Yüce Atatürk'ün İzmir sevgisini bilmeyen yoktur sanırım. Şu satırlar Yüce Atatürk'ümüzündür. "Ben, bütün İzmir'i ve bütün İzmirlileri severim. Güzel İzmir'in temiz kalpli insanlarının da beni sevdiklerinden eminim."

Ne dersiniz, haklıyım değil mi? Gerçekten de öyledir, İzmirliler de sevgilerini her zaman aynı içtenlikle dışa vurabilme becerisini göstermişlerdir.

Tıpkı ölümünün 80. yılında Atatürk için düzenlenen etkinliklerde görüldüğü gibi. Gerçekten her şey muhteşemdi. Ben bir ölçüde şanslı sayılırım. Sabah saat 08.45 'te Cumhuriyet Meydanı'ndaki çelenk koyma törenine katıldım. Resmi kutlamalar Atatürk Kültür Merkezi'nde yapılacaktı. Ona katılamadım ama dolaylı olarak bilgilendim. Saat 14.00'te Kordon'da büyük yürüyüş vardı, 350 metrelik Atatürk posterli konvoy gerçekten İzmir'e yakışır düzeydeydi.

Gelelim Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi'ndeki (AASSM) akşam kutlamalarına. O akşam, bence, İzmir için bir gurur gecesi olarak anılmalıdır.

İzmirli sanatçı Tolga Taviş'in yazıp bestelediği "Sensin Atatürk" adlı senfonik eserin dünya prömiyeri  İzmir'de gerçekleşti. Bir kent için bundan daha büyük bir gurur ve sevinç nedeni olabilir mi? Üstelik etkinlikte öylesine tutkulu bir seyirci kitlesi vardı ki imrenmemek elde değil.

O halde ister misiniz bu muhteşem "Sensin Atatürk" adlı senfonik eser hakkında ufak tefek bilgiler aktarayım sizlere?

Eserde bir anlatıcı var. Anlatıcı (Altuğ Dilmaç) senfonik müzik eşliğinde başladı etkili ama ağırca anlatmaya. Söylenenlerin ortak teması "Türklük Bilinci" ve "Türklük Hafızası" olarak aklımda kaldı. Anlatılanlar soyut, zamandan bağımsız olmakla beraber bunlar açıkça hissettirilmiyor, Atatürk'ün insansı erdemleri bu çerçevedeki anekdotlar aracılığıyla yansıtılmaktaydı. Bu arada eserin; "Önsöz"den sonra "1- Öğrenme Tutkusu", "2- Özgüven", "3- Doğa Sevgisi", 4- Değişime İnanmak", "5- Takım Ruhu", "6- İnsan Sevgisi" ve "Sonsöz" adlı bölümlerden oluştuğunu ekleyeyim sizlere .

Anlatılan her bölümden sonra 5 soprano, 5 alto, 4 tenor ve 3 bastan oluşan DEÜ Devlet Konservatuvarı Gençlik Korosu bölümlerde anlatılanlara topluca yanıt veriyordu. Elbette gerek anlatılar sırasında gerekse verilen yanıtlara müzik eşlik etmekteydi.

Başka nelerden söz edeyim sizlere? Etkinlik öncesi anlamlı bir tanıtım konuşması yapılarak katkılarından ötürü İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu ve eserin tarih danışmanı Türkan Başyiğit'e plaketlerinin verildiğini söylemeliyim.

Ama izin verirseniz etkinliğin koro tarafından söylenen "Sonsöz" bölümünden kısa bir aktarma yapayım sizlere: "Nutuk okuyorum yavaş yavaş/ Boğazımda acı bir yumru/ Kalbimde bir nafile telaş/ Ben, kırık kanatlı kumru/ Dünya döndükçe/ Burada duruyorum.  ...  İzindeydim/Şimdi görevdeyim/ Ata'm, irfan ile yolum ışık doldu/ Kavgam, nurum ile sevdam oldu./ Sevdam, ülküm olsun./ Ülküm seni hak etmek oldu."
Atatürk için hazırlanıp dünya prömiyeri İzmir'de yapılan böylesi bir müzik etkinliğinin ihtişamını elbette tam olarak yansıtmaktan uzak kaldığımın farkındayım. Yaşadıklarımı bir ölçüde iletmeye çalıştım sizlere. Ne büyük mutluluktur böylesi bir eserin ilk kez İzmir'de gerçekleştiriliyor olması.
Tebrikler Tolga Taviş, tebrikler Altuğ Dilmaç, tebrikler Türkan Başyiğit.
Esenlikle kalınız...