İzmir'de dar gelirli ailelerin çocuklarının suçtan uzak kalmasını sağlamak amacıyla 2015'te ilk adımları atılan Barış Çocuk Senfoni Orkestrası, bugün 150 öğrencisi, gönüllü sanatçıları ve sponsor desteğiyle "gençlik orkestrası" hedefine yürüyor.

Kadifekale, Eşrefpaşa, İkiçeşmelik, Agora gibi bölgelerde yaşayan kısıtlı imkanlara sahip çocuklara karşılıksız eğitim vermek amacıyla soprano Selmin Günöz'ün 7 yıl önce başlattığı sanat yolculuğu binlerce izleyiciye ulaştı.

Gönüllülerin desteğiyle temin edilen 20 kemanla müzik eğitimi almaya başlayan çocuklar, ilk konserlerini Devlet Sanatçısı Gülsin Onay ile verdi.

Konserin geliriyle yeni enstrümanlar alındı, eğitim verilen çocuk sayısı da 60'a çıktı ve 2017'de Barış Çocuk Orkestrası Koruma ve Geliştirme Derneği kuruldu.

Yorglass firmasının kurumsal sosyal sorumluluk faaliyetleri kapsamında destekleme kararı aldığı öğrenciler, 2018'den sonra "Yorglass Barış Çocuk Senfoni Orkestrası" adı altında müzik eğitimine ve konserler vermeye devam etti.

Devlet sanatçıları piyanist İdil Biret, orkestra şefi Gürer Aykal gibi dünyaca ünlü isimlerin yanı sıra Ayla Caymaz, Ümit Bulut Korosu, Howard Griffiths, Burhan Öçal gibi ustaların konserleri, gönüllülerinin çabası ve sponsorunun desteğiyle Yorglass Barış Çocuk Senfoni Orkestrası 150 kişilik bir aileye dönüştü.

Suç ortamı ve çocuklar arasında sanat aracılığıyla barikat kurma hedefiyle yola çıkan orkestra, sahne aldığı salonları yüzlerce izleyiciyle doldurdu, son konserini de 24 Nisan'da Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde Gülsin Onay'ın piyanosu eşliğinde yine çocuklar için verdi.

Venezuela'daki "El Sistema" projesini örnek aldılar

Barış Çocuk Orkestrası Koruma ve Geliştirme Derneği Kurucusu Selmin Günöz, sosyoekonomik açıdan geri kalmış bölgelerde yaşayan ailelerin çocuklarının topluma yararlı olmasını müzik aracılığıyla sağlamak için harekete geçtiklerini söyledi.

Çocukları sokaktaki tehlikelerden "senfoni" ile uzak tutmak istediğini ifade eden Günöz, "Senfoni orkestrası çok iddialı bir sözcük yani bütün enstrümanların Batılı anlamdaki tüm enstrümanların olması gerek ama o kadar pahalı ki enstrümanlar onlara ulaşabilmek için güzel bir gelir, finansal destek gerekiyor. Ben sadece çevremdekilerin katkılarıyla, eşimin dostumun katkısıyla 20 keman alabildim ve 20 kemancıyla başladım." dedi.

Venezuela'nın başkenti Karacas'ın dezavantajlı bölgelerinde yürütülen "El Sistema" projesini örnek aldıklarını ifade eden Günöz, "Burada çocukları müzik aracılığıyla her türlü suçtan korumayı hedefledik." dedi.

Çocukların her hafta 2 kez merkezde eğitim aldığını söyleyen Günöz, asıl amaçlarının müzikal başarı olmadığını ancak bazı çocukların da çok yetenekli olduğunu ve önemli başarılar elde ettiğini aktardı.

Çocukların başarısının gurur verici olduğunu ifade eden Günöz, "3 çocuğumuz konservatuvarı kazandı. Öncelikle o bizim için çok büyük bir gurur oldu. Çünkü sanatçı olacaklar yani harika bir şeydi bu. 2 çocuğumuz da bu yıl güzel sanatlar lisesini kazandılar. Bundan da çok büyük gurur duyduk. İnşallah ileride müzik öğretmeni olacak ya da senfoni orkestralarında sanatçı olarak çalışacaklar. Biz de gururla izleyeceğiz." diye konuştu.

Gönüllü psikolog, felsefe ve İngilizce öğretmenleri de var

Selmin Günöz, çocukları suçtan korumak amacıyla dernek merkezinde bir gönüllü psikoloğun yanı sıra felsefe ve İngilizce öğretmenlerinin de gönüllü çalıştığını belirtti.

Gittikçe büyüyen bir orkestra ile seslerini tüm dünyaya duyurmayı istediklerini dile getiren Günöz, şunları kaydetti:

"En büyük hedef çocuk orkestrası ile kalmayıp büyüyen çocuklarımızla bir gençlik orkestrasına dönüşmek. Arkadan hep geliyor biz kimseyi geri çevirmiyoruz. Şu an 98 çocuk orkestrada çalıyor, toplam 150 çocuğumuz var. Diğerleri yeni öğrenme, eğitim aşamasında. Yarın başka çocuk gelecek o da katılacak buraya. Büyüyenler, 15-16 yaşına gelen çocuklarımız var. Onlar 2 yıl sonra 18 yaşında olacak onları gençlik orkestrasında görmek hatta buradaki öğretmenlerimizin yanında asistanlık yapmalarını sağlamak, yeni gelen küçüklere eğitim vermelerin sağlamak istiyoruz. Ablalık ağabeylik sistemi biliyorsunuz çok önemli. Bunları sağlayabilirsek çok mutlu olacağız."

Çocukların hayalleri

Merkeze keman eğitimi almaya gelen Şükrü Yaman, daha önce de Barış Çocuk Senfoni Orkestrası çalışmaları kapsamında klarnet çaldığını söyledi.

Müzikle ilgilenmekten mutlu olduğunu ifade eden Yaman, "Müzisyen olmayı çok isterdim. Haftanın 2-3 günü buraya çalışmaya geliyorum. Bazen konserlerimiz oluyor. O konserlere de çalışmamız gerekiyor." dedi.

Öğrencilerden Zeliha Bozkurt ise "Korolara çıkmak istiyorum, konserler vermek istiyorum." diye konuştu.