Denizcilik eğitimi kapsamında ülkemizin marka kurumlarından biri olan Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi, uzman akademik kadrosu ve ileri teknolojik altyapısı ile verdiği nitelikli eğitimi akreditasyon belgesiyle taçlandırdı. Mühendislik Eğitim Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği'ne (MÜDEK) yaklaşık 3 yıl önce başvuru yapan Gemi Makineleri İşletme Mühendisliği Bölümü, geçirdiği zorlu denetim sürecinin ardından uluslararası geçerliği olan akreditasyon belgesini almaya hak kazandı. Akreditasyon belgesi töreninde konuşan Prof. Dr. Nükhet Hotar, atılan bu adımların öncelikle Denizcilik Fakültesi, üniversite, İzmir ve en nihayetinde Türkiye'nin gelişmesinde ve rakipleriyle mücadelesinde gücüne güç kattığına dikkat çekerek, "Ülkemizin deniz bilimleri alanındaki saygın markalarından biri olan fakültemiz, öğretim ve araştırma faaliyetlerini titizlikle sürdüren; uluslararası mecralarda milletimizi gururla temsil eden; devletimizin verdiği görevleri başarıyla icra eden bir kurumdur. Sahip olduğu özelliklerini nitelikli altyapısından ve yetişmiş insan gücünden alan fakültemiz, geleceğe dair rotasını her zaman akla ve bilime dayandırarak çizmektedir. Bu süreçte fakültemizin odak noktasını, çağın güncel gelişmelerini yakından takip etmek oluşturmaktadır. MÜDEK tarafından bölümümüze verilen bu belge ise kalite vizyonumuzla örtüşen yaklaşımımızın doğal bir sonucudur" diye konuştu.

Kararlılıkla yol alıyoruz

Küresel ticarette ciddi pay sahibi olan denizcilik sektörünün Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşmasında hem önemli bir kaldıraç görevi üstlendiğini belirten Hotar, sözlerini şöyle sürdürdü: "Dolayısıyla milletimiz adına üstlendiğimiz sorumluluk, denizcilik alanında daha iyisini yapmak, eğitim kalite ve standartlarını sürekli yükseltmek ve geleceği öngörebilen deniz insanlarını hayatımıza kazandırmak üzerine kuruludur. Buradaki izdüşümümüzü mühendislik eğitimde sağlayacağımız artı değerler oluşturmaktadır. Denizci bir üniversite olarak, sektörünün geleceğine baktığımızda; ülkemizin lojistik, turizm, imalat ve geri dönüşüm gibi alanlarda kararlılıkla yol aldığını görüyoruz. Bu noktada değişen dünyanın gereklerine ayak uydurmamız ve sektörün dinamiklerine uygun çözümler sunmamız bir zorunluluk olarak karşımıza çıkmaktadır."