23 Haziran'da yenilenecek İstanbul seçimleri öncesinde iki önemli aday Ekrem İmamoğlu ve Binali Yıldırım canlı yayında karşı karşıya geldi. Binali Yıldırım, 25 yıllık İstanbul'daki yönetimlerini grafiklerle açıklarken bir ayrıntı dikkat çekti. Binali Yıldırım'ın İstanbul'la ilgili gösterdiği grafiklerden birinde "İzmir'de kanalizasyon ve yağmur suyu ayrıştırma oranı % 0" ifadesi yazması dikkat çekti.

Peki İzmir'de durum ne?

İZSU Genel Müdürlüğü verileri, Binali Yıldırım'ın iddialarını boşa çıkarır nitelikte.

Öyle ki TÜİK verilerine göre arıtma sayısı ve arıttığı su miktarı ile İzmir ilk sırada yer alıyor. Kent merkezinde yağışlarda sıkıntı yaşanan bölgeler başta olmak üzere yağmur suyu hatları oluşturan İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, hem yağışlarda yaşanan taşkınların önüne geçti hem de arıtma tesislerinin yükünü azalttı. 2000 yılında devreye alınan Büyük Kanal Projesi'nde, tıpkı diğer kentlerde olduğu gibi birleşik sistem tercih edilirken, İZSU Genel Müdürlüğü, artan nüfusun yükümünü taşımakta zorlanan atık suları yağmur suyu hatlarından ayırmak için 2004 – 2018 yılları arasında 'ikinci hat' çalışmalarına hız verdi. Bu çerçevede 261 milyon liralık yatırım yapılarak 506 kilometrelik yağmur suyu hattı oluşturuldu ve hattaki yük azaltıldı. Bornova, Çiğli Harmandalı ile Menemen'de 66 milyon liralık yatırımla 30 kilometre uzunluğunda yağmur suyu hattının döşeme çalışmalarının devam ettiğini belirten İZSU yetkilileri, bu yıl 100 kilometre uzunluğunda yağmur suyu hattı için ihaleye çıkacaklarını da açıkladı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi, kentin taşkın riski taşıyan bölgelerinde yoğunlaştırılan ikinci hat çalışmalarıyla, alçakta kalan cadde ve sokaklarda biriken yağmur sularının kısa sürede denize veya derelere ulaştırılmasını sağlıyor.

Yağmur suları için ikinci hat İzmir kanalizasyon sistemi tasarımı yapılırken; diğer kentlerde de olduğu gibi birleşik sistem tercih edildi ve sistem 2000 yılında devreye girdi. Şehir içinde bölgesel bazda özellikle düşük kotlu yerlerden başlanarak ayrık sistem yağmursuyu inşaatları yürütüldü. Ancak 2004 yılından itibaren, "birleşik sistem" olarak çalışan ve artan nüfusun yükünü taşımakta giderek zorlanan atık suları yağmur suyu hatlarından ayırmak için "ikinci hat" çalışmalarına başlandı. Böylece hattaki yük hafifletilerek aşırı yağışlardaki tıkanıklık ve su baskınlarının önüne geçilmesi hedeflendi.

Geniş kapsamlı ilk uygulamanın yapıldığı Şirinyer bölgesinin ardından Çamdibi ve Altındağ'ı kapsayan 540 hektarlık alanda 21 milyon liralık yatırımla "dev ayrıştırma" projesi gerçekleştirildi ve hat 2015 yılında devreye alındı. 30.8 milyon liralık yatırımla Gültepe'deki yolların iki metre altında yeniden dere yatağı oluşturuldu ve bu hatla yağmur sularının Meles'e ulaşması sağlandı.
İZSU sadece son 4 yıl içinde tüm ilçelerde sadece yağmursuyu altyapısı inşaatı için 175 milyon TL'lik yatırım gerçekleştirerek, 286 kilometre uzunluğunda yağmur suyu hattı oluşturdu. 2004 – 2019 yılları arasında oluşturulan yağmur suyu hattının uzunluğu ise 506 kilometreye ulaştı.  

Sözün özü, Binali Yıldırım'ın İzmir ile ilgili ortaya attığı iddia havada kalıyor. İstanbul'dan nasıl görünüyor bilmiyoruz ama İzmir'de durum böyle. Konu ile ilgili İZSU'nun da yeni bir açıklama yapmasını bekliyoruz.