Süleyman Gülen- Andımızın Türk milletinden söküp çıkaramayacaklarının altı çizilen açıklama şöyle devam etti: ''Nitekim daha birkaç yıl önce, adına "Çözüm Süreci" denilen, gerçekte ise çözülüm süreci olan birtakım uygulamalarla milli kimliğimiz yok edilmek istenmiş, bu topraklardan Türk adı silinmeye çalışılmıştır. Bu rezaletler zincirinin bir halkası da 1933 yılından beri okullarımızda okutulmakta olan Andımızın kaldırılması olmuştu. Hatırlanacağı üzere o tarihlerde gerek bireysel gerekse Türk Eğitim-Sen olarak açtığımız davalarla, sözde Çözüm Sürecinin bir parçası olan Andımızın kaldırılmasını, Danıştay nezdinde yargıya taşımıştık. Danıştay 8. Dairesi de 24.04.2018 tarihli kararıyla Öğrenci Andını kaldıran işlemi hukuka aykırı bularak, 1933 yılından 2013 yılına dek 80 yıl boyunca okullarımızda okutulan Andımızın yeniden okutulmasının önünü açtı. Ama ne hikmetse bir anda ülkemizde kıyamet koptu; ne kadar açılımcı ne kadar çözümcü varsa meydanlara fırlayıp, Andımız üzerinden yeniden Türk milli kimliğine karşı saldırıya geçti.  Bu kesim, içinde yaşattığı Devletin kurucu değerleriyle hesaplaşma arzusunu, Öğrenci Andının ırkçı söylemler içerdiği safsatası ile gizleme çabası içine girdi''

FETÖ'cü artıkları  


Basın açıklamasında Andımıza karşı çıkanların FETÖ'cü zihniyet ile aynı olduğu söylendi. Kimsenin Türk milletini sınayamayacağı belirtilen açıklama şöyle tamamlandı: ''Andımıza karşı çıkanlara bakın, hepsi aynı çarpık fikrin savunucuları, bölücü anlayışın sözcüleri, FETÖ'cü zihniyetin artıkları, çözülüm sürecinin akilleri, hepsi aynı havuzun ürünü yüzsüzlerdir. Kıymetli arkadaşlar,  Öğrenci Andı ayrıştırıcı değil bilakis Türk milli kimliği oluşturulması açısından birleştirici bir unsurudur. 2002 yılından beri Andımızın kaldırılması için açılan pek çok davada Danıştay, Öğrenci Andı'nın kaldırılmaması yönünde görüş bildirmiştir. Millî Eğitim Bakanlığı'nın 2009'daki görüşlerine uygun davranmasını, itirazından vazgeçerek okullarda Öğrenci Andı'nın yeniden okutulması için gerekli düzenlemeyi yapmasını beklemekte ve istemekteyiz.  Ne yazık ki, Türklüğün etnik bir unsur olduğunu iddia edenler, Öğrenci Andı ile Milli Marşımızı karşı karşıya getirerek tehlikeli bir ayrımcılığa girişmektedir. Bilsinler ki Milli Marş da bizim, Andımız da bizimdir. Bizi bizle sınamaya, bizi bizle çatıştırmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Bilinsin ki biz, milliyetinden gocunmayan, Türk olmaktan gurur duyan, Türkoğlu Türkleriz.  Gerekirse her sabah önce şehadet getirir, sonra çocuklarımıza Andımızı biz okuturuz. Siz ise çocuklarımız Türk'üm, doğruyum, çalışkanım demesin diye eylem yapan sendika olarak tarihe geçeceksiniz.''