenetlenmesi gerektiğini bir kere daha biz de altını çizdik. Bu iradeyi görmüş olarak İstanbul'a dönmekten son derece mutluyuz" ifadelerini kullandı.

"TÜSİAD'IN HİÇBİR ŞEKİLDE TERCİHİ YOKTUR"

TÜSİAD'ın siyasi parti liderleriyle görüşmelerinde liderlere koalisyon tercihini açıklayıp açıklamadıkları sorulan Başaran, TÜSİAD'ın bir koalisyon tercihi olmadığının altını çizerek "TÜSİAD'ın hiçbir şekilde bir tercihi yoktur. TÜSİAD'ın, iş dünyasının tercihi Türkiye'nin demokratik, ekonomik kalkınma, yatırım ortamı başlıklarında hızla önünü açacak güçlü ve kalıcı bir hükümetin kurulmasıdır. Onun haricinde hiçbir tercihimiz yoktur. Biz temsili güçlü bir hükümet arayışındayız" şeklinde konuştu.

"BUZLAR ERİDİ, OLARAK YORUMLAYABİLİRSİNİZ"

Başbakan Ahmet Davutoğlu ile yapılan görüşmenin ardından 'Buzlar eridi mi?' şeklinde yöneltilen soru için Başaran, "Gayet olumlu bir görüşmemiz oldu. Onu size söyleyeyim. Bunu sizler buzlar eridi, olarak yorumlayabilirsiniz. Ben buz muydu, onu bilmiyorum ama son derece olumlu bir görüşmemizin olduğunu burada size bildirmek isterim" açıklamasında bulundu.

"ERKEN SEÇİMDEN ZİYADE HERKES KOALİSYON HÜKÜMETİNİN KURULABİLMESİ İÇİN ÇABA GÖSTERİYOR"

Parti liderleriyle yapılan görüşmelerde erken seçim ihtimalinin ortadan kalktığına yönelik güçlü bir irade alabildiniz mi, sorusu için Başaran; "Şöyle bir iradeyi çok net gördük. Erken seçimden ziyade herkes buradan bir koalisyon hükümetinin kurulabilmesi için ciddi çaba gösteriyor. Tabi hayal de görmeyelim. Partilerin kendi ilkesel duruşları var. Bunlar üzerinde görüşmeler devam ediyor anladığımız kadarıyla. Bu çok doğaldır. Koalisyonlar zaten bütün dünyada böyle kurulur. Dolayısıyla biz de şunu hayal ediyoruz ki hayalimiz bence çok uzak değil. Türkiye'nin güçlü ve iyi çalışan bir koalisyon ile dünyaya güzel bir örnek vermesi" dedi.

"KOALİSYON TERCİHİ VEYA ÖNERİSİ İÇİN ANKARA'DA DEĞİLİZ"

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Cansen Başaran Symes başkanlığındaki TÜSİAD Yönetim Kurulu Heyeti'nin 16-17 Haziran tarihlerinde Ankara'da siyasi parti liderlerini ziyareti sonrası TÜSİAD tarafından da yazılı bir açıklama yapıldı. TÜSİAD'ın basın açıklaması, şöyle: "Siyasi parti liderlerimize, Ankara'nın yoğun gündemi içerisinde görüşme talebimize olumlu yanıt vermeleri nedeniyle çok teşekkür ediyoruz. Seçimleri yüksek bir katılım oranı ile geride bıraktık. Seçmen iradesinin yaklaşık yüzde 95'inin yeni parlamentoda temsil edilecek olması ülkemiz için önemli bir demokratik kazanımdır. Bildiğiniz üzere seçmen iradesi, siyasi partilere tek başına hükümet kuracak çoğunluğu vermedi. Uzlaşma arayışlarının ısrarla sürdürülmesini ve bir hükümet kurma yönündeki çalışmaların mümkün olan en kısa zamanda sonuçlanmasını bekliyoruz. TÜSİAD Yönetim Kurulu olarak bir koalisyon tercihi veya önerisi için Ankara'da değiliz. Biz, uzlaşmayı teşvik etmeyi ve hükümet programına, katılımcılık bağlamında iş dünyası önceliklerini ve beklentilerini yansıtmayı amaçlıyoruz. Memnuniyetle gözlemledik ki, tüm partilerimiz, yüksek bir sorumluluk anlayışıyla, yeni bir hükümetin süratle kurulması yönünde belirgin bir iradeye sahipler. İş dünyası olarak, kurulacak hükümetin demokratik, ekonomik ve sosyal açıdan gelişmişlik düzeyimizi ilerletecek adımları atmasını bekliyoruz. TÜSİAD olarak yeni hükümetten öncelikli beklentilerimiz şu şekildedir: 'Demokratik standartlar ve kamu yönetimi' kapsamında; yargının bağımsızlık ve tarafsızlık ilkeleri bakımından güçlendirilmesi ve hukuk devletinin tam olarak tesis edilmesi, temel hak ve özgürlüklerde (basın, ifade, internet, toplantı ve gösteri yürüyüşleri, kolektif ve kültürel haklar) ilerleme kaydedilmesi, % 10'luk barajla temsilde adaleti engelleyen seçim sisteminin ve siyasi partiler kanununun değiştirilmesi, siyasette ve kamu yönetiminde etik ve şeffaflığın geliştirilmesi, çözüm sürecinin, şiddetin geri dönülemez şekilde sona erdirilmesini sağlayacak kararlı adımlarla devam ettirilmesi ve bu süreç boyunca toplumsal hassasiyetleri de gözeterek kamuoyunun şeffaf ve zamanlı bilgilendirilmesi, denetleyici ve düzenleyici kurumların özerkliğinin tam anlamıyla sağlanması. 'Kalkınma' başlıklarında öncelikli olarak; eğitimde niteliğin yükseltilmesi genç işsizliği ile mücadelede eğitim yoluyla vasıf uyumu sağlanması ve girişimciliğin özendirilmesi, özellikle çok düşük olan kadın istihdamının artırılması, bölgeler arası iş ve yatırım olanaklarının geliştirilmesi yoluyla gelişmişlik farklarının azaltılması. 'Sürdürülebilir Büyüme, Rekabet ve Yatırım Ortamı' açısından; kayıtdışı ekonomi ile mücadele ve vergi politikalarında saydamlık ve etkinliğin sağlanması, yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik çalışmaların hızlandırılması, orta ve yüksek teknolojiyi, inovasyonu ve verimliliği esas alan bütüncül bir sanayi stratejisinin uygulamaya konması, bilgi ekonomisine dönüşümün hızlandırılması, enerji ve ulaştırma sektörlerinde yapısal reformların devam ettirilmesi, iklim değişikliğiyle mücadelede öngörülebilirliğin sağlanmasına yönelik düzenlemelerin ve finansal desteklerin uygulamaya konması. Yukarıdaki tüm alanları yatay kesen nitelikte bir konu olarak, AB üyelik süreci, TÜSİAD'ın önceliği olmayı sürdürüyor. Avrupa Birliği üyeliği yönündeki reformlara ve halihazırda bloke olan başlıkların açılmasına yeni dönemde öncelik verilmesini önemsiyoruz. AB ile Gümrük Birliği'nin TTYO'ya (Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması) eklemlenebilmemizi sağlayacak şekilde, tam üyelik perspektifi gözetilerek, derinleştirilmesi ve Kıbrıs sorununda müzakere sürecinin desteklenmesi yönünde adımların atılması gerektiğini düşünüyoruz"