İzmir Ekonomi Üniversitesi'nin mülkiyetinde bulunan tıp fakültesi hizmet binası ve hastane olarak inşa edilen ancak yarım kalan inşaatlarla birlikte iki arsanın mevcut yönetim tarafından satışa çıkarılmasına karşı harekete geçen önceki dönem İZTO başkanı Ekrem Demirtaş, YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’a mektup yazdı. Satışın YÖK mevzuatına aykırı olduğunu belirten Demirtaş, “Yalvarıyorum, satışı durdurun ve konuyu inceletin” dedi.
FATİH ÖZKILINÇ-İzmir Ekonomi Üniversitesi(İEÜ)’nin mülkiyetinde bulunan Balçova Teleferik Mahallesi'nde bulunan 12.971ve 3.395 metrekarelik iki arsanın üzerindeki tıp fakültesi hizmet binası ve hastane olarak inşa edilen ancak yarım kalan inşaatlarla beraber mevcut yönetim tarafından satışa çıkarılmasının yankıları devam ediyor. 19 Ocak 2022 tarihinde gerçekleşecek ihale öncesinde İZTO’da çeyrek asır yönetim kurulu başkanlığı görevinde bulunan Ekrem Demirtaş’tan kritik bir adım geldi. Satışa karşı çıkan ve satışı durdurmak için konuyu yargıya taşıyan Demirtaş, Yükseköğretim Kurumu(YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’a da mektup yazdı.
İZTO Yönetim Kurulu Başkanlığı görevinin yanı sıra 17 yıl İEÜ Kurucu Mütevelli Heyet Başkanlığı görevinde de bulunan Demirtaş, YÖK Başkanı Prof. Dr. Özvar’a yazdığı mektupta şu ifadelere yer verdi:
“Sayın Başkanım,
Sizin başkanlığınız döneminde görev yapmadım, ancak,2001 yılında İzmir Ekonomi Üniversitesi’ni kurdum.2018 yılında yapılan seçim sonrasında mütevelli heyet başkanlığından ayrıldım. İzmir Ticaret Odası’nın 2001 yılında verdiği 5 milyon ₺ desteği ile bugün birkaç milyar TL’nin çok üstünde varlığa sahip olduk. En önemlisi 20 bin öğrenci mezun ettik, 10 bin öğrenci sayısına eriştik. Bologna sürecinde örnek üniversite gösterildik, yüzde 100 İngilizce eğitim verdiğimiz için ilk yıllarda hocalarımızın yüzde 25’i yabancı ve çoğunluğu yurt dışı doktoralıydı. Ülkenin ve ekonominin ihtiyacına göre fakülte ve bölümler açtık. Öğrenci odaklı ve yenilikçi bir anlayış ile eğitim verdik. Girişimci mezunlar yetiştirdik. İlk Yazılım Mühendisliği ve Lojistik bölümünü biz açmıştık. Kampüsümüz İzmir merkezinde 40 dönüm arazisi olan eski bir kumarhane oteliydi. Burayı muhteşem bir kampüs haline getirdik.100 bin metrekare eğitim binası yaptık, mimarisi ile yurt içinde ve yurt dışında ödüller aldık. Bilim ve teknoloji ile ilgili fakülteleri daha sakin bir ortama taşımak için, yine İzmir merkeze ve Balçova kampüsümüze 10 kilometre mesafede 230 dönüm 2’nci kampüs arsası aldık, master planlarını yaptırdık.
Ancak, gelişen dünya koşullarında,3’ncü bin yılda Sağlık Ve Kişisel Bakım konuları öne çıkacağı için Tıp Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi İle Sağlık Meslek Yüksekokulu açtık. Sağlık turizmi için gerekli olan lisan bilen eleman yetiştirmek için hemşirelikten, çocuk gelişimi, yaşlı bakımı, optisyenlik, görüntüleme gibi 8 bölümü faaliyete geçirdik. Tabii bu kadar sağlık ile ilgili eğitim verince mutlaka ve YÖK koşuluda olduğu nedeniyle ayrıca Sayın Cumhurbaşkanımıza kuruluş izni için hastane yapacağız sözünü verdiğimiz için arsa arayışına girdik, şanslıydık çünkü bu bölgede eğitime uygun imarı olan arsa hemen hemen yoktu.30 bin metrekare inşaat yapılacak 21000 metrekare arsayı 19 milyon ₺ ye aldık. Öğrencilerin hastane stajına yetişmesi için süratle inşaata başladık, plan itirazı nedeniyle biraz geciktik ama itirazı da hallederek 2018 yılı haziran ayında kaba inşaatını tamamladık. Dekorasyon projelerini hazırlattık, finansmanını da çözdük. Demokrasilerde görev değişikliği doğal olduğu için, Kasım, 2018’de mütevelli heyet başkanlığından ayrıldım. Yeni yönetim rahat çalışsın, markamız zarar görmesin diye yanlış gördüğüm konuları bu satış konusunu dahi kimse ile paylaşmadım. Ancak, büyük hayallerle yaptığımız henüz tamamlayamadığımız hastaneyi yeni yönetim satma kararı almış, gazetede ilanını gördüm.
Sayın Başkanım,
Tıp fakültesi kurma iznini uzun süre alamadık, ancak o yılda Başbakan olan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a yalvardım, “senin ne işin var sağlık konusunda Acıbadem gibi kurumlar yapsın”dedi,3 ncü bin yılda sağlık çok öne çıkıyor, ne olur izin verin, hastaneyi de 2 yılda yapacağım dedim ve ertesi gün iznimiz çıktı. Balçova bölgesi İzmir’in sağlık aksıdır, sektör burada çok yer aradı, imarsız yerleri aldı, biz yeri aldıktan sonra da öncesinde de hastanemizin olacağını aldığımız Tıp Fakültesi öğrencilerine, ailelerine, beyaz önlük giyme törenlerinde dahi söyledik, hocaları alırken hastanemiz olacak dedik, Şimdi hastane satılırsa, öğrenciler afiliye hastanede, sığıntı gibi ve özensiz bir eğitim görecekler. Aileler travmaya girecek, öğrencilerin hayalleri yıkılacak, Ben ayrılırken hiçbir borç bırakmadım aksine 35 milyon bankada para ve yıllık 65 milyon fazla veren bir bütçe bıraktım, yeni yönetimin para sıkıntısının da olduğunu sanmıyorum, Satış gerekçeleri, 2’nci kampüs inşaatı yapacaklarmış hastane de orada olacakmış, bu kandırmaca çünkü 2’nci kampüs şehrin dışında oraya hasta gitmez, orada hastane de olmaz.
Sayın başkanım,
Size yalvarıyorum, satışı durdurun ve konuyu inceletin, size gelip daha detaylı anlatmaya da hazırım. TOBB ETÜ dahi hastanesini büyütüyor, pek çok vakıf üniversitesinin hastanesi var, dedikoduya girmek istemiyorum, ama bazı hastane guruplarının cazip talebi nedeniyle satış yapılacağı söyleniyor.
Bu satış, hukuka, YÖK mevzuatına ve diğer mevzuatlara aykırıdır.
Ben 26 yıl İzmir Ticaret Odası, 18 yıl İzmir Ekonomi Üniversitesi kurucu mütevelli heyet başkanlığı yaptım. Öz kaynakları doğru kullanarak her iki kurumada arsalar, binalar aldım. Bugün üniversitemizin İzmir’in deniz gören en değerli yerlerinde 300 dönüm arazisi var, buralarda şu anda arsalar altın değerinde ve bulmak da çok zor, burayı satar başka yer alırız demek yanlış bıraktığım arsalar 300 000 metrekaredir. Hepsini gerekli olduğu için zorluklarla aldık. Şu anda gece satılacak değeri 1,5 milyar TL’ dir. Sayın Başkanım, yoktan var ettik, herkesin söylediği gibi, hocalarımız, mütevelli üyelerimiz ve çalışanlarımızla bir başarı hikâyesi yazdık. Satılırsa, dünyamız yıkılır, benimki önemli değil, zaten ne kadar ömrüm kaldı, ama öğrenciler ve aileleri ile hocaların da dünyası yıkılacak, hayalleri bitecek.”
