Burcu Özkan- Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi tarafından bu yıl beşincisi düzenlenen İzmir Bölgesi Enerji Forumu, İzmir Mimarlık Merkezi’nde başladı. 2 gün sürecek olan foruma, TMMOB`a bağlı Çevre Mühendisleri Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Maden Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası, Şehir Plancıları Odası ve Ziraat Mühendisleri Odası üyeleri katılım sağladı. İzmir şubelerinin yanı sıra İzmir Barosu, Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Kalkınma Ajansı, TEİAŞ Batı Anadolu Yük Tevzii İşletme Müdürlüğü, GDZ Elektrik Dağıtım AŞ., ESHOT, Metro AŞ., Aliağa Organize Sanayi Bölgesi, Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi ve Ege Serbest Bölge’nin desteğiyle düzenlenen etkinliğin açılışında konuşan EMO İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Şebnem Seçkin Uğurlu, etkinliğin beşincisinin hem nitelik hem de nicelik olarak büyüdüğüne hep birlikte şahit olduklarını ifade etti.

 


“Maliyet yükü vatandaşa”

Ekonomik kriz koşullarında bu dönem durgunlaşmakla birlikte, enerji tüketiminin düzenli olarak artmasının hem çevresel hem de mali yükleri artırdığını vurgulayan Uğurlu, “Elektrik dağıtım bölgelerinin de özelleştirilmesiyle, alanının tümüyle piyasalaştırıldığı bir dönemi yaşıyoruz. Ekonomik kriz ve dövizdeki artışla birlikte dışa bağımlı enerji politikalarının iflas ettiği bugünlerde daha net ortaya çıkmaktadır. Bildiğiniz gibi, cari açığın en büyük bölümü enerji ithalatı kaynaklıdır. İthal kaynaklarının önemli oranda yerli ve yenilenebilir kaynaklarla ikame edilmediği bir ekonomik yapının, sürdürülmesine olanaklı olmadığını vurgulamak isteriz. Örneğin; özelikle enerji kooperatifleriyle aracığıyla yaygınlaşmasını umut ettiğimiz çatılardaki güneş enerjisi için alım fiyatının düşürülmesi, enerji yönetiminin bu yanlış politikada ısrarlı olduğunu ortaya koymaktadır. Geldiğimiz koşullarda, özelleştirmeler ve dış kaynakla yapılan yatırımların büyüttüğü ciddi bir finansal yükle karşı karşıyayız. Sonuç itibariyle şirketler, hem enerji hem de dağıtım bedellerinin içinde bu döviz bazlı finansal yükü yurttaşlara yansıtmaktadır. Son dönemde piyasa maliyetlerinin direkt olarak yansıtılmasına dayalı olarak geliştirilen ve ağırlıklı olarak büyük sanayi kuruluşlarını etkileyen son kaynak tarifesi nedeniyle, yurttaşlar elektrik faturalarının yanında, iğneden ipliğe her mal ve hizmetin pahalılaşması sorunuyla karşı karşıyadır. Sanayiciye uygulanan son kaynak tarifesinin, ulusal tarifeden daha yüksek bir maliyet oluşturması, sınırlı olan dünyayla rekabet şansını düşürürken, bir yandan da bu kuruluşlarda çalışan emekçiler için işsizlik tehlikesi doğurmaktadır” dedi.


“Borç batağı kaçınılmaz”

IMF ve Dünya Bankası direktifleriyle 2001’den bu yana sürdürülen serbestleştirme politikalarının, enerji kaynakları bakımından dışa bağımlığının yanına bir de uluslararası finans çevrelerine bağımlığı eklediğini belirten Uğurlu, “Kamuya dengeleme amaçlı bile enerji yatırım yaptırılmayan bu dönemde kıt kamu kaynakları, her ne kadar yerli de gözükseler bu şirketler aracılığıyla, borçlu oldukları uluslararası finans kuruluşlarına aktarılmaktadır. Kamunun alım ve tahsilat garantisi vermesiyle sağlanan bu kredilerin, Türk Telekom’da olduğu gibi enerji şirketleri için de borç batağı yaratması kaçınılmadır. Bir sanayi ve turizm kenti olan İzmir, bu çarpık yapıdan en çok etkilenen kentlerden biridir. Bu nedenle bu forum aracılıyla oluşacak bilgi birikimi, ülkemiz açısında yol gösterici niteliktedir” şeklinde konuştu.

“Karbon salınımı azalacak”

İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı Muzaffer Tunçağ ise yaptığı konuşmada, “Enerji konusu biliyorsunuz Aziz başkanın belirlediği İzmir’in kalkınması modelinin çok önemli bir ayağı. Özellikle ulaşımda hedefimiz bu enerji bağımlılığını ve çevre kirliliğini azaltmak. Büyükşehir Belediyesi, 2020’ye kadar karbon salınımını yüzde 20 azaltma hedefiyle hareket ediyor. Bu konulara eğinilmesi İzmir için de Türkiye için de yararlı. Rüzgar ve güneş gibi sürdürülebilir enerji kaynaklarının gelişmesi İzmir için de Türkiye için de yararlı olacak. Kongremize tekrar başarılar diliyorum” ifadelerini kullandı.

“Oda ve STK’lara danışılmalı”

CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel ise, parlamentoda enerji konularında çok sık tartışma yaşandığını ifade ederek, “CHP ve muhalefet partileri, iktidarın yürüttüğü yanlış enerji politikalarına karşı bir duruş sergilenmeye çalışılıyor. Hem muhalefetin hem iktidarın çıkaracakları kanun tekliflerinde ya da araştırma önergelerinde odalar ve STK’ların da olması gerekiyor. Bir yasa çıkarılırken ne kadar bu mesleği icra eden kuruluş varsa siz onlarla ne kadar birlikte hareket ederseniz yanlış o kadar azalır, ülkeye faydası o kadar artar. Bu kenti çok seven bir milletvekili olarak görüşlerinizin TBMM’de dile getirileceğini belirtmek isterim” dedi.

Oturumlarla devam edecek

Törenin ardından konuşmacı Mahir Ulutaş, “Fosil Kapitalizmi ve Uygarlık Krizi” isimli bir sunum gerçekleştirdi. Sunumun ardından, “Enerji Görünümü”, “Güneş Enerjisi Uygulamaları” ve “Şehiriçi Elektrikli Toplu Ulaşım” oturumları gerçekleşirken, forum çalışmaları bugün yapılacak “Binalarda Enerji Verimliliği”, “Enerji Kooperatifleri ve Tarım” ile “Enerji Tesisleri ve Çevre” başlıklı oturumlarıyla tamamlanacak.