Kısaca İZBAN olarak tanımlanan kurumun kentimizin ulaşımına katkısı yadsınamaz bir gerçek olarak algılanmalı. Gerçekten Aliağa'dan Selçuk'a kadar uzanıp kent ulaşımına olumlu etkisi giderek artan İZBAN; bütün bu yararlı katkısına karşın kendisini yenileyememesi nedeniyle her kesimce kritik edilmektedir. Gündelik kent yaşamımızda bu düşüncemi doğrulayan yığınlarca olayı yaşamamış olsam elbette/belki de bu düşüncede olmayacaktım. Neylersiniz; daha geçen haftaki "Dilan'ın Kaderi" başlıklı yazımda ucundan kısaca bahsedip yakındığım sorunlar dizgesi iki-üç gün önce gene başıma geldi.

24 dakika sonra
 
Turan'dan Karşıyaka'ya gidecektim. Üst geçitten yürüyüp turnikelerden geçerek peron alanına indim. Karşıyaka'ya gidecek tren için zaman ekranında 24 dakika sonrası görülmekteydi. Düşündüm, bu kadar zamanda belki de hızlı adımlarla yürüyerek Karşıyaka'ya gidebilirdim. Elbette geri dönerek otobüs duraklarına yöneldim. Ancak; unutulmamalı turnikelerden geçerek ulaşım kartımdaki hakkımı kullanmıştım. Bunun bedeli olacak mıydı? Oysa; peronlara inmeden dış bölümde zaman göstergeleri bulunmuş olsa yolculuk şansımı başka araçlarla kullanabilecektim.

Nasıl açıklanabilir!

Sorun, yalnızca bu kadarla  mı kalıyor dersiniz! Daha önceki gün Gaziemir'den İzmir'e döneceğiz. İstasyondaki görüntülü zaman çizelgesinde trenin 26 dakika sonra geleceğini öğreniyoruz. Başka bir alternatifimiz olmadığı için eşimle birlikte peronda dolaşıyor, bir yandan da kalan zamanımızı izliyoruz. Dakikalar geldi geldi 11'inci dakikada kitlendi. Zaten; o zaman göstergelerinin muntazam çalıştığını pek görmüyordum, dolayısıyla şaşırmadım. Şaşırmadım ama üzüldüm. Bunca teknik olanaklara karşın bu sorunun senelerdir çözülmemiş olması böylesi bir elektronik ortamda nasıl açıklana bilirdi? Ve o saatler? Niçin zaman zaman çalışırlar, zaman zaman çalışmazlar ve  o saatler niçin zaman zaman hatalı zamanları gösterirler?
Açık istasyonlarda; örneğin Alsancak'ta, örneğin Turan'da oturma setleri/bankları  vardır. Haydi gelin de göreyim sizleri yağmurlu havalarda oralarda oturun(!) Sanki; özel olarak planlanmış gibi tepenizden yağmur suları gelir de ensenize giriverir. Ve ilginçtir; peron boyunca oturma alanı aynı sıkıntıyı yaşamaktadır.
Çeşitli vesilelerle istasyonlarda yapılan duyuruların Türkçeye uyumsuzluklarından söz etmiş, yazılarıma konu etmişimdir. Düzeltilen bir şey  olmadığına göre geliş gidiş galiba artık pes edeceğim.

Marşandiz trenleri

Zaman gelmiş; tarifeli trenimizi beklerken kim bilir kaç vagonlu çakıl/mıcır yüklü bir marşandiz treninin geçişini şaşırarak izlemişizdir. Ne diyelim? Belki de TCDD'nin katarlarının öncelik hakları vardır(!)
Esenlikle kalınız...