Nükleer Savaş Karşıtı Uluslararası Hekimler Platformu'nun Almanya birimi eski başkanı Angelika Klaussen ile Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Üyesi Alper Öktem, İzmir'de radyasyonlu atıkların toprağa gömüldüğü iddia edilen eski kurşun fabrikasının çevresinde radyasyon ölçümü yaptı. Ölçümlerde Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) tarafından daha önce belirtilen değerlerin üzerinde radyasyon tespit edildiği öne sürülerek atıkların acilen taşınması gerektiği savunuldu.

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi organizasyonuyla İzmir'e gelen Angelika Klaussen, Gaziemir ilçesinde bulunan ve çalıştığı dönemde çevresine radyasyonlu atıkların gömüldüğü iddialarıyla gündeme gelen eski kurşun fabrikasının arkasında bulunan Aydın Mahallesi'nde Muhtar Ali Mert ve vatandaşlarla bir araya geldi.

Klaussen ve Öktem, tel örgüyle çevrilmesine rağmen tellerin kesilerek  vatandaşın kestirme yol olarak kullandığı patikadaki cüruf atıkları üzerinde ölçümler yaptı.

Yapılan ölçümde bölgede doğal koşullarda yılda 1-1,5 milizivert olması gereken radyasyon değeri, 3,5 - 4 milizivert olarak çıktı. Klaussen, ölçümle ilgili yaptığı açıklamada bölgede 2 ile 5 milizivert arasında değerler ölçtüklerini, bunun normal değerlerin üzerinde olduğunu ifade etti.

100 miliziverte kadar olan ölçümlerin "düşük radyasyon" olarak tanımlandığını, geçmişte düşük radyasyonun insan sağlığını tehdit etmediğine yönelik bir algının bulunduğunu söyleyen Klaussen, ancak özellikle Japonya'daki Fukuşima olayı sonrası yapılan araştırmalarda düşük radyasyonun da göğüs, troit kanseri ve astım gibi hastalıklarının görülme sıklığını artırdığının saptandığını ileri sürdü.

Klaussen, şöyle konuştu:

"Burada çıkan radyasyon değeri kesinlikle yüksektir, yetkililerin belirttiği değerlerin üzerindedir ve insan sağlığı açısından risklidir. Özellikle burada oturan insanlar ve çocuklar sağlık taramasından geçirilmelidir. Bu atıkların bir an önce bölgeden taşınması zorunludur. Atıkların bulunduğu alan daha geniş bir tel örgüyle çevrelenmeli. Özellikle çocuklar ve hamilelerin bu alana yaklaşmaması sağlanmalı.  Tel örgüyü çevreleyen alanda barakalarda insanlar yaşıyor. Bu insanların bir an önce bölgeden tahliye edilmesi gerekiyor."

Fabrikaya getirilen radyasyonlu atığın Türkiye'de üretilmediğinin, bunun kaçak yollarla getirildiğinin iddia edildiğini ifade eden Klaussen, Türk istihbarat kuruluşlarının atığın nereden ve nasıl getirildiğini araştırmasını ve bu atıkların üretildiği ülkede imha edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Üyesi Alper Öktem ise bölgeyle ilgili TAEK raporlarını okuduktan sonra 2 kez ölçüm çalışması yaptıklarını, raporda belirtilenin aksine fabrika yerleşkesi dışında da radyasyon tespit ettiklerini söyledi.

"Kaderci mantık"


TAEK'in "atıkların üzerine toprak dökülmesini" önerisinde bulunduğunu bunun kabul edilemeyeceğini söyleyen Öktem, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu olacak şey değil. Toprağın üzerine yağmur yağdıkça oluşan akıntıların hangi kimyasal reaksiyonlara yol açacağı bilinmiyor. Atıkların burada bırakılması, kaderci bir mantıkla üzerine toprak örtülmesine insanın inanası gelmiyor. Hala buradan kaldırılmasıyla ilgili en ufak bir çalışma görmüyoruz. Nükleer atık, ister yüksek ister düşük doz radyasyon yaysın böyle gelişigüzel ortalık yerde bırakılmaz. Yaygın radyasyon ölçümleri ve sağlık taramaları gerekiyor. Bugüne kadar zarar verilmiş mi bunun bilimsel olarak araştırılması gerekiyor. Bundan sonra zarar vermemesi için derhal bu atıkların buradan kaldırılması lazım."

Öktem ve Klaussen'in açıklaması sırasında bölgede oturan bazı vatandaşlar da atıklar nedeniyle sağlık sorunları yaşadıklarını iddia etti.  Heyet daha sonra fabrika arazisi çevresinde oturan mahalle sakinleriyle bir kahvehanede toplantı yaptı.

Gaziemir ilçesinde 2010 yılında faaliyetini durduran bir kurşun fabrikası atıklarının depolandığı bölümde radyasyon bulunduğu yönündeki haberler üzerine Türkiye Atom Enerjisi Kurumu, Aralık 2012'de bölgede radyasyon ölçümü yapmış, raporda ölçülen radyasyon seviyelerinin çevrede yaşayan halkın sağlığı için tehdit oluşturmadığı ifade edilmişti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da fabrika yetkililerine 5,7 milyon lira para cezası kesmişti.