Hemşirelik mesleğinin alaylı profesörlerinden birini, belki de en önemlilerinden birini, Ayşen ablamızı kaybettik. Başımız sağ olsun. Ege Üniversitesi hastanesi cerrahi kliniğinin kurucu hemşiresi, başhemşiresi, tabiri caizse can damarı idi Ayşen Bele. Hemşirelik mesleğini öğrenmemizde hocalarımız kadar, belki hocalarımızdan da çok, emeği geçmiş büyüğümüz. Hemşirelik usta, çırak birlikteliğiyle öğrenilen bir meslektir. Ayşen ablamızda ustaların ustası idi. Korkup kaçtığımız uygulamalarda ensemizden yakalayıp, hasta başına getiren, bu meslekle öğrendiklerimizin yalnız mesleği icra ederken değil, hayat boyu her yerde herkes için gerekli olacağını söyleyen insan. Söylediği gibi de oldu. Kendimize, ebeveynlerimize, çoluğumuza, çocuğumuza, konu komşu herkese yararı dokundu öğrendiklerimizin.

Hemşirelik, uygulama ağırlıklı bir meslek. Derslerin laboratuvar ve klinik uygulamaları teorik yanından fazla. Lisans diplomalı hemşirelerin mesleki eğitimlerinden birinci derecede sorumlu hemşire akademisyenler. Alanında uzman doktoralı, doktor öğretim üyesi, doçent ve/veya profesör unvanlı öğretim üye ve elemanları! Alanında uzman derken kastettiğim hemşirelik mesleğiyle bağdaşan anabilim dallarında doktora eğitimini tamamlamış hemşire akademisyenler. Kadın sağlığı hastalıkları hemşireliği, çocuk sağlığı hastalıkları hemşireliği, hemşirelik esasları, iç hastalıkları hemşireliği, cerrahi hastalıkları hemşireliği, halk sağlığı hemşireliği, ruh sağlığı hastalıkları hemşireliği, hemşirelikte yönetim, hemşirelikte öğretim anabilim dalları. Ancak özellikle klinik uygulamalarda öğrenciyi eğiten akademisyenler kadar kliniklerde çalışan hemşire meslektaşlarımızda önemli. Mesleğin alaylı profesörleri onlar. Gece, gündüz, hafta sonu demeden çalışırken öyle deneyimler kazanıyorlar ki yalnız öğrenciler değil, biz akademisyenlerde yararlanıyoruz deneyimlerinden.   

Ayşen abla cerrahi kliniğine adadı kendini. Ameliyathane, yoğun bakım ünitesi ve hasta odalarının yer aldığı uzunca bir koridora yayılan klinik alanı mesai saati gözetmeksizin yönetti. Yeri gelir personelin yetişemediği işleri üstlenir, yeri gelir ameliyathane hemşiresine destek verir, ameliyat sırasında hocaları asiste eder, ancak, en çok yoğun bakım ünitesini önemserdi. Buradaki hemşirelik hizmetinin dört dörtlük olması için olağanüstü gayret sarf ederdi. O'nu, yönetim işlerinden fırsat bulduğu her an bir hastaya hemşirelik bakımı verirken ve aynı zamanda da bir iki öğrenciyi yanına almış eğitmeye öğretmeye çalışırken bulurduk. O öğrencilerden biri olmanın gururunu taşırım ben de.  

Öğrencilik, asistanlık ve derken öğretim üyeliği yıllarım. Sırasıyla yetmiş, seksen ve doksanlı yıllar. Yetmişli yılların başında tanıştığım Ayşen abla doksanlı yılların sonunda, "Ege Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başhemşiresi" sıfatıyla emekli oldu. Emekli olduktan hemen sonra 2000 yılında Ege Üniversitesi Senatosu tarafından "Üstün Hizmet Madalyası" ile ödüllendirildi. Ne mutlu bizlere böyle bir değerle çalıştık. Ne mutlu üniversitemize böyle bir değerin kadri kıymetini bildi, emeğine sahip çıktı. Nur içinde yat Ayşen Bele. Hakkın ödenmez!