Emniyet kaynaklarından alınan bilgiye göre, bombalı saldırı için İzmir'e gönderilen 23 yaşındaki terörist Mehmet Demir, ifadesinde Diyarbakır'da götürüldüğü bir HDP binasında örgütün dağ kadrosuna katılması gerektiğinin söylendiğini ancak kırsala gitmeyi istememesi üzerine aile üyelerinin her birinin adresi verilerek ölümle tehdit edildiğini ve dağa çıkmaya mecbur bırakıldığını ileri sürdü.

Mehmet Demir verdiği ifadede terör örgütüne katılma sürecini şöyle anlattı:

"Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinde öğrenciyken HDP'nin mitinglerine katıldım. Burada beni gören örgüt elemanlarının yönlendirmesiyle toplumsal olaylara karıştım. Daha sonra bana gelerek 'artık polis seni her yerde arıyor. Cezaevine girer çıkamazsın, aileni perişan ederler, sıkıntı olur' diyerek Diyarbakır'a gönderdiler. Burada beni karşılayan kişi bir HDP binasına götürdü. Burada bana 'dağa gitmem gerektiği' söylendi. Ben buna sıcak bakmayınca da 'kardeşin şu adreste, annen baban şu adreste' diyerek gitmediğim takdirde onları öldürmekle tehdit edip örgütün dağ kadrosuna katılmaya mecbur bıraktılar. 2014 yılının son aylarında gittiğim Kuzey Irak'ta özel eğitim alıp bomba üzerine uzmanlaştım."

Farklı baz istasyonlarından sinyal almış

Mehmet Demir, İzmir'deki saldırı planıyla ilgili de önemli bilgiler verdi. Kuzey Irak'tan gönderilen patlayıcıyı İzmir'de kendisine söylenen kişiden aldığını ve bu kişiyle birlikte keşif yaptıklarını anlatan Demir, uygun zamanı beklemek için patlayıcıyı gömmeye karar verdiklerini ifade etti. Saldırıyı gerçekleştirmek için başta AK Parti binaları olmak üzere, vatandaşların yoğun olarak bulunduğu bölgelerde keşif yaptıklarını itiraf eden Demir, yerinin tespit edilememesi için telefonunu sürekli kapalı tuttuğunu dile getirdi.

Kent merkezine uzak ve farklı yerlerde açtığı telefonunu buralardaki baz istasyonlarından sinyal aldıktan sonra yeniden kapattığını ifade eden Demir, örgüt üyeleriyle mesajla haberleştiğini kaydetti. Mehmet Demir ifadesinde "İzmir'de uygun zamanı beklemek için teslim aldığım bombayı gömmeye karar verdim. Bu sırada sürekli kapalı tuttuğum cep telefonumu Aliağa ve Manisa'da açtım, buralardan mesaj gönderdim. Bu şekilde yerim belli olmasın diye telefonumun farklı baz istasyonlarından sinyal almasını sağladım." ifadelerini kullandı.

Büyükşehirlere "sabıkasız" örgüt üyesi

Aliağa'ya geldiğinde fabrika bacaları gördüğünü, buranın neresi olduğunu birilerine sorduğunda PETKİM cevabını aldığını da söyleyen Mehmet Demir, fabrikaya uzaktan baktığını ancak yaklaşmadığını iddia etti.  Sabıkasının bulunmadığı belirtilen Mehmet Demir'in ifadesi, büyükşehirlere eylem amaçlı gönderilen örgüt üyelerinin güvenlik güçlerinde kaydı olmayan, fotoğraflarından tanınmayacak kişilerden seçildiğini de ortaya koydu. Polisin düzenlediği operasyonda Ahmet Dündar ile birlikte kaçtıklarını, kimliğinin deşifre olmadığı düşüncesiyle Bayraklı ilçesindeki ağabeyinin evine gittiğini ancak burada yakalandığını belirtti.

Bomba kiralık otomobille getirilmiş

Saldırı hazırlığında yakalanan teröristlerden Ahmet Dündar ise verdiği ifadede, Şırnak'ta ikamet ederken terör örgütü üyelerinin kazdığı çukurların kapatılması için başlatılan operasyonlar sonrası İzmir'e gelerek yerleştiğini anlattı. Kuzey Irak'tan gönderilen patlayıcı malzemeyi kiralık bir otomobille gelen kişilerin kendisine ulaştırdığı bilgisini veren Dündar, sonradan kente gelen Mehmet Demir'in patlayıcıyı kendisinden teslim aldığını itiraf etti. Patlayıcıyı gömmek için gittikleri ormanlık alanda polisin operasyon düzenlediğini ve yeğeni Ömer Dündar'ın yakalandığını kendisinin de Mehmet Demir ile birlikte kaçtıklarını belirten Ahmet Dündar, kaçamayacağını anlayınca Eski İzmir Polis Merkezine giderek teslim olduğunu söyledi.

Öte yandan İzmir Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesince gözaltına alınan zanlılardan 3'ü ifadelerinin ardından serbest bırakıldı. Zanlı 2 kişinin işlemleri Çocuk Şube Müdürlüğünde, aralarında bombacı terörist Mehmet Demir, Ahmet Dündar ve Ömer Dündar'ın da olduğu 6 zanlının işlemleri ise İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesinde devam ediyor.