İçinde bulunduğumuz salgın günlerinde gıdaya erişim kadar, gıda güvenliği konusu da gündemde önemli bir yer kapsıyor.

İnsan sağlığını riske atmayan gıdalar anlamına gelen ‘gıda güvenliği’ insan yaşamının daima odağında yer alan bir konu.

Hayatta kalma isteği de insanın en temel içgüdülerinden.

Öyleyse tükettiğimiz gıdaların da yaşamımızı riske atmaması için ne gerekiyorsa yapılmalı, değil mi?

İşte bu temel istek ile bağlantılı olarak gıda güvenliği yaşamımızın odağında.

Kim sağlamalı?

Bu kadar önemli olan gıda güvenliğini kim sağlamalı? 

Dünya Sağlık Örgütü bu soruya çok net bir cevap veriyor;

‘Gıda güvenliği herkesin sorumluluğudur!’

Gıda güvenliği, tek bir adrese yüklenecek bir sorumluluk değildir. 

Kamu otoritesi, birincil üretimle uğraşanlar, gıdaları işleyenler, taşıyanlar, depolayanlar, tüketiciler… 

Bu kesimlerin temsilcisi olan STK’lar, meslek odaları, medya, bilgi paylaşan profesyoneller, akademisyenler…

Gıda güvenliğinin sağlanması herkesin, hepimizin sorumluluğundadır. 

Ama; Gıda güvenliği bağlamındaki sorumlulukların gereği gibi yerine getirilebilmesi için ortaya konulan kurallar bilimsel bilgi temeline dayanmalıdır. 

Bu kuralların; izleme, denetleme, destekleme ve eğitim gibi pek çok mekanizma ile işlerliğini sağlamak devletlerin sorumluluğu altındadır. Sadece kurallar koymak ve onları uygulamak da yeterli bir durum olarak değerlendirilemez. 

Kuralların oluşturulmasında ve sonuçlarının değerlendirilmesinde; şeffaflık, katılımcılık ve hesap verebilirliğe dayanan bir yönetişim yaklaşımı benimsenmelidir. 

Ancak bu şekilde yaşamın, bulunduğumuz coğrafyanın ve toplumun sosyoekonomik yapısının dinamikleri doğrultusunda benimsenebilir, uygulanabilir etik ilkeler ve davranış kuralları oluşturmak mümkün olacaktır.  

Güvensiz hammaddeden güvenli gıda üretilemez! 

Birincil üretimin gıda güvenliği kurallarına uygun yürütülmesi, gıda güvenliğinin en temel adımıdır. 

Tarladan, bahçeden, ahırdan, kümesten, denizden, tatlı sulardan elde edilecek hammaddenin gıda güvenliği gerekliliklerine uymaması halinde işleme veya sonraki adımlarda güvenli hale getirilmeleri neredeyse olanaksızdır. 

Güvensiz hammaddeden güvenli gıda üretilemez! 

Aile işletmelerinin, küçük üreticilerin yoğun olduğu bu alanda üreticilerin bilgiyle buluşmasının ve kooperatiflerin etkinliğinin sağlanması; birincil üretimde etik duyarlılıkların yaygınlaşmasına ve gıda güvenliği bağlamındaki sorumlulukların yerine getirilmesine önemli katkı sağlayacaktır. 

Gerçekçi davranışlar

İşleme, depolama, satış/sunum süreçlerinde gıda güvenliğini önceleyen işlemlerin hassasiyetle gerçekleştirilmesiyle tüm sistem bu açıdan bir bütün olarak yetkinleşecektir.

Tüketicilerin gıda güvenliği ile ilgili gerçekçi davranışlar sergileyebilmeleri, doğru tercihlerde bulunabilmeleri ancak gıda kaynaklı riskler hakkında zamanında, doğru ve güvenilir bilgilere ulaşabilmeleri ile mümkün olacaktır. 

Bu noktada, kamu sektörüne olduğu kadar akademisyenlere, başta tüketici örgütleri olmak üzere STK’lara, meslek odalarına ve medyaya önemli sorumluluklar düşüyor, ama nedense tvlerdeki konuşmacılar konuya hâkim değiller.

Öncelik tüketici

Tüm bunların sonunda unutmamak gerekir ki gıda güvenliğini sağlayabilmek, öncelikle üreticinin refahını sağlamakla mümkün olacaktır. 

Gıda zincirinin her aşamasında yoğun emek verenler, bu emeklerinin karşılığı ile kendilerini gerçekleştirebildikleri ölçüde gıda güvenliği de sağlanabilecektir. 

Tüm bunları neden ele aldım, derledim...

Çünkü bugün, yani  7 Haziran Dünya Gıda Güvenliği Günü’ dür.

Sanıyorum; bugün birçok noktada, bu alandaki sorunları yeniden düşünmek, çözüm önerilerini ve iyi uygulamaları paylaşmak, daha yetkin bir etik çerçeve ve kolektif duyarlılık geliştirmek için değerli bir olanak sunmak için çeşitli çalışmalar da yapılacak, açıklamalar da...

Umarım;  Tarım ve Gıda Etiği Derneği (TARGET)’in de belirttiği gibi; gıdalarımızı güvenle tüketebileceğimiz günlere kısa zamanda ulaşırız.

DİP EKSPRES

Tuzaklar asıldı

Tire’de yürütülmekte olan Aflatoksin Eylem planı kapsamında, başta EKÜY projesinde bulunan çiftçilerimiz olmak üzere diğer İncir üreticilerimize de Ekşilik Böceği Tuzağı dağıtımı yapıldı ve böceğin zararı ve tuzak kullanımı hakkında bilgilendirme yapıldı.

Ekşilik böcekleri incirde gerek bahçe gerekse depolarda meyvede kalite ve ürün kaybına yol açarak önemli zararlar oluşturmaktadır. 

Direk yaptıkları bu zararın yanı sıra başta aflatoksini oluşturan etmenler olmak üzere meyve içinin ekşimesine ve çürümesine yol açan pek çok zararlı hastalık etmenlerini de meyveden meyveye bulaştırarak incirde çok önemli zararlara yol açmaktadır. Yılda 5-6 döl vermeleri ve bir dişi böceğin yaklaşık 1000 civarında yumurta bırakması sebebiyle üreme kapasitesi çok büyük olan zararlıdır.

Mavi bayrakla açıldı

Türkiye’nin içinden geçmekte olduğu zorlu pandemi sürecinde sosyal mesafe ve hijyen konusundaki tüm denetimlerden geçerek kapılarını açtıklarını belirten Boyalık Beach Çeşme Otel Genel Müdürü Orhan Belge, ‘5 Haziran Dünya Çevre Günü’nün anlamına uygun olarak maksimum önlemler ve hijyen odaklı düzenlemeler ile 2020 sezonunun startını verdik. Türkiye genelinde 2020 yılının ilk mavi bayrak alan tesisi olmamız da bize ayrı olarak gurur verdi’ dedi.

Çinli öğrenciler, İngiltere’ye kayabilir

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) son yıllarda yurt dışında okuyan Çinli öğrenciler için popüler bir yer olmuştu ancak son zamanlarda bu durum değişiyor. 

ABD yönetimi tarafından yapılan duyuruda, bazı Çinli öğrencilerin, ‘ABD teknolojisini ve fikri mülkiyetini çalmak’ ve ‘ulusal güvenliğini ve çıkarlarını tehdit etmek’ gibi bahanelerle ABD’ye girişinin kısıtlanacağı bildirildi. 

ABD'nin politikası binlerce Çinli öğrenciyi etkileyebilir.

Rakamlar, Çin’in ABD’nin en büyük uluslararası öğrenci kaynağı olduğunu gösteriyor çünkü her yıl yaklaşık 360 bin Çinli öğrenci ABD’ye yaklaşık 14 milyar dolar gelir getiriyor.

 Ancak gelinen noktada Çinli öğrenciler ABD’de eğitim planlarını gözden geçirmeye başlıyor.

Gelecek nesillere 70 bin fidan!

Hayata geçirdiği hatıra ormanlarındaki 60 bin fidanla gelecek nesillere büyük ve güzel bir miras bırakmayı amaçlayan Özdilek Holding, bu yıl şirketler grubunda yer alan Özdilek Ev Tekstili adına İzmir Bademli’ de oluşturduğu 10 bin fidanlık hatıra ormanını hayata geçirdi.

Çevreye zarar vermeden üretim yapan fabrikaları, ekolojik dengeye zarar vermeden yapılan besi üretimi, doğal kaynakları verimli bir şekilde kullanarak sağlanan enerji üretimi ve çalışanlarına yönelik gerçekleştirdiği eğitimlerle sürdürülebilir çevre farkındalığı sağlayan holding projelerine devam ediyor.

Sulanma hazırlıklarına başlandı

Tarım ve Orman Bakanlığı, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü yaptığı yatırımlarla modern sulama sistemlerini yaygınlaştırmaya, tarımda su tasarrufu sağlamaya, çiftçilerimizin kazançlarını doğrudan ve dolaylı yollarla artırmaya ve ülke tarımına katkı sunmaya devam ediyor.

Türkiye’de suyun dörtte üçünün sulamada kullanılmakta olup bu yüzden sulama tesislerini inşa ederken en modern ve tasarrufu en yüksek yağmurlama ve damlama sistemleri tercih ediyoruz. 

Kapalı sistem basınçlı borulu sulamaya geçilmesi ile iletim kayıpları minimum seviye indirilmekte ve tarla içi sulama sitemleri ile önemli ölçüde su tasarrufu sağlanarak çiftlik randımanı maksimum seviyeye yükseltilmektedir. 

Böylelikle, yağmurlama sulamalarda % 35 damla sulamalarda ise % 65 oranında su tasarrufu sağlanmaktadır.  

Bu kapsamda, Manisa’da Haziran ayında başlayacak 2020 yılı sulama sezonunda Manisa ilimiz ve ilçelerimizde toplam 390 bin dekar tarım arazisinin sulanmaya başlanacağını açıklayan DSİ Genel Müdürü Kaya Yıldız, ‘Manisa ilimizde yapılacak sulu tarım ile birlikte 2020 yılı birim fiyatları ile ülkemiz ekonomisine 507 Milyon TL katkı sağlanmasını hedeflemekteyiz.

Bilindiği üzere Manisa ilimizde en önemli sulama projelerinin başında Aşağı Gediz Ovası Sulaması gelmektedir.  İş kapsamında Salihli (Adala) Sulaması, Ahmetli Sulaması kapsamında Manisa Merkez ile Salihli, Ahmetli, Turgutlu ilçelerinde toplam 190 bin 500 dekar zirai arazinin sulanması sağlanacak olup bölgede yapılacak sulu tarım ile birlikte 2020 yılı birim fiyatları ile ülkemiz ekonomisine 248 Milyon TL katkı sağlanması hedeflendiğini açıklayarak, DSİ olarak ülke tarımı ve ülke insanı için özveri ile çalışmaya devam etmektedir. Tarım arazilerinin suya kavuşmasını, kapalı sistem sulamanın yaygınlaşmasını ve sulamada su tasarrufu sağlanmasını önemsiyoruz. Çalışmalarımızı da bu yönde kararlılıkla sürdürüyoruz. ’dedi. 

Daha ucuza mal ediyor

Sichuan Eyaleti’ndeki Panzhihua şehrini Yunnan Eyaletindeki Dali’ye bağlayacak olan Panzhihua-Dali Karayolu’nun şantiyesinde insansız yol döşeme ve silindir filosu yoğun bir şekilde çalışıyor. 

Söz konusu otoyolu, Çin’in akıllı ulaşım inşaatının önemli bir projesi ve köprüler ve tüneller inşaat alanının yüzde 81’inden fazlasını oluşturuyor.

Yol yapımında çalışan devasa araçlar, içeride sürücüler olmadan asfalt serme işlemini birlikte yapabiliyor. 

Optimum çalışma yolunun planlanmasına yardımcı olan GPS konumlandırma sistemleri, mikrodalga iletişimi, milimetre dalga radarı ve araca takılan diğer algılama ekipmanı ile çevredeki çevre bilgilerini toplayabiliyor. 

Ayrıca, talimat gönderebilen ve birden fazla aracın çalışmasını koordine edebilen bir uzaktan izleme veri merkezine de bağlanıyor.

Kontrollü olarak başlayacak

Çin sivil havacılığın düzenleyici mercileri, uluslararası hatlardaki uçuş politikalarını gözden geçirerek daha çok sayıdaki yabancı havayolu şirketine Çin istikametindeki uçuşlarına yeniden başlaması izni verdi. 

Söz konusu izne göre uluslararası havayolu şirketleri, 8 Haziran’dan itibaren haftada bir olacak şekilde Çin’e uçuş gerçekleştirebilecek.

Havayolu şirketleri, bu açıklama uyarınca, 24 Ekim 2020 tarihine kadarki uçuş planlarını Çin Sivil Havacılık Dairesi’ne bildirecekler.

4 ayda 33.6 milyarlık yurt dışı yatırımı

Ocak-Nisan aylarında Çinli yatırımcılar 155 ülke ve bölgede 3 bin 84 denizaşırı şirkete toplam 235 milyar RMB (33,6 milyar dolar) tutarında finansal olmayan doğrudan yatırım gerçekleştirdi. Bu sayı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 0,7 arttı.

Çin Ticaret Bakanlığı’ndan edinilen bilgiye göre, Çin’in dış yatırım yapısı gittikçe çeşitleniyor.

İlk dört ayda, Çin’in yabancı ülkelere düzenlediği finansal olmayan doğrudan yatırımlar esas olarak kiralama, iş hizmetleri, toptan ve perakende ve imalat alanlarına aktarıldı.

Amatör balıkçılık belgesi yeniden veriliyor

İçişleri Bakanlığının 30 Mayıs 2020 tarihinde yayınlanan genelgesi ile 1 Haziran 2020 tarihinden itibaren başlayan normalleşme süreci kapsamında balık tutma faaliyetlerindeki kısıtlamalar da kaldırılmış olup, bu doğrultuda Amatör Balıkçılık Belgesi düzenlenme işlemlerine devam ediliyor.

Yakıt maliyeti yüzde 70 azalıyor

Endüstriyel motorda yüzde 100 Türk tasarım ve üretim markası Erin Motor, sürdürülebilir, çevreyle dost ürünleriyle dikkat çekiyor. Erin Motor’un Türkiye’de bir ilk olan doğalgazlı jeneratörü yakıt maliyetini yüzde 70 azaltıyor. 

Açıklama yapan Erin Motor Genel Müdürü Ersin Şahin, çevreyle dost ürünlerinin aynı zamanda motorda yurt dışı bağımlılığının önüne geçtiğini belirtiyor.

Bornova Bamyası’na coğrafi tecsil

Bornova Kınalı Bamyası, Bornova Belediyesinin çalışmalarıyla tescil ediliyor. Bornova Belediyesi’nin ilçeye özgü tarım ürünlerini geleceğe taşıma çalışmaları kapsamında Coğrafi İşaret ve Geleneksel Ürün başlığıyla yapılan başvuru, Tarım ve Orman Bakanlığı’nca yapılan değerlendirmenin ardından Türk Patent ve Marka Kurumu’nda askıya çıktı. Ürün, üç aylık askı sürecinin ardından Bornovalı Kınalı Bamyası olarak tescil edilecek.

Önce taşın sonra öde!

Emlak Konut GYO’nun hasılat paylaşım modeli kapsamında Teknik Yapı kalitesi ile Denizli’de gerçekleştirilen Evora Denizli’de: Taksit ödemeden önce teslim fırsatı.

Evora Denizli projesinden daire almak isteyenlere, ‘Hayallerini Erteleme Türkiye’ kampanyası ile yüzde 10 indirim, yüzde 5 peşinat, 2 yıl ödemesiz taksit avantajları bir arada sunuluyor.  

‘Hayallerini Erteleme Türkiye’ kampanyasını değerlendiren Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Umut Durbakayım ‘Yeni normal hayata başladığımız bu günlerde, ertelenen konut ihtiyaçlarının da normale dönmesini sağlayacak bir kampanya ile üzerimize düşen görevi yapıyoruz’ dedi.

*-