'Narbay' soyadını İzmir ve Egeliler mutlaka bir şekilde duymuşlardır.

Üst düzey yöneticilerden tutun da Türkiye'ye önemli döviz kazandıran girişimcilere, çok önemli hekimlere yani doktorlara kadar 'Narbay'lar vardır.

Bunlardan biri de, benim de Urla'dan komşum, dostum, arkadaşım, meslektaşım ve de sözleri ile görüşlerine önem verdiğim Haluk Narbay'dan Bayram öncesinde fotoğraflı bir mektup aldım.

Söylediği özetle şu:

'Urla Devlet Hastanesi'nin kapısı hastalara kapalı... Millet kapılarda isyanı oynuyor. Ancak hastane bana göre kapanmaz kapatılamaz bu hatadır.'

Fotoğrafı inceledim:

Urla Devlet Hastanesi'nin kapalı olan giriş kapısına şu not yazılmış:

'Tam Kapanma nedeniyle, kapanma süresince, randevusuz (MHRS) hasta muayenesi yapılmayacaktır.'

Bu yazı tüm hasta ve yakınları için şu anlama geliyor, anlatılanlara göre:

'Urla Devlet Hastanesi kapalı!'

Takip etmediğim için bilmiyorum:

Ama konuşma zorluğu çeken ve ağrılar nedeniyle sağlıklı uyuyamayan Gazeteci arkadaşlarımdan Murat Eştürk'le yazıştığımda, 'Telefonla konuşamadığını ve pandemi nedeniyle hastanelerden cerrahi bir randevu alamadığını, sorunuyla oğlunun ilgilendiğini anlatmıştı.

Bu nedenle kendisini bir türlü arayıp, 'Sağlığın nasıl, sonunda bir randevu ayarlayabildin mi?' sorusunu soramadım

Aslında konuyu ele almayacaktım, ama bir sağlıkçının daha doğrusu, Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol'un 12 Mayıs Hemşireler Günüyle İlgili Açıklaması içinde bir paragraf dikkatimi çekince paylaşma ihtiyacını duydum...

Özetle şöyle diyor;

'Yılın 365 günü 7/24 kesintisiz hizmet veren doktor, hemşire, teknisyen, ambulanslarda görev yapan Acil Tıp Teknisyeni ve Paramediklerimiz yani sağlık ordusu her bayramda olduğu gibi bu bayramda da görevde.'

Ve örnekleriyle hemşireler ile sağlıkçıların haklarının yenildiklerini anlatan sendika genel başkanı bu arada şöyle diyor:

'Siz dini bayramlarda, milli bayramlarda bir hastanenin kapısına kilit vurulduğunu, ambulansların çalışmadığını gördünüz mü?

Göremezsiniz.

Sağlık hizmeti sunmak kutsaldır.

İnsana hizmet kutsaldır.'

*-

Haklı haksız konusuna girmeyeceğim...

Ben en iyisi Haluk Bey'in mektubunu paylaşayım, kararı yetkililer ve siz verin:

'Günaydın ,sağlıklı  hayırlı günler olsun.

Rahatsız ediyorum!

Bir konu aktaracaktım;

Biliyorsun 13 ayrı büyük operasyon geçirmiş 83. Yaşında bir delikanlıyım.

Geçirdiğim operasyonlardan en önemlilerden biri de aort kapağı değişimi ile birlikte yüzde 95 kapalı 5 damardan 3'ünin By pass'ıdır.

Bu ameliyat sebebiyle beyne pıhtı atmaması amcasıyla kan sulandırıcı ilacımı ömür boyu almak zorundayım.

Bu ilacın alınması da kan tahlili sonuçlarına göre kardiyolog tarafından belirlenen doz da alınması zorunlu.

Aksi halde hayati önemde tehlikesi var.

Bugün uzun bir aradan sonra kan tahlili için Urla Devlet hastanesine gittim.

Kapılar kapalı. ekte gönderdiğim yazılar asılı.

Millet kapılarda isyanı oynuyor...

Tam kapanmaya eyvallah .

Ancak hastane bana göre kapanmaz kapatılamaz bu hatadır.

Bilgilendirmek istedim...'

Bakalım aynı zamanda Belediye Başkanlığını da 'kayyum' olarak yöneten yeni Kaymakam konuyla ilgili bir açıklama yapacak mı?

Biliyorsunuz;

İzmir Milletvekili, son Başbakan ve eski bakanlardan Binali Yıldırım'ın teşviki ile Urla Belediye Başkanlığına da aday olan ama CHP'li rakibi İ. Burak Oğuz karşısında farklı bir şekilde seçimi kaybeden Başhekim için bazı medya kuruluşlarında methiyeler düzülen bir doktor.