Konak Meydanı’nda ardı ardına gelen zamlara ve artan hayat pahalılığına tepki gösteren işçiler, elektrik faturası yaktı. DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ise “TÜİK’in resmi enflasyonları bile yoksulluğumuzun son bir yılda yüzde 50 oranında arttığını göstermektedir” dedi.

FATİH ÖZKILINÇ- İzmir’de Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu(DİSK) bağlı Genel İş Sendikası üyeleri, fahiş zamlara ve artan hayat pahalılığına Konak Meydanı’nda tepki gösterdi. Elektrik faturalarını yakıp “Yüksek Faturalara, Gelir Adaletsizliğine, Eşitsizliğe ve Hukuksuzluğa Geçit Vermiyoruz!” diyen işçiler,  ülkedeki ekonomik krizin yükünü işçi sınıfının ve yoksul halkın çektiğini söyledi.

“Faturalar tam bir soyguna dönüştü”

Basın açıklaması metnini okuyan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “Ülkemiz ağır bir ekonomik ve siyasal kriz sarmalı içindedir. İktidarın yaklaşık 20 yıldır izlemiş olduğu siyasal ve ekonomik politikaların başarısızlığı her geçen gün daha belirgin bir hal almaktadır. Ülkemiz, sendikal hak ve özgürlüklerin yok sayıldığı, demokrasinin askıya alındığı, hukukun işlemediği, adaletin sağlanamadığı, Anayasanın ve evrensel hukuk ilkelerinin yok sayıldığı ve tüm bunların normalleştirilmeye çalışıldığı bir siyasal rejimle yönetilmeye çalışılmaktadır. Bu yönetim anlayışının ekonomik alandaki tezahürü ise; üretmeyen, istihdam yaratmayan, dışa bağımlı sermaye yanlısı politikalar olurken, kamu kaynakları ise bir avuç sermaye çevresine peşkeş çekiliyor. Bunun işçi sınıfı açısından sonuçları ise bölüşümde adaletsizlik, gelir eşitsizliği ve yoksulluk olmuştur. Kriz yoksulu daha yoksul, zengini daha zengin yapmaktadır AKP elindeki ülke sürekli bir kriz halindedir. Döviz kurlarında başlayan yükselişin tetiklediği güncel ekonomik kriz, bugün işçi ve emekçilerin temel tüketim kalemlerine her gün yapılan zamlarla katlanarak artıyor. Market harcamaları bir önceki yıla göre iki katından fazla artmıştır. Elektrik faturaları tam bir soyguna dönüşmüştür. Benzine gelen zamlar otomatiğe bağlanmıştır. Ev kiraları işçilerin ücretleri ile yarışır seviyeye gelmiştir. TÜİK’in resmi enflasyonları bile yoksulluğumuzun son bir yılda yüzde 50 oranında arttığını göstermektedir” dedi.

“Ücretlerde iyileştirme şart”

“DİSK/Genel-İş olarak Yüksek Faturalara, Gelir Adaletsizliğine, Eşitsizliğe, Hukuksuzluğa ve Anti-Demokratik Tüm Uygulamalara Dur Diyoruz, Geçit Vermiyoruz!” diyerek sözlerini sürdüren Sarı, “Belediye işçilerinin ücretlerinde iyileştirme yapılmalıdır. Bugün belediyelerde kadrolu ya da şirket işçisi olarak çalışan işçilerin ücretleri artan enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında ciddi bir biçimde erimiştir. Bir önceki yılın ekonomik şartları göz önünde bulundurularak imzalanmış olan toplu iş sözleşmelerinin önemli bir kısmı ne yazık ki, bugünün ekonomik şartlarını karşılamaktan uzak kalmıştır. Belediye işverenlerine çağrımız bu işyerlerinde yeni toplu iş sözleşmelerini beklemeden ücretlerde iyileştirme yapmalarıdır. Toplu iş sözleşmesi görüşmeleri devam eden işyerlerinde de artan hayat pahalılığı ve ekonomik koşullar mutlak suretle işverenler tarafından göz önünde bulundurulmalı ve üyelerimizin kayıplarını giderecek tekliflerle masaya gelinmelidir. Belediye işçileri de kamu işçisidir Belediye işçileri bugün birçok açıdan ayrımcılıkla karşı karşıyadır” diye konuştu.

“450 bin işçiye ayrımcılık yapıldı”

Kamu işçileri ve kamu çalışanlarına yönelik yapılan düzenlemelerden belediye işçilerinin yararlanamadığını da belirten Sarı, “Kamu işçilerine yapılan ek yüzde 2,5’lik iyileştirme zammıdır. Kamu hizmetleri bir bütün olup, merkezi ya da yerel ayrımı olmaksızın kamu çalışanları (işçi/memur) eliyle yürütülür. Kamu çalışanlarının işçi ya da memur, merkezi ya da yerel hakları iyileşecekse toplu olarak iyileştirilmelidir. Bu durumdan hem Hükümet hem de belediye işverenleri sorumludur. Belediye Şirket işçilerinin Kadro ve İlave Tediye Hakları Verilmelidir 696 sayılı KHK ile beraber kamuda çalışan taşeron işçilerden merkezi idarede bulunanlar doğrudan kadroya geçerken, belediyelerde çalışan işçiler ise ne yazık ki kadro yerine belediye şirketlerine geçiş yapmıştır. Bu durum 450 bine yakın belediye işçisine ayrımcılık yapılmasına ve hak mağduriyetine neden olmuştur” ifadelerini kullandı.