30 Ekim depremi sonrası orta ve az hasarlı olarak tesbit edilerek boşaltılan ve etrafında hiçbir güvenlik önlemi bulunmayan binalar, toplum güvenliğini, çevre ve insan sağlığını tehdit ediyor.

FATİH ÖZKILINÇ- İzmir’de 30 Ekim 2020 tarihinde 6,6 büyüklüğünde gerçekleşen depremin üzerinden yaklaşık bir buçuk yıl geçti. Deprem sonrası yıkılmayı bekleyen orta ve az hasarlı binalar halen yıkılmayı bekliyor. Hırsızların ve madde bağımlılılarının uğrak noktası haline gelen binaların etrafından ise hiçbir güvenlik önlemi bulunmuyor. Bayraklı ve Bornova ilçelerinde harabe vaziyette duran binalar, toplum güvenliği, çevre ve insan sağlığı için tehdit oluşturuyor.

“Binalar yıkılsın”


Boş duran binaların risk oluşturduğunu kaydeden İzmir Ticaret Odası(İZTO) İnşaat Alt Yapı Müteahhitler Grubu Meclis Üyesi Bekir Arduçlu, “Bayraklı bölgesinde 8 katlı 100’ün üzerinde boş bina var. Bu binalar boş duruyor. Bir süre önce İstanbul’da boş bir binanın içinde bir kadın öldürüldü. Şu anda İzmir’de de binalar boş, güvenlikli değil. Hırsızı, madde bağımlısı buralardan geçiyor. Ben mesleğim gereği takip ediyorum. Bu binalarla ilgili ne devlet güvenlik önlemi alıyor ne de yıkılıyor. En azından bu binalar yıkılsın” ifadelerini kullandı.