Bornova'da TFF 1. Lig'de pek göremediğimiz güzellikte bir maç izledik. Hem Altınordu hem de Bursaspor galibiyet için sahaya çıktıklarını, oynadıkları oyunla belli etti. Hiçbir oyuncu zaman geçirmeyi düşünmedi, bir an evvel gol atmak istedi ve asla geri adım atmadı. 90 dakika boyunca son sürat devam etti mücadele, hiç bir zaman tempo düşmedi.
***
Topa sahip olan, rakip yarı alanda oynayan takım, Bursaspor idi. 90 dakika boyunca bu üstünlüğünü kaptırmadı. Ancak pozisyon olarak ise ilk yarı tamamen Altınordu'nun ezici bir üstünlüğü vardı. Öyle ki, ev sahibi takım sürekli pozisyonlara girmesine rağmen, konuk takımın ilk pozisyonu 34. dakikada, ilk şutu 36. dakikada ve ilk kaleyi bulan şutu ikinci yarıda, 50. dakikada geldi. İlk yarının istatistiklerine bakacak olursak her şey ortaya çıkıyor. Kırmızı lacivertli takım 11 şut çekip 4 isabet kaydetmişken, yeşil beyazlı ekip sadece 1 şut çekebilmiş, o da auta gitmişti. İkinci yarıda ise Timsahlar biraz daha üstün idi. 9 şut çekti 4 isabet kaydetti. Şeytanlar ise 7 şut 0 isabet. Ama pozisyona girme açısından Altınordu daha çok daha başarılı idi.
Bursaspor top çevirdi, topu sürekli kanatlara taşıdı, bol bol orta yaptı, hemen hemen hepsini rakip oyuncular topladı. Toplam 26 orta orta 4'ü başarılı ama pozisyon getirmedi hiç biri. Altınordu da 17 orta, 3'ü başarılı. Kırmızı lacivertli takımın oyun sisteminde zaten havadan orta yapmak yok. Kısa boylu oyunculardan kurulu. Bu sebepten kornerleri ve faulleri genellikle paslaşarak kullanıyor ve hep yerden oynamayı tercih ediyor.
Bursaspor'un paslaşması karşısında Altınordu kaptığı toplarla hızlı hücuma çıktı, ara pasları, defans arkasına gönderilen toplarla onlarca pozisyona girdi. Tam saha prese maruz kalmasının etkisi fazla idi. Baskıyı paslaşmalarla kırdı, geniş alan buldu ve çabucak rakip kaleye gitti, defansın yerleşmesine pek izin vermedi. Konuk takım sadece 2. yarıda pozisyonlara girdi.
İnanılmaz goller kaçtı. Son vuruşların kötü olması sebebiyle hiç kimse gol atmayı başaramadı.
***
İki takımın da birer tane direkten dönen topu vardı. 25. dakikada Okan'ın kullandığı serbest vuruş ve 65. dakikada da aut çizgisi üzerinden Burak'ın kaleye vurmayı tercih ettiği top direğe nişanlandı.
***
Çağlar Şahin Akbaba, hem kalecilik yaptı hem de ataklarda orta yuvarlağa kadar çıkıp, stoperlik... Pas aldı, pas attı.
Kaleciler birçok kurtarışa imza attı, kalelerini gole kapattı. Sadece 2 hata yapıldı. ikisi de Erhan'dan idi. Elindeki topu atacağı bir arkadaşını aradı ama bulamadı. Topu yere koyup pas atmayı düşündü. Top rakibe gitti. Defans eksik yakalansa da tehlike olmadan önlendi. İkincisi de 89'da geldi. Hava topuna çıktı, Sinan ile çarpışınca topu elinden kaçırdı. Rakip oyuncu önünde buldu, şut çekti, kendi arkadaşına çarptı.
***
Altınordu sezonun en iyi futbolunu oynadı bana göre. Her ne kadar bütün maçlarını izlemesem de bundan daha iyi oynadığı bir maçın olduğunu düşünmüyorum. Bütün oyuncular ileri geri çok koştu, çok çalıştı. Hücuma çıktıkları gibi, hızla geri dönüldü, defansa yardım edildi. Bu performansına devam edebilirse, ilk 6 için hayal kurabileceği yerlere gelebilir.

Ev sahibi Akhisar gibiydi

Balıkesirspor'un kendi sahasında oynadığı ama Akhisarspor'un etkili olduğu ve gol sesi çıkmayan bir karşılaşmaya sahne oldu Atatürk Stadı. Pozisyon azdı, tempo yavaştı.
Müsabakada öne çıkarabileceğim bir isim olmadı. Birbirlerinin oyununu bozdular, ceza alanına topu taşımakta zorlandılar. Mücadele daha çok orta sahada geçti.
Balıkesirspor, mahkum oynadığı için daha çok şutlarla gol aradı. Akhisarspor ise şuttan daha çok orta denemesinde bulundu. 33 orta, 8 isabet. Ev sahibi takım ise sadece 8 orta yapabilmişti ve 3 tanesi isabetliydi. Topla oynamada da konuk takımın %65.6'ya karşı % 34.4'lük bir üstünlük sağlaması, maçı anlatan istatistiklerdi.
Gole her iki takım da yaklaştı, bitiricilikteki eksiklik ve kaleci performansları buna engel oldu.
***
83'te Vukovic çok saçma bir kırmızı kart gördü. Defans arkasına sarkıp, kaleye ilerleyen Cikalleshi'ye koşup yetişti ve düşmesine neden oldu. Madem yetiştin ne diye düşürme gereği duydun? Daya omuzunu, çektirme şutunu, yeme kırmızıyı.
Eksik kalan Balıkesirspor, beraberliği korumaya çalıştı. Özellikle de karşılaşmanın son atağında, yapılan ortada Cikalleshi geçen haftaki yaptığını yapacak, 3 puanı getirecek golü atacaktı. İyi vuramadı.
***
Hakem Yiğit Arslan, kullanılan atışlarda, baraj mesafesini kısa tutuyormuş gibi geldi bana.
48'de Balıkesirspor'un şutu kafaları allak bullak etti. Ofsayt olarak sonuçlansa da, spiker bile topun auta mı gittiğini, kaleye mi girdiğini anlayamadı. Meğerse ağlarda delik varmış.
74'te Bjarnason'a hakem sarı kart gösterdi ama çok ilginç bir pozisyondu. Bjarnason dizlerinin üzerindeyken aynı zamanda da rakibinin ayakları arasındaydı. Önündeki topa emekleyerek gitmeye çalıştı, rakibi ata biner gibi takip etti. Bu suç sayıldı. Bunun nesi kart ve hatta hatta nesi oyunu durdurmaya gerek duyurdu hakemi, anlayamadım.  Oyun devam etmeliydi.