FATİH ÖZKILINÇ- Mimarlık unvanlı şirket kuruluşunda mimarlık diploması şartının olmaması mimarların ticari ve mesleki itibarlarını olumsuz etkiliyor. Diplomasız mimarlık unvanlı şirket kurulmasının mesleki anlamda prestij kaybına neden olduğunu dile getiren meslek temsilcileri yasal bir değişiklikle sorunun çözümünü istiyor.

 

Diplomasız şirketler vatandaşı kandırıyor

Mimarlık diploması olmadan mimarlık unvanlı şirket kurulmaması gerektiğini belirten Türkiye Mimarlar Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve İzmir Ticaret Odası Mimarlık Grubu Meclis Üyesi Hakan Kılınçarslan, “Mimarlık kişiye özgü bir meslek, tıpkı eczacılık, doktorluk, veteriner hekimlik gibi. Bizler birey olarak mimarlık yapma yetkisini alırız. Bir şirket adına mimarlık ruhsatı düzenlenemez kişi adına düzenlenir. Art niyetli insanlar mimarmış gibi kendilerini göstererek yanlış algı oluşturuyor. Mobilya, dekorasyon işleri yapanlar mimarlık diploması olmadan mimarlık unvanlı şirket kurarak vatandaşı yanıltıyor. Örneğin; alçı, boya işleri yapan bir şirketin unvanında mimarlık hizmetleri yazınca müşteride bir mimardan hizmet alıyorum algısı oluşuyor. Bizim meslektaşlarımız arasında da bu işleri yapan arkadaşlarımız var. Vatandaş karşısında bu unvanlı bir şirketle karşılaştığı zaman mimarlık hizmeti alacağını zannediyor. Mimarlık diploması olmadığı halde şirket ünvanında mimarlık yazanlar, bir güven kazanıyor. Vatandaş bir mimardan hizmet aldığı hissiyatına kapılıyor. Şirket unvanı var ama diploma yok” dedi.

Kanuni değişiklik şart

Diploma olmadan mimarlık unvanlı şirket kurulumunu engellemek için dört yıldır mücadele ettiklerini belirten Kılınçarslan, “Türk Ticaret Kanun’da mimarlık unvanlı şirket kurulurken mimarlık diploması isteme zorunluluğu yok. Kanunda bir değişiklik yapılması için çalışıyoruz” diye konuştu.

Meslek hakları yabana atılmaz

Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı İlker Kahraman ise diplomasız mimarlık şirketlerinin prestij kaybına neden olduğunu belirterek mimarlık eğitim almış kişi ile bu eğitimi almamış kişinin yaklaşımı arasında fark olduğunu söyledi. Mimarların her yıl Büro Tescil Belgesi alarak faaliyetlerini yürüttüğünü aktaran Kahraman, “Oda olarak belediyelerden ruhsatları tek tek topluyoruz. Ruhsatlara kimin imza attığına bakıyoruz. Her yıl mimarların büro tescil belgesi alması gerekiyor. Büro tescil belgesi almayan bir mimarda ruhsata imza atamaz. Bizim yakaladığımız bir örnekte belediyede çalışan bir arkadaş ruhsata imza atmış. Biz bu ruhsatı iptal ettirdik. Belediye ise ilgili kişiyle ilgili cezai işlem başlattı. Ne yazık ki belediyeler mimarların büro tescil belgelerini sorgulamadıkları için çok büyük problemlerle karşılaşıyoruz. Eskiden Oda denetimi vardı bunların hiçbiri gerçekleşmiyordu. Şimdi de belediyelerin bunu takip etmesi gerekiyor. Biz oda olarak belediyelerdeki ruhsatları kontrol ederken ‘İmzayı atan kişi mimar mı, büro tescil belgesi var mı?’ diye sorguluyoruz. Diploması ve Büro Tescil Belgesi olmayanları ilçe belediyelerine bildiriyoruz.  Ruhsatlar, belediyeler tarafından iptal edilmezse Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunacağız. Meslek hakları öyle yabana atılacak bir şey değildir. Bu kadar emek vermiş insanların elbet haklarını savunacak bir odaları vardır” şeklinde konuştu.