İzmir'de kimlik kontrolü sırasında çıkan tartışmanın ardından götürüldüğü Karabağlar Polis Karakolu'nda yediği dayak görüntülerinin basına yansımasının ardından konuşulan kadın olan Fevziye Cengiz, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü yediği dayağın psikolojik izlerini silmeye çalışarak geçirdiğini söyledi. Fevziye Cengiz, olayın ardından kendisi için yapılan türlü benzetmeler hakkında üzgün olduğunu ve durumun sadece kendisini değil çocuklarını da etkilediğini ifade etti. Mağdur sıfatı ile açtığı dava sonrasında polise mukavemet ettiği gerekçesiyle hakkında 6,5 yıl ceza istemiyle sanık olan Fevziye Cengiz, "Kimse dayağın peşinde değil. Herkes konsomatris misin? Yok küfrettin mi? Tükürdün mü? Kimse bunun peşinde değil. Bu kelimeler çok ayıp. Benim genç kızım var, kızlarım var benim çocuklarım etkileniyor. Çocuklar etraftan duyduklarından dolayı çok rahatsız oluyor. Biz hâla tehdit almaya devam ediyoruz" dedi.

Cinsiyet ayrımı gözetmeksizin şiddete karşı çıktığını söyleyen Cengiz; şöyle konuştu: "8 Mart Dünya Kadınlar Günü için diyebileceğim tek şey, bir kadın olarak yaşadıklarımın hiçbir kimsenin başına gelmesini istemememdir. Bir kadını kocasının bile şiddetine maruz kalmasına karşıyken ben tanımadığım polisler tarafından dövülüyorum. Benim kimliğim sicilim tertemiz. Ben bu davayı kazanacağıma sonuna dek inanıyorum"
Fevziye Cengiz'in eşi Murat Cengiz de yaşadıkları olayın şokunu üzerlerinden atmaya çalıştıklarını ancak tehdit almaya devam ettiklerini söyleyerek; "Hiçbir kadının başına böyle bir durumun gelmesini istemem. Bu sürecin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine kadar gideceğine de inanıyorum ve biz bu davayı kazanacağız" dedi.