Şükriye Akbulut, yaşadığı gecekondunun 300 liralık kirasını 10 aydır ödeyemediğini, ev sahibi tarafından evden atılmaktan edilmekten korktuğunu söyledi. Kirasını ödedeği zaman bu kez de yiyecek ekmek bulamadığını dile getiren Akbulut, aç kalmamak için bazı günler dilencilik yapmak zorunda kaldığını gözyaşları içerisinde anlattı. Yaşlı kadın, oğlundan defalarca yardım talep etmesine rağmen olumsuz yanıt aldığını, hatta kendisini rahatsız etmemesi, aramaması için tanıdıkları aracılığıyla da mesajlar yolladığını öne sürdü. Oğluna dava açmak zorunda kalmaktan üzgün olduğunu belirten Akbulut, "Kendisi sefa içerisinde yaşarken, ben cefa çekiyorum. Benim bu yaşta dilenmeme gönlü razı geldiği için, dava açmaktan başka çarem kalmadı" dedi.

BARO 2 AVUKAT GÖREVLENDİRDİ

Adliyede bulunan İzmir Barosu Adli Yardım Bürosu’na annesinden kalan maaş dışında bir geliri olmadığına dair mahalle muhtarından aldığı fakirlik belgesiyle birlikte başvuran Şükriye Akbulut’un talebini görevliler yerinde buldu, Baro Şükriye Akbulut'un davasına bakmaları için avukatlar Sami Günsen ve Volkan Kul’u görevlendirdi. Avukat Sami Günsen, Şükriye Akbulut’un durumunu anlatan dilekçeyi Aile Mahkemesi’ne verdi. Günsen dava dilekçesinde, oğul K.A.’nın, öksüz maaşı dışında hiçbir geliri bulunmayan annesi Şükriye Akbulut’a aylık 500 lira yoksulluk nafakası ödemesini istedi. Müvekkilinin maddi durumunu çok kötü olduğunu, hiçbir malvarlığının bulunmadığını, fakirlik belgesine sahip olduğunu belirten avukat Günsen, Şükriye Akbulut’un yaşlılığının yanında, yüzde 45 engelli olduğunu ve çalışamadığını, bu duruma ilişkin sağlık kurulu raporunun da bulunduğunu belirtti.

'OĞLUNUN EVİ, ARABASI, MALI VAR'

Avukat Sami Günsen, Şükriye Akbulut’un gecekonduda kirada oturduğunu ve yalnız yaşadığını, tek gelirinin ayda 347 lira öksüz aylığı olduğunu, öz oğlu K.A.’nın İstanbul’da serbest muhasebecilik yaptığını, ancak annesini arayıp sormadığını, maddi manevi hiçbir destek sağlamadığını ifade etti. Oğul K.A.’nın kendisine ait iki tane ev, ofis, otomobil gibi birçok mal varlığının olduğunu öne süren Avukat Günsen, "Müvekkilim ise ciddi anlamda ekonomik sıkıntı içerisindedir. Talep edilen nafaka olan aylık 500 lira davalı için hiçbir ekonomik sıkıntı yaratmayacaktır. Ancak yiyecek ekmeğe dahi muhtaç olan müvekkilimin yaşamasına, hayatını devam ettirmesine yetecektir" dedi.

Avukat Sami Günsen, anne Akbulut’un öncelikle adli yardımdan yararlandırılması, sonrasında açlık ve yoksulluk sınırının çok altında yetim aylığı ile yaşaması mümkün olmadığından, maddi durumu iyi olan davalı oğlundan nafaka almasının sağlanması için dava açma mecburiyeti doğduğunu kaydetti.

K.A.’nın, annesinin açtığı davayla ilgili dilekçe kendisine ulaşmadığı için henüz cevap vermediği belirtildi.