Gamze Geçer- 51 yaşında olan Birsel Gönül Seferihisar’da yaşıyor. Baba mesleği olan arıcılığı, eşinin de arıcı bir aileden gelmesi nedeniyle de evlenince yapmaya devam ediyor. Kadın girişimci olarak çeşitli projelerde yer alarak kendi markası olan ‘Zeba’ yı oluştuuryor. Ze’nin zeytinden, Ba’nın da baldan ilham alınarak markasının ismini oluşturuyor.

‘Arıcılık babamın mesleğiydi’ diyen Gönül, ‘Bekarlığımda babamla birlikte bu işi yapıyordum. Sonra evlendim. Eşimin ailesi de kendi dedelerinde arıcılıkla uğraşıyorlar. Oradan arı serüvenimiz başladı. Eşim de kendisi yapıyordu. Sonra baktık ki tek taraflı olmuyor. Eşimle birlikte yola koyulduk. Ben de ona destek çıkmaya başladım. Baktık ki biz bu işi yaparız Bu süre içerisinde iki  çocuğumuz oldu. Onlar büyürken biz de arı sayısını büyütmek istedik. Arı sayısını büyütelim derken 100 iken 200 olmuşuz. Sonra bir baktık ki şu an sisteme kayıtlı 400 arımız var. Daha önce 100 arıdan çıkan bal üretimi ile şimdiki çıkan bal üretimi farklı. O gün için ufak tefek pazarlarımız vardı. Sadece pazar yetmemeye başladı. Bu sefer daha çok pazar aramaya başladık. Baktık bu pazarlarla olmuyor. Bizim markalaşmamız lazım. Sonrasında bu süreç başladı ve markamı aldım. Markalaşınca dolum tesisini kurduk. Etkinlikler fuarlar derken. Bu seviyeye geldik’ ifadelerini kullandı.

‘Hep içimde okuma aşkı vardı’

Hep okumak istediğini ama ailesi tarafından okutulmadığını vurgulayan Gönül devam etti, ‘3 kardeşiz, 2’si erkek. Onları ailem okuttu. Beni okutmadılar. Eskiden de bilirsiniz kızlar okutulmazdı. Okuyamadım. Hep içimde okuma aşkı vardı. Ben de 2 çocuğumu okuttum. Üniversite okudular ama arılarım sayesinde oldu . Fakat okumanın yanı sıra onları da bu arıcılığa yönelttim. Oğlum askere gidip gelince bana, ‘Anne ben arıcılığı ek iş olarak yapacağım, asıl mesleğim elektrik ona da devam edeceğim.’ Dedi. Saygıyla ‘tamam’ dedim. Kızım ise, ‘bir başkasının yanında asgari ücretle çalışmaktansa ben arıcılığı yapacağım’ dedi. Şu anda kızım, babasıyla arılara bakımlara giden balını yapan ve paketleyip pazarlara çıkarır satar hale geldi. Kızım tamamen arının içinde oğlumda nakillerimi yapıyor.’

‘Direk arıdan halka’

Pazarlara da çıktığını belirten Gönül, ‘5-6 aydır bal piyasasında düşük talep görüyordum. Gerileme başladı. Halkımız bilinçsiz ucuz olsun mantığındayız. Seferihisar da denetim altında olan etiketli markalaşmış tek bal satıcısıyım. Konvansiyonel ve organiğe başarıyla hak kazanan bir üreticiyim. Şimdi arıcılar çok gezdirmeden bal üretiyorlar. Ama ben Kütahya’ya kadar arılarımı gezdiriyorum. Birebir bal içerisinde kimyasal yok katılım yok. Direk arıdan halka. Teneke balım yok. Kendi yağımla kavruluyorum’ dedi.