Gazetecilere Özgürlük Platformu, cezaevlerindeki gazetecilerin en kısa sürede özgürlüğüne kavuşması, ceza kanunlarında, ceza muhakemesi usul kanunlarında, Terörle Mücadele Kanunu'nda ve basın özgürlüğünü engelleyen diğer yasalarda değişiklik yapılması talebiyle kararlaştırdığı bir dizi etkinlik çerçevesinde Galatasaray Lisesi'nden Taksim Meydanı'na kadar yürüdü. Yürüyüşe çok sayıda köşe yazarı ve basın emekçisinin yanı sıra CHP milletvekilleri Mehmet Sevigen, Çetin Soysal, CHP Parti Meclisi Üyesi Ercan Karakaş, sanatçı Arif Sağ, aralarında Sedat Ergin, Yılmaz Özdil, Ahmet Hakan, Kanat Atkaya, Uğur Dündar, Tufan Türenç, Oktay Ekşi de katıldı. Gazeteciler, Nedim Şener ve Ahmet Şık'ın gözaltına alınmasını protesto ederken üzerlerinde "Nedimime, Ahmetime dokunma", "Bizi içeri değil siz kendinizi dışarı atacaksınız" yazan pankartlar taşıdı.

Gazetecilere İstanbul Barosu başta olmak üzere çok sayıda meslek örgütü ve STK ile bazı siyasi partiler de destek verdi. Gazetecilere Özgürlük Platformu Dönem Başkanı Ercan İpekçi, son dönemlerde en az 98 gazetecinin cezaevi koşullarını görmüş durumda olduğunu ve tutuksuz yargılanan en az 45 gazeteci hakkında verilmiş mahkumiyet kararları bulunduğunu belirterek, "Bütün bunlar dikkate alındığında 150'ye yakın gazeteci yakın dönemde cezaevine girme tehdidi altında bulunuyor" dedi.

En az 68 gazeteci içeride

Hiçbir fikir ayrılığı gözetmeden tüm yayın kuruluşları ve gazeteciler için toplandıklarını ifade eden İpekçi, gazetecilerin kendi özlük hakları için değil, halkın haber alma hakkını kullanabilmesi için burada olduklarını söyledi. İpekçi, gazetecilerin yargılanmaktan ve tutuklanmaktan korkmadıklarını vurgulayarak, gazetecilerin halkın sesinin kısılmasından, bilgi edinme hakkının engellenmesinden derin endişe duydukları için sokaklarda haykırdıklarını belirtti. 

2009'dan bu yana 30 gazeteci
 
Cezaevlerinde halen 68 basın emekçisinin olduğuna dikkati çeken İpekçi, şunları kaydetti:
"Sadece 2009 yılından bugüne kadar 30 gazeteci cezaevlerinden tahliye edildi. Ancak haklarındaki davalar devam ediyor. Son dönemlerde en az 98 gazeteci cezaevi koşullarını görmüş durumda. Tutuksuz olarak yargılanan en az 45 gazeteci hakkında verilmiş mahkumiyet kararları var. Bütün bunlar dikkate alındığında 150'ye yakın gazeteci yakın dönemde cezaevine girme tehdidi altında bulunuyor. Ayrıca çok sayıda gazeteci ve medya kuruluşu hakkında açılmış 2 binden fazla dava, 4 binden fazla soruşturma devam etmektedir. Bu durum bu ülkeyi yönetenlerin eseridir. Bu bir utanç tablosudur."
İpekçi, konuşmasının sonunda hükümete seslenerek, taleplerini şöyle sıraladı: "Gazeteciler cezaevlerine her girdiğinde tam 67 kere haykırdık. 67 gazetecinin yarattığı dalgalanmaya karşı sessiz kaldınız. Ama 68'inci dalga sabırları taşıran son darbeyi vurdu. Cezaevlerindeki tüm gazetecileri özgür bırakın. Gazetecileri terörist ve terör örgütü üyesi ilan etmekten vazgeçin."