Ali Budak-Türkiye'de 2010-2015 yılları arasını kapsayan 5 yıllık dönemde işlenen kadın cinayetleri, veri tabanı oluşturmak amacıyla kadincinayetleri.org sitesi tarafından haritalandırıldı. Cinayetlerin il ve ilçelere dağılımının görülebildiği harita üzerinden, kadın cinayetlerini faillerine göre, faillerin bahanelerine göre, şiddet ya da boşanma unsurlarına göre sınıflandırmak ve haber kaynağına ulaşmak mümkün. Son beş yılda en az 1134 kadın öldürüldü. Kadınlar koca, sevgili, baba, oğul, erkek kardeşleri tarafından 'saçını kızıla boyatmak', 'tuzluğu uzatmamak', 'patatesli köfte yapmamak' gibi bahanelerle öldürüldü. Bu haritalama da İzmir 2'nci sırada yer alırken, İstanbul 1'inci sırada yer alıyor.

Bu araştırma sonuçlarının kadın cinayetlerinde etnisite, yaş, gelir düzeyi, eğitim seviyesi, refah düzeyi gibi nedenlerin etkili olmadığını gösterdiğini söyleyen Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu İzmir Temsilcisi Sanem Deniz Kural, 'İzmir kadın cinayetlerinde nüfusuna oranla bile 2'nci sırada olmaması gerekirken, 2013 yılındaki araştırma sonuçlarında da aynı sıradaydı. Bu bize kadın cinayetlerinin etniği, yaşı, gelir düzeyi, eğitim seviyesiyle ilgili olmadığını göstermekle birlikte öldürülmek için sadece kadın olmanın yeterli olduğunu gösteriyor. Son derece eğitimli ve modern şehirlerde yaşayan insanlar da kadın cinayeti işliyor ya da modern kadınlar da öldürülüyor. Bunun temel nedeni, sürekli kadın cinayetlerinin işlendiği bir toplumda yaşamamızdır. Bu cinayetler yasal düzenlemelerin yetersiz olması ve var olan yasal düzenlemelerin de uygulamada yetersiz olmasından kaynaklanmaktadır. Kadın cinayetleri gerçekten eğitim durumu ya da gelir düzeyine bakmıyor. Kırsaldan kente çok fazla göç var diye İzmir 2'nci sırada değildir. Kadın cinayetlerinin en önemli nedeni, kadının kendine ait bir hayat kurmak istemesidir. Kadın kendine ait bir hayat kurmak istiyor, bu nedenle de boşanmak, ayrılmak istiyor ya da erkeği reddediyor. Kadın modern hayata uyum sağlamak isterken bunun bedelini canıyla ödüyor.' diye konuştu.

Kadın cinayetlerinde ceza indirimi olmasın

Kadın cinayetlerinin durdurulması için öncelikle yasal düzenleme yapılması gerektiğini belirten Kural, sözlerini şöyle sürdürdü: Kadın cinayetlerinde uygulanan ceza indirimleri adeta kadınların öldürülmesini teşvik ediyor. Son dönemde saygın tutum, aşırı sevgi adı altında ceza indirimleri yapıldı. Bu ceza indirimlerinin kadın cinayetlerinde kesinlikle uygulanmaması gerekiyor. Bu ceza indiriminden dolayı kadını öldürenler 'ceza indirimi alırım birkaç yıl yatar çıkarım' gibi bir mantıkla hareket ediyor. Bu indirimler cesaretlendirdiği için ortadan kaldırılmasını istiyoruz. Bunun için de gereken yasa önerisini hazırladık ve 3 yıl önce meclise verdik. Ancak hala bir sonuç alamadık. Yasada zaten olan indirim olmadan verilecek ceza türlerinin içine kadın cinayetlerinin de alınması gerekiyor. Özellikle kadın cinayetleri cezalarında tadilata ve değişiklik yapılmasına ihtiyaç var. Bunun yanında kadını koruma kanunu çıkarıldı ama kanun etkin bir şekilde uygulanmıyor. Hala daha kadınlar, 'kocandır' diye karakollardan evlerine gönderilebiliyor. Bunları sürekli dile getiriyoruz ancak sonuç alamıyoruz.

Politikalar üretilmeli

Kural 'Kadına yönelik toplumsal eşitsizliği ortadan kaldıracak politikalar üretilmek zorundadır. Bu politikalardan biri de eğitimdir. Eğitim alanında kadın-erkek eşitliği düşüncesinin öğrencilere aktarılması gerekiyor. Ancak öncelikle yasal düzenlemeler bir an önce tamamlanmalıdır. Bütün bunlar yapılırsa kadın cinayetleri durdurulabilir. Durdurulamayacağını düşünmüyoruz.  Yürüttüğümüz mücadeleler boyunca pek çok kazanım elde ettik. İzmir'de kadın cinayetlerinin sayısı fazla olduğuna göre mücadelenin de fazla olması gerekiyor. Kadınları kadın cinayetlerini durdurmak için bize katılmaya davet ediyoruz. Kadın cinayetlerine son verene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz' dedi.