FATİH ÖZKILINÇ- İzmir’de uzun süredir beklenen Büyükşehir Belediyesi tarafından kente özgü olarak hazırlanan İmar Yönetmeliği Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Kentte özgün bir imar yönetmeliğinin olması inşaat sektöründe heyecanla karşılandı. Kararın sektöre moral verdiğini belirten İzmir Müteahhitler Derneği(İMDER) Başkanı İslam Yıldırım, “İzmir Büyükşehir Belediyesi İmar Yönetmeliği’nin resmi gazetede yayınlanması kentimiz ve sektörümüz için çok olumlu bir gelişme. Biz yıllardır bu yönetmeliği bekliyorduk. İzmir’in bir imar yönetmeliğinin olmaması bizi zor durumda bırakıyordu. Şimdi imar yönetmeliğinin onaylanması sektörde bayram havası estirdi. İnşaat sektörünün krize girmesi ve içinde bulunduğumuz duruma bağlı olarak malzeme fiyatlarının yükselmesi nedeniyle kötü bir moralimiz vardı. Bu yönetmelik moralimizi yerine getirdi. Bu yönetmeliği teknik arkadaşlarımızla değerlendireceğiz” dedi.

 

İzmir’in vizyon planı


İzmir’in artık kendisine özgü bir imar planı olduğunu vurgulayan Yıldırım, “Yapılaşmanın yüzde 70-80 tamamlandığı bazı yerlerde belediye imar yönetmeliği kapsamında bina yapımına izin vermiyordu. Biz ise emsaller olduğunu belirterek emsallere uygun bina inşa etmek istiyorduk. Ancak belediye imar yönetmeliğine aykırı olacağı için izin vermiyordu. Tabii ki belediye haklı ama şimdi İzmir’e özgü bu yönetmelikle inisiyatif İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bırakıldı. Çünkü artık dayandığı bir yönetmelik var. Önceden böyle bir durum söz konusu değildi. İmar yönetmeliğine aykırılık gerekçesiyle dava açılabiliyordu. Artık hukuki bir altyapımız, yol haritamız var. İzmir'in önümüzdeki yıllarda; 2030, 2040’lı yılları için imarla ilgili bir vizyon planı ortaya kondu. Bu yönetmelik bizim için olmazsa olmazdı” diye konuştu.

Kentsel dönüşüm küçük adımlar bekliyor


Kentteki kentsel dönüşüm çalışmalarıyla ilgili de açıklamalarda bulunan Yıldırım, “Kentsel dönüşümün hızlandırmasını sağlayan belediyelerdir. Büyükşehir Belediyesi 30 Ekim depremi sonrası ilçe belediyelerinde riskli binaların tespit edilmesini istedi. Bu tespiti en hızlı Bayraklı Belediyesi gerçekleştirdi. Karşıyaka Belediyesi de aynı şekilde. Onlarda kentsel dönüşüm noktasında belediye meclislerinde karar alıyorlar. Diğer belediyelerimizin de meclislerinde acele karar alması lazım. Biz binayı inşa ederken ilk önce kazmayı vurmuyoruz ilk önce bir proje çiziyoruz. Aynı şekilde belediyelerimizin de yol haritasını çizmesi ardından vatandaşımızın yol alması sağlanmalı. Proje ortada olmayınca imalat olmaz. Bayraklı Belediyesi bu yol haritasını çizdi, tebrik ediyorum. Ama diğer belediyelerimiz maalesef… Bayraklı’da elbet deprem oldu canlarımızı kaybettik ama Bayraklı’da riskli binalar varda diğer ilçeler de yok mu? Buralarda da var. Diğer ilçe belediyelerimizi de bu konuda gerekli hassasiyeti göstererek biran evvel bu çalışmalar yapılmalı. Amerika'yı yeniden keşfi etmiyoruz, hızlı yol alınmalı. Kentsel dönüşüm noktasında büyük sorunlarımız yok. Artık yönetmeliğimiz de var sadece küçük adımların atılması gerekiyor” dedi.

İstanbul'u konuşuyoruz, İzmir'i konuşmuyoruz


İzmir’in yüzde 65’inde riskli yapıların olduğunu dile getiren Yıldırım, “Bunu her platformda ifade ediyoruz. ‘Bunlar binayı yıkmak, para kazanmak için yapıyorlar’ diyebilirler. Benim baba mesleğim bu. Babamın 90’lı yıllarda yaptığı bina da sakat. Çünkü o dönemde beton elle karılıyordu, nervürlü demir, hazır beton, şu anki teknoloji yoktu. O günkü teknolojik şartlarla benim yaptığım binada çürük. Ben İMDER başkanı olabilirim ama o günkü teknoloji ile onu yaptım aradan 30 yıl geçti. Benim yaptığım bina çok sağlamdır diyemem. Kesinlikle olamaz. Burada ben kendimi ön plana çıkarıyorum. Benim yaptığım binalarda çürük, bu hayati bir mesele. 30 Ekim’de bir deprem yaşadık, Allah bir daha yaşatmasın ama depremin bir daha ne zaman olacağı değil. Ulusal kanallarda her zaman büyük İstanbul depremine değiniliyor ama İstanbul’un kuzeyinden geçen iki tane aktif fay hattı var. İzmir’in ise merkezinden geçen 17 tane fay hattı var. Ama hep İstanbul’u konuşuyoruz. İstanbul’u konuşalım ama İzmir’i konuşmuyoruz. İzmir için önlemler almalıyız, inşallah bu yönetmelik önümüzü açar binalarımızı yenileriz. Bizim derdimiz; insanlarımızın sağlık konutlarda oturması. Benim sosyal sorumluluğum gereği halkı bilgilendirmem gerekiyor” şeklinde konuştu.