Foça Belediyesi Reha Midilli Kültür Merkezi’ndeki paneli bazı belediye meclisi üyeleri, ADD şubelerinin yöneticileri ve çok sayıda Foçalı izledi. AK Parti iktidarına yüklenen İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, yalan yanlışlarla kahramanların hain, hainlerin kahramanlaştırıldığını vurguladı. Siyasi iktidarın kurgulanmış, emperyalizmin taşeronluğunu yaptığını ileri süren Kocasakal, ihale kanununda değişiklikler yaparak Cumhuriyet'in bütün zenginliklerini yandaşlarına peşkeş çektiğini arkasından kendi devletini kurduğunu belirterek şunları söyledi:

"Sözde bir halk oylamasıyla zaten kuşatılmış olan yargıyı tamamen ele geçirdiler, tutsak ettiler. Halka yalan söyleyerek bunları yaptılar. Burada da nazileri örnek aldılar. Bu süreçte kabahati kusuru olmayan tek kesim halktır. Kusurlu olanlarsa başta genetiği değiştirilmiş aydınlardır. İkinci müsebbibi genetiği değiştirilmiş solculardır. 163’üncü Madde’nin kaldırılmasından başlayıp “Yetmez ama evetçiliğe' uzananlardır. Bu kadar hukuksuzluk olurken bu ülkedeki 103 tane hukuk fakültesi dekanı ne yapıyor? Şöyle bir cübbelerini giyip “Beyler kendinize gelin, ne yapıyorsunuz siz?' deseler olay biter. Hiç kimsenin karşı olmadığı demokrasi, insan hakları, özgürlük, kardeşlik gibi kavramların arkasına sığınılarak zihinsel işgal gerçekleştirildi. Türkiye’de partiyle devlet iç içe geçti. Bunun tarihteki en büyük örneği Nazizmdir. Tarih hepsini yargılayacak. Milli irade diye bir yalan var. Bunu tarihte en çok kullanan iki kiş vardır. Biri Hitler diğeri Mussolini’dir. Hazırlanmak istenen yeni anayasa Atatürk’ü tasfiye anayasası olacaktır. Bir bölünme anayasası, emperyalizmin anayasası olacak. Ülkenin bütün değerleri yozlaştırılıyor, çürütülüyor. Ülke paramparça ediliyor. Türkiye bu anlamda işgal altındadır."

Konuşmasında CHP’yi de eleştiren Kocasakal, partinin kendisini toparlayarak özüne dönmesi gerektiğini vurguladı. CHP’nin hiçkimsenin babasının malı olmadığını belirten Kocasakal, "Bir kimliğin olmak zorunda. Düşünce özgürlüğü maddeleri altında, üniter devleti, ulus devleti, cumhuriyeti, devrimleri tartışmayız da tartıştırmayız da. Bu laflarla Cumhuriyet'in altını oyup artık tekke ve zaviyeler de açılsın noktasına geldik. CHP, Atatürk’ün ölümünden sonra halkçılık okunu yitirmiştir. Politbüro olmaya doğru gitmiştir. CHP’de kala kala Cumhuriyet kalmıştır. Onu da yitirirsek ne kalır Atatürk’ün partisinden? Kimse kimseye mahkum filan değil. Kerhen, kerhen, kerhen artık buramıza geldi. Ya kendilerini toplarlar, Atatürk’ün partisi gibi olurlar ya da Atatürk’ün partisini gerçek anlamda halkla beraber başka şekilde yaratır, yürür gideriz. Üzerimde tarihsel bir görev var. Yarım kalan cumhuriyet devrimini tamamlamak. Bu bizlere nasip olacak" diye konuştu.