Ali Budak- Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) meclis toplantısına konuk olan İzmir Emniyet Müdürü Hüseyin Aşkın, İzmir'de görev yapan 10 bin 800 polisin trafik polisi gibi çalıştığını söyleyerek, ‘Hangi birimden olursa olsun tüm polislerimiz bir ihlal gördüğünde gerekli bilgileri not edip trafik şubemize bildiriyor. Biz de ceza makbuzlarını kesip gönderiyoruz. Bu kapsamda 1 ayda 18 bin ceza yazdık’ dedi. Büyükşehir'in 5 bin kamera ve 10 bin elektronik gözle kenti takip edeceği sisteminin kullanılması için protokolün Bakanlıkta olduğunu da müjdeleyen Aşkın, ‘Önümüzdeki 6-7 ay içinde imzalanmasının ardından sistemi kullanmaya geçebiliriz. Ayrıca MOBESE kapsamında 1130 yeni kamera daha kentimize kurulacak’ diye konuştu.

EBSO'nun Ekim ayı olağan meclis toplantısının konuğu olan Emniyet Müdürü Hüseyin Aşkın asayiş, narkotik, trafik ve Suriyelilerin adli vakalara karışmasına kadar bir çok konuda Meclis üyelerine açıklamalarda bulundu. Elektronik Kent Güvenlik Sistemi konusunda İzmir'in yetersiz olduğunu görüp harekete geçtiklerini belirten Aşkın, ‘Plaka tanıma sistemleri satın aldık. Alınan 7 aracımız bu hafta sonu sokakları gezip aranan araçları bulacak. Yine teknolojiden yararlanmak için polislere tabletler dağıtıp suçların meydana geldiği bölgelere ulaşmaları için onlara en uygun yolu tabletlerine ileteceğiz’ diye konuştu. .


Tüm polisler bildirecek


Yaklaşık 1 ay önce bir proje geliştirdiklerini ve uygulamaya soktuklarını açıklayan Aşkın, sözlerini şöyle sürdürdü: Toplam 10 bin 800 polisimizle gördüğümüz 5 kusurlu hatayı cezalandırıyoruz. Bu ihlaller ise; trafik ışıklarına uymamak, tehlikeli araç kullanma, şerit ihlali, emniyet kemeri takmama, trafiği tehlikeye düşürecek şekilde park etme. Projemiz sonucu bu tür durumlarda her gün binlerce ceza yazmaya başladık. Amacımız devleti zenginleştirmek değil, vatandaşlarımız ceza alırsa bir daha bunu yapmazlar. İşte bu projeyi yaklaşık 1 ay önce başlattık ve 1 ayda 18 bin ceza gönderdik. Polis olan tüm arkadaşlarımız olaya şahit olduğu saati, plakayı, aracın cinsini, olay yerini ve ihlal konusunu yazıp trafik şubesine bildiriyoruz. Oradaki arkadaşlarımız da cezayı yazıyor. Böylece il genelinde 10 bin 800 polisimiz trafiği her an denetliyor.
 

İZUM, 7 ay sonra ceza kesebilecek


İzmir Büyükşehir Belediyesi İzmir Ulaşım Merkezi'nin (İZUM) geçtiğimiz ay tanıttığı Akıllı Trafik Sistemi ile kentin 5 bin kamerayla izlenebildiğini hatırlatan Aşkın, ‘Projenin emniyet müdürlüğümüz tarafından da kullanılabilmesi ve ceza kesebilmesi için protokolün imzalanması gerekiyordu. Şu anda bu konu bakanlıkta. Yaklaşık 6-7 ay sonra imzalanıp yürürlüğe girecek. Ayrıca yeni 1130 kamera daha MOBESE sistemine dâhil edilecek. Bunun sonucunda olumlu gelişmeler olacak. Otomatik cezalandırma ile insanlar daha temkinli davranacak ve bunlar trafiği rahatlatacak’ dedi.
 

Trafiği düzenlemek belediyenin işi


Trafik konusunda kentin alt yapısının ve park alanlarını yetersiz olduğunu açıklayan Aşkın şöyle devam etti: Toplu taşımanın yeterince hizmet veremediğini, vatandaşların kendi arabalarıyla gittiğini görüyoruz. İzmirliler en yakın yere park edip gitmek istiyor. Aslına bakarsınız trafiği yönetmek bizim işimiz değil. Bizim işimiz trafiği denetlemek ama biz personelimizin yüzde 80'iyle trafiği tanzim için kullanıyoruz. Trafiği düzenlemek Büyükşehir Belediyesi'nin işi. Ama biz bu konuda bir şey yapamayız deyip kenara çekilemezdik.
 

‘İzmir, Paris'ten daha güvenli’


11 Eylül saldırılarından sonra dünyanın terörle yaşamaya alışmaya başladığını aktaran Aşkın, ‘Bugün İzmir Londra, Paris ve Lüksenburg'dan bile daha güvenli. Bu yarın bir saldırıyla karşılaşmayacağız anlamına gelmez ama şu an için birçok kentten daha güvenli bir kentte yaşıyoruz. Sizler de bizlerle işbirliği halinde bizlere güvenerek önlemlerinizi geliştirin. Sizin işyerlerinize gelerek güvenliğinizi nasıl artırabileceğimiz konusunda da size yardımcı olabiliriz’ diye konuştu.
 

40 bin Suriyelinin parmak izi alındı


Ülkemize yaklaşık 3 milyon Suriyeli geldiğini kaydeden Aşkın, İzmir'de 150 bin civarında Suriyeli olduğunu belirterek, ‘Bunların içinde terörle bağlantılı olanları ayıklamaya çalışıyoruz. İzmir'de bir çalışma başlattık ve gördüğümüz her Suriyelinin parmak izini alıyoruz. Şu ana kadar 40 bin Suriyelinin parmak izini aldık. 5-6 ay sonra ilimizdeki tüm yabancıların kayıtlarını almış olacağız. Bu çalışmalar sonucu bir Suriyelinin 6 ayrı kimlikle kayıt yaptırdığını da gördük ve o kişiyi daha yakından incelemeye aldık. Açıkçası, kentimizdeki 150 bin Suriyeli konusu bizim sorunlarımızın içinde ilk 10'da bile değil’ ifadelerini kullandı


‘Uyuşturucu için, 80 noktayı 24 saat izliyoruz’


Uyuşturucu konusundaki mücadelenin, terörle mücadeleden bile daha önemli olduğuna vurgu yapan Aşkın, şöyle sürdürdü: Krize giren çocukları gördüğümde herkesten fazla üzülüyorum. Bunun için narkotik polis sayımızı 2 kat arttırdık ve bunu daha da arttıracağım. Bugün uyuşturucu satılan ve bizim belirlediğimiz 80'e yakın noktada polislerimiz 24 saat izleme yapıyor. Yaklaşık 1 yılda torbacı denilen ve uyuşturucu satan 1012 satıcıyı cezaevine sokmuşuz. Belki size ilginç gelecek ama uyuşturucuda başarının ölçüsü 3 liraya satılan uyuşturucunun 15 liraya yükselmesidir. Çünkü mal azaldı ve yakalanma riski arttı.
 

‘Olay yerine 4 dakikada gidilecek’


Bugün 155 Polis İmdat servisine 2,5 saniyede ulaşılabildiğini kaydeden Aşkın, ‘İzmir'e ilk geldiğimde bu süre 4 dakikaydı. Polisten yardım isteyene kadar zaten adam çoktan kaçıyordu. Bugün ise 2,5 saniyede ulaşılabilir olduğumuzdan suçüstü yakalama oranımız 4 kat arttı. Şimdiki hedefimiz ise en fazla 4 dakika içinde imdat isteyenin yanına gidebilmek. Bunun için mobilize ekiplerimizi arttırıyoruz. Özetle, 2,5 saniyede polise imdat diyeceğim ve 4 dakika sonra polis bana yardıma gelecek’ dedi.