Halil Özcan / İzmirlilerin deniz ulaşımını tercih etmediği ve yolcu sayısının az olduğu iddiasını kabul etmeyen İZDENİZ Genel Müdürü Utku Arslan, 2018 yılında 16 milyon 300 bin yolcu sayısına ulaştırarak rekor kırdıklarını 2019'un ilk 6 ayında ise geçen senenin rekorunu katlayarak arttırdıklarını söyledi. Arslan, 'Dünya'da en fazla yolcu sayısını arttıran firmayız. Seneye dünyanın en fazla yolcu taşıyan 5 veya 6'ncı firması olacağız' dedi

Şehir efsanesi olarak dolanan "İzmir deniz ulaşımını tercih etmiyor" ifadesine karşılık İZDENİZ Genel Müdürü Utku Arslan yüzde 3.5'luk oranla yaklaşık 17 milyon kişinin İzmir'de deniz ulaşımını tercih ettiğini söylüyor. Utku Arslan, ordu da Deniz Kurmay Kıdemli Albayken istifasının ardından İZDENİZ'in başına geçti. Askeri tecrübesini, İzmir'deki deniz ulaşımıyla harmanlayan Arslan, 2018'de kırdıkları yolcu rekorunu katlayarak 2019'un ilk 6 ayında geçen yılın üstüne yaklaşık 1 milyonluk yolcu koyacaklarını şimdiden garantiledi. Planlı ve stratejik kararlarla hareket etmenin akıllıca olduğunu belirten Arslan, sorularımızı yanıtladı.

Kendinizi tanıtır mısınız ?

İlkokul ve ortaokulu Ankara'da okudum. 14 yaşında askeri liseye girdim. 4 yıl lise ve 4 yıl Harp Okulu okuduktan sonra 1988 yılında bahriyenin çeşitli yerlerinde göreve başladım. Genelde muhrip,  fırkateyn ve hücumbotlarda görev yaptım. Bir yıl Amerika'da görev yaptım. 3 yıl İtalya'da NATO görevinde yer aldım. Sonra Türkiye'ye geri döndüm, 2014 yılında Deniz Kurmay Kıdemli Albay iken Deniz Kuvvetlerinden istifa ettim. Daha sonraki yıllarda İZDENİZ ile anlaşarak Genel Müdürlük görevini üstlendim.

Çalışmalarınız nasıl gidiyor?

Yoğun şekilde çalışmalarımız sürüyor. Yaz sezonunda olduğumuz için yaz seferlerimiz devam ediyor. Bayram boyunca ücretsiz seferlerimizle halkımıza hizmet verdik. Yolcularımızdan gelen talep doğrultusunda önceden Foça ve Mordoğan'a tek gemi kalkıyordu. Talep doğrultusunda 2 ve ayrı ayrı gemiler kaldırıyoruz. Urla seferlerimiz devam ediyor. Gece seferlerimiz gayet güzel ve verimli devam ediyor. Gece seferlerimizde şu ana kadar 18 bin 948 kişi taşıdık. 20 Ağustos itibariyle rakamlarımız bu şekilde. Gece seferlerimize Nisan ayında başlamıştık. İlk başladığımız ay bin kişi taşımıştık Mayıs ayında 4 bin, Haziran ayında 5 bin, Temmuz ayında 5 bin 500, Ağustos ayında 6 bin kişi taşıdık. Yükselen bir grafik var. Belediye Başkanımız Tunç Soyer'in direktifleri doğrultusunda Perşembe günü de gece seferlerine başladık. Eylül ayından itibaren okulların açılması ve yazlıktan dönen halkın şehre gelmesiyle gece seferlerinde sayının yükselmesini bekliyoruz. Yolcularımız güzel bir talep gösterdiler. Hizmet etmeye devam ediyoruz.

Yükseliş kış sezonunda mı başlar ?

Ocak ayında yolcu sayısı havalardan dolayı düşüktür. Bu sadece İZDENİZ için geçerli bir durum değil. Şubat ayı da 28 çektiği için grafikte bir düşüş gözüküyor. Havaların ısınmaya başlamasıyla Mart, Nisan gibi artış başlar. Mayıs zirvedir. Haziran'da düşüşe geçer çünkü İzmir'de insanlar yazlık yerlere dağılmaya başlar. Temmuz ve Ağustos düşük bir seviyede devam eder. Eylül, Ekim de yine artışa geçer Kasım, Aralık ise yine düşüş başlar. Bu ekstrem bir durum olmazsa bu şekilde devam eder. Fakat geçen seneden Temmuz ayının en düşük yolcu taşıma yolcu taşıdığımız aylardan biri olmasına rağmen artık Temmuz ayında daha fazla yolcu taşıyoruz. Bunun sebebi 3-5 kart satışlarının İzmir dışından gelen kişilerin şehir içi toplu taşımaya ulaşmasını kolaylaştırdı. Bu dışardan turist geldiğini gösteriyor. Yerli ve yabancı turist alıyoruz. Artık İzmirliler daha uzun seyahatlere değil günübirlik seyahatleri tercih ediyorlar. Şehir içinde kalıyorlar.

Deniz taşımacığılının şehir içi ulaşımdaki payı artsın beklentisi var. İzmir halkı deniz ulaşımını ne kadar tercih ediyor?

Bizim deniz ulaşımındaki geçen sene payımız yüzde 3.36'ydı 2017'de 2.8 2016'da ise 2.98'lik bir katkı sunduk. 2019'un ilk 6 ayında yüzde 3.5'a çıktı. Bu sayı az mı çok mu diye sorarsanız. Az olduğu yönünde bir intiba var. Bu intiba doğru değil. Biz dünyada İzmir benzeri şehirlerle bir kıyaslama yaptık. İstanbul'daki toplu ulaşımın payı yüzde 3, İsveç'in tamamının payı yüzde 2, İzmir'e coğrafi olarak benzeyen ve yaklaşık İzmir'in 2 katı nüfusu olan Hong Kong'da yüzde 1, New York'ta yüzde 1, San Fransisco'da yüzde 1, Avrupa buna çok dahil değil çünkü Avrupa'daki deniz ulaşımı toplu ulaşıma dahil edilmiyor. Amsterdam bir nehir şehri olduğu için karşılaştırılmıyor. Deniz ulaşımının toplu ulaşıma dahil edilmemesine uluslararası ulaşım dilinde Modal Share deniliyor. Amerika'daki oranlara baktığımızda New York ve San Fransisco yüzde 1 Dünya da en fazla ortalaması olan şehir yüzde 12'lik oranla Seattle. Neden yüzde 12 diye sorarsanız coğrafi yapısı derim. Orası tamamen adalardan oluşan bir yapısı var. İzmir denizi en çok kullanan şehirlerden bir tanesi. Şöyle düşünün biz körfeziz ama onlardan daha fazla tercih ediyoruz. Oranın yaklaşık 15 milyon nüfusu var bizim 4 .2 milyon nüfusumuz var. İZDENİZ olarak sadece yaz seferleri hariç, 2 ilçede hizmet veriyoruz. Karşıyaka ilçesindeki 2 iskeleden Konak ilçesindeki Konak, Pasaport, Alsancak, Karantina, Göztepe ve Uçkuyular'a yolculuk taşıyoruz. Bizim 32 ilçede hizmet veren ESHOT ya da bir çok ilçede hizmet veren İZBAN ile karşılaştırılmamız doğru değil. Eğer Karşıyaka ve Konak ilçelerinde İzmir'in toplam nüfusunun yüzde 14'ü yaşıyor. Bu çerçevede yüzde 3.5'luk oranı değerlendirirseniz çok iyi bir rakam. İzmirliler denizi seviyorlar. Her fırsatta deniz ulaşımını kullanıyorlar. Bizim 10 yıllık yolcu sayımıza bakarsanız bizim seferlerimizin bir dönem azalmasının sebebi İZBAN'ın açılması diyebilirim. İZBAN açılınca yolcular İZBAN'ı tercih etmeye başladılar. Çünkü evlerine daha yakın o dönem yüzde 15'lik bir yolcu kaybettik ama sonra toparladık. Şimdi 16 milyon 300 bin ile tarihimizin en yüksek rakamını kırdık. Şu an ilk 6 aydaki yolcu artışımız geçen seneye göre yüzde 10 yıl sonu 17 milyon 500 bini bulacağız.

Dünyadaki diğer şirketlerle karşılaştırıldığında İZDENİZ nerede ?

2018 yılında İDO 47 milyon yolcu taşımış ve yolcu sayısında yüzde 7'lik bir azalma var. Amerikan bir firma 23 milyon taşımış, Kanada 23 milyon taşımış, Hong Kong'taki bir firma 19 milyon 300 bin taşımış, Portekizli bir firma 18 milyon taşımış ve yolcu sayıları sürekli azalmış. Biz geçen senenin rakamlarına baktığımızda Dünya da en fazla yolu taşıyan 7'nci firmayız. Son 5 yıldaki artış yüzde 23 olmuş. Dünya'da en fazla yolcu sayısını arttıran firmayız. Biz eğer hedefimizi tutturup 18 milyonu tutturursak bu sene en geç ondan sonraki seneye Dünyanın en fazla yolcu taşıyan 5 veya 6'ncı firması olacağız. İzmirlilerin aslında düşünüldüğü gibi denizden uzak olduğunu değil denize çok yakın olduğunu görüyoruz.

Ayak alıştıkça artar

Urla, Güzelbahçe ve Karantina iskelelerinde istenilen yolcu sayısına ulaşıldı mı?

Urla seferlerimiz güzel gidiyor. Bizim beklediğimiz sayılarda hatta üzerinde. Haftasonları 1 sefer şeklinde yapıyoruz. Doluluk oranımız gayet iyi. Güzelbahçe'de istediğimiz rakamlara hala ulaşamadık. Yolcu sayımız maalesef düşük kaldı. Karantina iskelemizde yolcu sayısının zamanla artacağını düşünüyoruz. Deniz yolculuğu bir alışkanlıktır ve zaman ister. Belirli bir süre geçtikten sonra vatandaşlar tercih eder. Yolcu sayısını arttırmak için çalışmalarımız devam ediyor. Zamanla artacağını ulacağız. Güzelbahçe seferimize sefer başına ortalama 70 kişi biniyor. Bizim gemimizin kapasitesi 400 bu yüzden arttırmanın bi anlamı yok. Yolcu sayımız 300'ü bulur o zaman seferlerimizi arttırırız. Bu sadece Güzelbahçe için geçerli değil. Her bir seferin ve geminin doluluk oranını günlük olarak takip ediyoruz. Nerede ek sefere ihtiyaç var onu belirleyip ilave sefer koyuyoruz. Boş gidip gelen bir hatta ek sefer koymanın bir anlamı yok.

İzmir'in gemisi Amerika'ya örnek oldu

Yeni vapurlarla ilgili nasıl geri dönüşler alıyorsunuz? Halkın bir kısmı nostaljiyi desteklerken bir kısmı ise modern gemileri beğeniyor. Bunu nasıl yorumluyorsunuz?

Her iki türlü eleştiri de geliyor. Çok beğenen de var. Eski gemiyi isteyen de var. Bu bir teknoloji geçişi. Şu anda Dünya da toplu taşımaya yönelik yapılan bütün gemiler bizim dizaynımıza yakın şekilde yapılıyor. Yeni yapılan gemilerde de belirli standartlar var. Bu sadece bizim bakanlığımızın değil bütün deniz gemi firmalarının uyması gereken İMO (International Maritime Organization) Uluslararası Denizcilik Örgütü'nün belirli standartları var. Güvenliğe yönelik kurallar var. Zaten geminin yolu emniyetini birinci plana çıkarıyor ve kapalı olması gerekiyor. Bu konuda gemimizin dizaynına çeşitli eleştiriler var. New York Belediyesi bizden sonra gemi yaptırmaya karar verdi ve tasarımı bizim gemimizle neredeyse aynı. Bu gemileri 250 kişilik yaptılar ancak yeterli gelmedi ve aynı modelin 400 kişiliğini yaptırıyorlar. Bu gemiler İzmir'in gemisi Amerikalılara örnek oldu. Geçen sene bu tip gemiler yaptılar. Vatandaşlarımız eleştiriyor olabilir ancak Amerikalılar bizi örnek alıyor. Dünya standartlarında hizmet veriyoruz. Hizmet standartını belirlerken Türkiye'nin değil Dünya'nın en iyisi olmak gibi bir çabamız var. En iyi uygulama neyse onun için çalışacağız. Biraz önce verdiğimiz örneklerde de Dünya standartlarındaki firmalarla kıyas yaptık. Türkiye'de kıyas yaparsak özel şirket olarak İDO var. Kamu olarak İstanbul Şehir Hatları var. Bir de Çanakkale'de araba taşımacılığı yapan GESTAŞ var. GESTAŞ ile kıyas yapmamız mümkün değil çünkü onların taşıdıkları yolcuların büyük kısmı arabalı vapur yolcusu. İstanbul'da İDO ve Şehir Hatları ile karşılaştırıyoruz. Geçen ay Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı İzmir'in engellilere sunduğu hizmeti inceledi. Hem ESHOT'un hem İZBAN'ın hem de İZDENİZ'in bu konuda çok iyi olduğunu raporladılar. Geçen ay şirketimize Bakan yardımcımız bir plaket verdi. Bu aslında İzmir Büyükşehir Belediyesine verilmiş bir plaket. İzmir'in engelli hizmetleri açısından ne kadar iyi olduğunu gösteriyor.

Nostaljik gemilerle ilgili bir çalışmanız var mı?

Nostaljiyi yaşamak isteyen vatandaşlarımız var. Bu haklı bir istek. Belediye Başkanımız Tunç Soyer, bize bir direktif verdi ve 1951 yapımı Bergama isimli vapurumuzu bu ay sonundan itibaren körfez turuyla denize bırakacağız. Üçkuyular iskelesinden başlayacak ve 2 saat sürecek. Gemimizde canlı müzik olacak, yiyecek içecek olacak. Akşam 8 ile 10 saatleri arasında günbatımı ve gece körfez turumuz olacak. Sahil boyunca turlayacak. Bu şekilde vatandaşlarımızın nostaljiye olan talebini dindireceğiz. Herkesin isteği aynı olmuyor. Hepsini karşılamak için elimizden geleni yapmak için çaba gösteriyoruz.

Yeni vapurların bakımı için dış körfezde bir bakım noktası yapılması planlanmıştı. Ama hayata geçmedi. Vapurların bakım maliyetleri ne durumda bu proje gerçekleşseydi nasıl bir maliyet ortaya çıkardı?

Bakımdan kastettiğiniz havuzlama ve bu proje İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından devam ettiriliyor. Gemilerimizi havuzlayabileceğimiz bir tesis yapılacak. Bu projemiz devam ediyor. Bu konuda karşılaştırma yapmak doğru değil. Yaparsak ne kadarlık bir maliyet olacağını bilmiyoruz. Hesaplamayı yaparken yaptığımız yatırımın da bir maliyeti var. Maliyet konusuna girmeden önce daha önemli bir konumuz var. Bizim için en önemli olan şey zaman ve gemilerimizi havuzlamak için ihaleye çıkıyoruz. Uygun şartlarımızı İstanbul'un ilçesi Tuzla'da sağlayan firmalar var. Bizim oraya gemimizi göndermemiz ve geri gelmesi 3 günlük vakit kaybına neden oluyor. 9 gemimizi havuzladık bu 18 gün demek. 18 gün boyunca bir gemi eksik çalışıyoruz. Bizim için havuzlama maliyetinden çok zaman kaybı yaratıyor. En büyük getirisi bu projeyle gemimizi 18 gün daha fazla kullanabileceğiz. Ama bu konudaki çalışmalar devam ediyor.

Önceki aylarda elinde baltalı bir kişi vapuru kaçırmaya çalışmıştı. Vapurlar güvenli mi?

Ben güvenlik sorunumuz olduğuna inanmıyorum. Yaşanan talihsiz olayın meczup bir vatandaşın problemiydi. Biz o vatandaşı kimseye zarar vermeden etkisiz hale getirip emniyet güçlerine teslim ettik. Bir daha böyle bir olay yaşanmaması için gerekli tedbirleri aldık. Şöyle bir sistemle çalışıyoruz. Başımıza denizde her şey gelebilir. Farklı arızalar olabilir. Farklı yolcu talepleriyle karşılaşabiliriz. Denizin ortasında farklı bir hava koşuluyla karşılaşabiliriz. Her olaydan sonra olay inceleme komisyonumuz var. Toplanıp yaşanan olayın sebepleri ve bir daha olmaması için alınacak tedbirleri rapor haline getirip ilgili yerlere bildiriyor. Biz derslerimizi çıkardık. Bir daha olmaması için çaba göstereceğiz. Bir takım münferit olaylar her yerde yaşanıyor. Elinde bir çakıyla uçak kaçıran insanlar var. Biz deniz yolculuğuna mavi otoban diyoruz. Biz de trafik sıkışması yok. Işık yok. Dakik ve sistemli ilerliyoruz. Zamanında kalkar ve zamanında varırsın.  

Doldur-boşalt sistemi

Yeni gelecek arabalı vapurlar var. Nasıl bir değişim yaratacak ?

İnşaaları sürüyor. Bir tanesi Nisan 2020 diğeri de Kasım 2020 sonunda gelecek. Şu an bir gecikme gözükmüyor. Yeni arabalı vapurlarımızın gelmesiyle birlikte arabalı vapur seferlerimizi yeniden düzenleyeceğiz. 5 gemi ile hizmet vereceğiz. Sabah ve akşam saatlerinde kesin olmamakla birlikte yolcularımızdan gelen talebe göre sefer saatimiz olmayacak ve doldur boşalt sistemine geçmeyi planlıyoruz. Hiç kimse burada beklemeyecek.

Mavişehir İskelesi projesi ne durumda ?

O projeyi tamamen Büyükşehir Belediyesi sürdürüyor. Projeyi etkileyen bir çok etken var.

Ege adalarına seferlerin başlayacağını söylemiştiniz. Bu ne durumda?

Belediye Başkanımız Tunç Soyer bize gerekli direktifleri verdi. Altyapı çalışmalarını sürdürüyoruz. Altyapı çalışması derken mesela Çeşme- Atina (Lavrion) seferleri başladı 8 defa sefer yaptılar ve durdurdular. Yolcu yok. Gazetelere yansıdığı kadar 500 bin euro zarar etmişler. Adaların yanaşma imkanlarına çalışıyoruz ki en doğru adayı seçelim. Bizim amacımız sadece yolcuyu oraya götürmek değil. Karşı taraftan da yolcu alıp buraya getirmek. İzmir'e gelsinler alışveriş yapsınlar. Tek yönlü olduğu zaman bu ülkemizin zararına olur. Bu yüzden çalışmamız lazım. Hata yapmadan hayata geçirmek istiyoruz. Adaların hepsini inceleyeceğiz. En fazla yolcuyu hangi adadan getirebiliriz bunları planlıyoruz. Bütün etkenleri detaylı bir şekilde çalışmamız lazım. Acele bir kararla biz zarar ederiz, İzmir zarar eder.