Bir okuyucum anlattı.
Duyunca kaskatı oldum.
İnanasım gelmedi, bu nedenle gündeme almak istemedim.
Çünkü, 'Gençlik nereye gidiyor?' sorusu ile yüzyüze geleceğimiz çok ama çok önemli bir konu bu!
Vatandaşımız aile hekimine gidiyor, ilaçlarını yazdırırken, kapı açılıp içeriye bir başka doktor giriyor sinirli bir şekilde.
Meslektaşı ne olduğunu sorunca, burnundan soluyan doktor, 'Ne günlere kaldık?' diyerek az önce başına geleni anlatıyor.
Bir genç hasta son model denecek bir araç ile geliyor ve sıraya bile bakmadan doktorun odasına dalıyor.
Ve sorununu şu şekilde anlatıyor:
'Bana 10 derece gözlük yaz!'
Doktora emir verir gibi davranan, amacını da söyler:
'Askere gitmeyeyim!'
Yani çürük raporu almak ister...
Tabii ki doktor gerekeni yapar, ama gerek davranış, gerek istek, gerekse başka şartlar tansiyonu yükseltir.
Adam dört kardeştir ve iş adamıdır.
Yani askerlik dışında bir sorunu yoktur.
Fakat benim anlamadığım nokta şu:
Zaten bedelli askerlik çıkmadı mı?
Neden normal yollardan sorununu çözmüyor da, böyle ters bir yola giriyor.
Bu nedenle konuyu yani anlatılanı pek uygun ve mantıklı bulmadım...
Çünkü her yanımızı bilgi eksikliği ve pisliği sarmış bulunuyor.
Ama bazı gerçekler de var...
Anlattığım olay bizim bölgemizde, yani efeler diyarı İzmir ve  Ege'de kesinlikle yaşanmaz...
Bin bir kişinin bulunduğu İstanbul'da olmuş!
Okuyucuma 'Neresi?' deyince 'Arnavutköy!' demişti..
Ama İstanbul'da iki tane Arnavutköy var.
Biri Beşiktaş'ta, diğeri ise başlı başına bir ilçe..
Aylar süren teknik ve fiziki takibin ardından polis, Arnavutköy, Bahçelievler, Beykoz, Esenler, Esenyurt, Küçükçekmece ve Ümraniye'de önceden belirlenen çok sayıda adrese eş zamanlı baskın yaptı.
Operasyonlarda, haklarında gözaltı kararı bulunan 16 kişiden 13'ü kıskıvrak yakalandı.
Adreslerde yapılan aramalarda çok sayıda kişi adına düzenlenmiş engelli raporuna el konuldu.
'Arnavutköy!' adı geçince 'acaba bu olayın bununla ilgisi var mı?' diye düşündüm...
Bir genç için çok ama çok acı bir olay...
Amerika'da çok yıllar önce zenciler de, iri kıyım gençler de, Vietnam'a gitmemek için, yani askerden kaçmak için ayaklarını silahla vuruyor ya da ölümcül olmayan ağır yaralar açıyorlardı.
Bunu bilmeyen yoktur...

3 bin liraya!

Gelen haberin başlığı şöyle:
'Devleti milyonlarca zarara uğrattılar! 3 bin liraya rapor!'
İstanbul'da sağlıklı veya engel oranı düşük vatandaşlara, 3 bin lira komisyon karşılığı usulsüz engelli raporu temin ederek, devleti milyonlarca lira zarara uğratan bir şebeke çökertildi.
Çete üyesi 13 kişi kıskıvrak yakalandı.
İstanbul'da binlerce sağlıklı kişiye sahte rapor düzenleyerek devleti milyonlarca lira zarara uğrattığı öne sürülen bir çete çökertildi. İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü bir soruşturma kapsamında, sağlıklı veya az engeli bulunan kişilere hakkı olmadığı halde yüksek derecede engelli raporu aldıran şebekeyi yakın takibe daha aldı.
Aylar süren teknik ve fiziki takibin ardından polis, Arnavutköy, Bahçelievler, Beykoz, Esenler, Esenyurt, Küçükçekmece ve Ümraniye'de önceden belirlenen çok sayıda adrese eş zamanlı baskın yaptı.
Çok sayıda kişi adına düzenlenmiş engelli raporuna el konuldu.
Bu arada bir anımsatma daha yapayım.
Çarşaflı ve örtünmüş bir genç kızımıza yine AKP'li Bursa mı, Kocaeli mi hangi belediye serbest yani ücretsiz seyahat etmesi için 65 yaş kartı çıkarmış.
Tesadüfen olay bir yurttaşımız tarafından ortaya çıkarıldı.
Bu artık tamamen pespaye bir durum...
Düşünün 20 yaşındaki bir genç kıza, bir memur belki de 'Bizden!' gibi tuhaf bir düşünce ile '65 yaş kartı' verebiliyor...
Bunlar sosyal medyaya ya da polis raporlarına düşen bilgiler...

Akıl alacak gibi değil!

Zanlıların, sağlıklı veya engel oranı düşük olmasına rağmen sağlık kuruluna görünecek vatandaşları rapor alacakları hastalıklarla ilgili bilgilendirdikleri ortaya çıktı.
Özellikle şeker hastalarını hedef olarak seçen çete elemanlarının, kan örneği alınacak kişilere zeytin ve glikoz verdiği, bu sayede hastaların kan şekerinin hızlı bir şekilde yükselmesini sağladığı belirledi.
Bu yöntemle, kan şekeri tavan yapan kişinin, hastanedeki çete üyesinin de yardımıyla 'Diyabet sebebiyle yüzde 70 üzeri özürlü' raporu alması sağlandı.

HAFTANIN HABERİ

Milyonlarca lira zarar

Doktorları yanlış yönlendirip usulsüz şekilde engelli raporu almalarını sağlayan çetenin, bu kişilerin erken emeklilik, ÖTV indirimi, ücretsiz taşıma kartı alımı gibi engelli vatandaşlara tanınan avantajlardan ve hizmetlerden usulsüz yararlanmasını sağlayarak kamuyu milyonlarca lira zarara uğrattıkları iddia edildi.
Şebeke elemanlarının, 300 kişiye usulsüz rapor hazırladıkları ve rapor başına 3-5 bin lira komisyon aldıkları kaydedildi.

Öncesi de var!

Sahte engelli raporu çetesine yönelik 3 Nisan ve 25 Mayıs 2018 tarihlerinde düzenlenen operasyonlarda, aralarında SGK çalışanı, ebe, hemşire ve hastane çalışanlarının da bulunduğu 56 kişi gözaltına alınmıştı.