Akıl Çağı'nı gençlerimizle yakalayacağız

Abone Ol

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün aramızdan ayrılışının 81'inci yıl dönümünde, Türkiye'nin sağlık alanında ilk tematik araştırma merkezi olarak bilinen İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi tarafından "10 Kasım İBG Bilim Günü" düzenlendi. Atatürk'ü bilimle anmak amacındaki etkinliğe, Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil, Prof. Dr. Banu Onaral, Doç. Dr. Emine Eren Koçak, Dr. Öğr. Üyesi Kıvanç Birsoy, Dr. Öğr. Üyesi Onur Başak ve Dr. Mustafa Diken konuşmacı olarak katıldı. Saat 09.05'te başlayan saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından, İBG Müdürü Prof. Dr. Mehmet Öztürk açılış konuşmasını gerçekleştirdi.

Yürümek yetmez

Prof. Dr. Mehmet Öztürk yaptığı konuşmada, "Atatürk 1933 yılında üniversite reformunu gerçekleştirdi. 1908 yılında kurulan İstanbul Darülfünun kapatılıp yerine İstanbul Üniversitesi açıldı. 1932 yılında İsviçreli bir profesör Darülfünun hakkında bir değerlendirme raporu hazırladı. Bu raporu bizzat okuyan Atatürk, raporun üzerine tarihi değeri olan notlar düştü. Atatürk üniversite için, 'Bilimsel özgürlük saklı tutulmalı ancak yönetim, eğitim kurullarının belirlenmesi ve programı sağlanmalı. Bizi layık olduğumuz düzeye çıkarmakta herhangi bir yabancı bilim insanı, dahi bile olsa başarılı olamayacaktır. Düştüğümüz uçurumdan bizi kurtaracak, evrenin en yüksek katmanlı sahasına çıkaracak olanlar, yine bizim bilim insanlarımız olacaktır' diyor. Atatürk bu notları yazalı 87 yıl oldu. Yaşasaydı tasavvur ettiklerini görmüş olacak mıydı? Ne yazık ki hayır. Evet bilimde bir değişim yaşıyoruz ama bu değişim çok yavaş. Yürümek yetmiyor, koşmamız gerekiyor.  Atatürk'ün huzuruna çıkıp, onun çok büyük önem verdiği bilimde kendisine hesap veriyoruz" dedi. Prof. Dr. Öztürk'ün konuşmasının ardından Piyanist Arya Su Gülenç mini bir piyano konseri verdi.

Manevi mirasım

Daha sonra konuşan Prof. Dr. Banu Onaral da, dünya genelinde akıl çağının başladığını belirterek, "Ülke olarak Ata'mızın huzurunda bu çağı yakalayacağımızı ve aşacağımızı iddia ediyorum. Beyin ve bedeni, teknolojinin döngüsüne yerleştirebildiğiniz zaman akıllı performanslar, güvenli, etkin ve verimli olmaktadır.  Akıl çağını yakalamak ancak, ülkemizdeki Mustafa Kemal'in izinde yürüyen gençler sayesinde gerçekleştirilecek. Mustafa Kemal bir konuşmasında 'Benim manevi mirasım ilim ve akıldır' demiştir. Bu manevi miras bizim ne kadar talihli bir millet olduğumuzu göstermektedir" diye konuştu.

İzmir'e gelsinler

10 Kasım'ı yaşamak için gelinecek en güzel yerin İzmir olduğunu dile getiren Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil, "İçinizde gelecekle ilgili ümitsizliğe kapılanlar varsa İzmir'e gelsinler. Burası hayat bulmak, enerji bulmak, ümit bulmak için gelinebilecek en özel yerlerden biri" diye konuştu.