Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, katıldığı bir radyo programında önemli açıklamalarda bulundu. Karabağ, yayınlanan KHK sonucunda kapatılan BAYGEM’le ilgili hükümete çağrıda bulundu. Tüm belediyeleri kapsayan kararnamenin gerekçesini bilmediklerini, haberi alınca çok üzüldüklerini anlatan Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, “Bizim değil hükümetin ne düşündüğü önemli. Niye kapattılar, gerekçeleri neydi? O gerekçeleri İzmir biliyor muydu? İzmir'deki dershaneler buna uyuyor muydu? Eğer işin içinde bölgesellik varsa, kararname bölgesel olarak çıkarılabilirdi. Gerekçelerini bilemiyorum ama üzücü bir durum. Fakir aile çocukları eğitimde fırsat eşitliğini yakalaması gerekir. En çok övündüğüm projelerden biriydi. Çocuklarımızı belli bir sınava tabi tutup BAYGEM’e kabul ediyorduk. Çocuklarımım tüm branşlarda çok başarılıydı. Her sene yüzde 100 yüz başarı sağlanıyordu” dedi.

BOŞ HAYALLER SÖYLEMEYİN

Dershaneciliğin profesyonelce yapılması gerektiğini belirten Başkan Karabağ, Halk Eğitim Merkezlerinin BAYGEM’deki ve diğer belediyelerdeki başarıyı yakalamasının mümkün olmadığını söyledi. Karabağ, “Milli Eğitim Müdürü açıklama yapıyor;  ‘Hiç kimse merak etmesin. Halk eğitim merkezlerinde bu kurslar devam edecek’ diyor. Asla devam etmez. Devam etse de başarılı olmaz. Bayraklı’da kurslar 80 kişiyle başlamış, 20 kişiye inmiş. Dershanecilik profesyonelce yapılacak bir iş. Okul öğretmenleri kendi branşlarındaki çocukları her konuda eğitmeye çalışırken, sınava hazırlamak başka bir teknik gerektiriyor. Dolayısıyla halk eğitim merkezlerinin kurslarıyla kimse ne üniversitelere ne de Anadolu liselerine girebilir. Milli eğitim müdürü boş hayalleri söylemesin” dedi. 

ACELE KARAR VERİLMEMELİ 

Başkan Karabağ, dershaneler konusunda acele karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek, “Harp okullarının, askeri okulların önce kapatılıp, sonra açılması gibi acele kararlar vermemek lazım. Bu durumdan etkilenenler fakir aile çocuklarıdır. Herhalde öğrencileri yeni kurulan TÜRGEV, ENSAR gibi vakıflara yönlendirmek istiyorlar. Bunu yapanların ne düşündüklerini bilmiyorum. Niyet okuyacak halimiz yok. Fakir, fukaraya yardım ediyorduk. Bir çocuk bir yere girdiğinde mutlu oluyorduk. Bir gencin hayatına yön verebilmek çok önemli. Telefonda ağlayarak arayan birçok veli var. Çok üzülüyoruz. Benim belediyemden 3.5-4 milyon para helali hoş olsun. Eğitime yapılan destek, geleceğe yapılan destektir. Keşke Türkiye'de herkes görevini yapsa da Milli Eğitim'e bağlı okullarda dershaneye ihtiyaç duymadan gerekli yerlere herkes hazırlanabilse… Kararın arkasındaki niyet her ne ise her bölgeye uygulanmayabilir. Benim hala umudum var. Geri adım atabilirler. Kapanmaması için çok uğraştım. Ancak en son kapatan biziz. Bayraklı Belediyesi en son kapatandır" dedi. 

VATANDAŞ BU SIKINTIYI BİLDİRSİN

Başkan Karabağ, “Diyorlar ki, ‘Öğretmenleri başka müdürlüklere alın, bunu gizlice yapın.’ Bunun Bayraklı'da gizli kalması mümkün mü? Neden devleti aldatayım ki ben? Velilerin böyle bir durumda tepkisi olmayacak da ne zaman olacak? Telefonla, mektupla, dilekçeyle, maille bakanlıklara, ilgili yerlere, başbakanlığa, Cumhurbaşkanlığına başvurup, bu sıkıntıyı bildirmeleri gerekiyor. Biz dershanemizden memnunuz. ‘Etüt merkezi olarak devam ettirilsin’ deniyor. Kanunda etüt merkezinde de TEOG sınavına hazırlanılması yasaklandı. Sayın Milletvekillerimiz okusun bunları. Ancak bir veya iki derste etüt yapılabiliyor. Bu şekilde tedbir almışlar. Biz gençlik merkezimizi kapatmıyoruz. Değişik kurslarla devam edecek. Ancak TEOG ve üniversiteye hazırlık kursları durdurulmuş durumda. Neye dayandırılarak yapıldı, bilemiyorum. Ama umarım geri adım atılır. Senede ortalama bin kişi düşünülürse, 7 bin öğrenciye fırsat vermişiz. 30 öğretmen istihdam etmişiz. Dershanemiz çok başarılıydı. O bakımdan vatandaş kendi hakkına sahip çıksın. Üzgünüz" dedi.  

MUTLU OLUYORDUM

Karabağ, sözlerine şöyle devam etti: “Üniversiteyi kazanmış gençlerimizle zaman zaman karşılaşıyorduk. ‘Başkanım ben sizin dershanenizle şurayı kazandım, burayı kazandım’ diyorlardı. Ben de soruyordum, ‘bizim dershanemiz olmasa başka bir dershaneye gitme fırsatınız olacak mıydı?’ ‘asla’ diyorlar. Çünkü fakir aile çocukları bunlar. Yılda 4-5 bin lira verip üniversite kursuna gitmek… Korkunç paralar... İnsana büyük haz veriyordu yaptığımız hizmet. Bir insanın hayatına yön verebilmek gerçekten önemli. O bakımdan benim açımdan çok üzücü. Çünkü çok övündüğümüz bir projeydi. O dershaneyi kuran benim. Belediye kurulur kurulmaz dershaneyi kurduk. Tepekule'deki emniyet müdürlüğü binası bize ait. Orayı boşalttıklarında orayı da kurs merkezi yapacaktık. Sayıyı artırmayı düşünüyorduk.  Askeri okulların yanlışlığı kamuoyunda dillendirildi geri adım atıldı. Belediyelerle ilgili durumu yeniden değerlendirebilirler. Eğer vakıflara serbestse bu iş, o zaman biz de bir vakıf kuralım” dedi.

BİR KELİME BİLE SİYASET YAPILMADI

Vatandaşların kamuoyu oluşturmasının fayda sağlayabileceğini dile getiren Karabağ, "Bu kurslarda bir kelime bile siyaset yapılmadığını, sadece öğrencilerin başarısı için çalışıldığını BİMER’e, Başbakanlığa, Cumhurbaşkanlığı'na, bakanlıklara bildirsinler. Bu konuda ben de Başbakan'a mektup yazdım. Ak Partili meclis üyesi arkadaşımız verdi. 15 gün içinde sorun çözülecek diye bekliyorduk, kökten çözüldü, kapatıldı. Ne olacak şimdi? Müspet ilimden uzaklaştıkça çıkmaza gireriz. Geriye gidişle bu işler olmaz. Çukura düşersin. Daima ileri gitmeliyiz" dedi.