Burcu Özkan-2018 Lise Geçiş Sınavı (LGS) sonuçları açıklandı. 2 Temmuz'da kontenjan sayılarının belirlenmesiyle beraber 2 - 13 Temmuz arası tercihler başlayacak. Öğrenciler 3 etapta tercih yapacaklar. İlki, yerel yerleştirme dediğimiz adrese dayalı tercih sistemi. Yerel yerleştirme tercihleri sınava giren ya da girmeyen tüm öğrenciler için zorunlu olacak ve yerel yerleştirme yapmamış öğrenciler için diğer tercih ekranı açılmayacak. İkinci ve üçüncü tercih seçenekleri ise merkezi sınavla öğrenci alan okulları ve pansiyonlu okulları kapsayacak.
2018 LGS tercih sürecinin öğrenci ve velilerin okulların rehberlik danışmanları ile beraber yürütmesi gerektiğini söyleyen Türk Eğitim-Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Merih Eyyüp Demir, "Adrese dayalı yani yerel yerleştirme LGS'ye girmiş ya da girmemiş tüm öğrenciler için zorunludur. Yerel yerleştirme yapmamış öğrenciler için diğer tercih kategorileri açılmayacak" dedi.
Öğrenci ve velilerin tercih konusunda çok dikkat etmesini söyleyen Demir, "Mutlaka okulların rehberlik servislerine danışarak tercihleri yapsınlar. Tatil dönemi dahi olsa şu anda okullar tercih dönemi boyunca aktif durumda olacak. Rehberlik danışmanlığı alınmadan bu sürecin yürütülmesi doğru değil. Bu konuda velileri ve öğrencileri uyarıyorum" dedi.

Yerel yerleştirme tüm öğrenciler için zorunlu

Toplamda 15 tercih yapılacağının altını çizen Demir, öğrencilere LGS tercihleri konusunda şu bilgileri verdi: Öncelikle çocuklar yerel yerleştirme yapmak zorundalar. Yani ikametgahına en yakın, biraz yakın (komşu kayıt alanı) ve az yakın yerler olmak üzere adrese dayalı okulları tercih edecekler. Bu tercihi LGS'ye girmiş ya da girmemiş tüm öğrenciler yapmak zorundalar. Yerel yerleştirme yapmamış öğrenciler için diğer tercih kategorileri açılmayacak. Dolayısıyla yüzde 10'luk dilime girmiş öğrenciler de dahil olmak üzere tüm öğrenciler için yerel yerleştirme şarttır.
Burada öğrencinin 5 tercih hakkının olduğunu söyleyen Demir, "İlk 3 tercihini aynı okul türünden yapmış bir öğrenci, diğer 2 tercihini farklı tür okullarda yapmalıdır. Örneğin; 3 Anadolu Lisesi yazılmış ise diğer 2 tercihten birisi imam hatip lisesi diğeri ise meslek lisesi olmalıdır. Fakat öğrenciler 5 tercihin 5'ini de yapmak zorunda değildir. En az 1, en fazla 5 tercih hakkına sahipler. Burada tercih önceliklerinin değerlendirilmesi ise aynı okula olan yığılmaların önüne geçilmek için, öğrencinin ortaokulda bulunuşluk süresi önem kazanacaktır. Yani okula yeni gelmiş bir öğrenci ile uzun süredir aynı okulda okuyan öğrenci arasında, ortaokulda daha uzun süre bulunmuş öğrenci öncelik kazanacaktır" diye konuştu.

Eşitliği bozacak unsurlar

Merkezi sınavla tercih yapacak öğrenciler için de 5 tercih alanı açılacağını ifade eden Demir, "Tercih yapacak öğrenciler için dikkat edilecek 2 unsur bulunuyor. İlki puan üstünlüğü diğeri ise tercih sıralaması. Fakat durumu eşit olan öğrenciler ne yapacak? İşte burada yine önümüze bazı önemli noktalar çıkıyor. Örneğin puanı ve tercihleri eşit olan 2 öğrenci düşünelim. Bu durumda öncelikle ortaöğretim başarı puanlarına bakılacak. Bu da eşit olursa 2 öğrenci arasında yaşı küçük olana öncelik verilecek. Fakat burada da eşitlik olur ise öğrencilerin 8. 7. ve 6. sınıfa kadar olan yıl sonu ortalamalarına bakılacak. Eğer hala eşitlik söz konusu ise öğrencilerin devam durumları (özürsüz devamsızlık) göz önünde tutularak öncelik tanınacaktır" şeklinde konuştu.

Pansiyonlu okulda belirli mesafe alanı olacak

"Pansiyonlu okul tercih edecek öğrenciler için de 5 tercih alanı açılacaktır" diyen Demir, "Öğrencinin bulunduğu bölgede okul bulunmuyorsa pansiyonlu yani yatılı okul tercih edebilir. Bunun da mesafe sınırları MEB tarafından belirtilmiştir" ifadelerine yer verdi.

KUTU

Bu tercih sistemi kasıtlı bir politikadır

Eğitimsen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Hasan Ali Kılıç, "Türkiye'de özel okul tercih edemeyen yoksul ve yüzde 10'luk dilime giremeyen tüm çocuklar kendi çevrelerine yakın ya imam hatip ya da meslek liselerine gitmeye zorlanmaktadır. Bunu kabul etmeyen ve ekonomik durumu iyi olan aileler özel okullara çocuklarını aldırabiliyorlar. Özünde bu sistemin nedeni, ne yazık ki tamamen devletin kasıtlı bir eğitim politikasıdır" dedi

Niteliksiz okul olmamalı

Siyasal iktidarın ihtiyaç yokken imam hatip liselerini ve ortaokullarını oluşturduğunu söyleyen Kılıç, "Bizim ülkemizde eğitim sağlık ve hukuk alanında izlenen politika gerçekten yerlerde sürünüyor. 4+4+4 ile başlayan ve bugün çember sistem dedikleri bu tercih sistemi ile yaygınlaşan, cemaat ve tarikatlarla yapılan protokoller sonucu eğitime şekil veren bir bakanlıkla eğitim politikaları yürütülüyor. İktidar, kendi ideoloji ve politikasına yakın lise ya da eğitim kurumları oluşturuyor. Sermayeye işçi yetiştirmek amaçlı meslek liseleri açıyor. Üstelik tüm bunların yanında bir de devlet kendi okullarına niteliksiz yakıştırması yapıyor. Dünyada hiçbir devlet yoktur ki kendi okuluna niteliksiz diyebilsin. Devletin görevi zaten niteliksiz olan okulu nitelikli hale getirmektir. Sonuç olarak burada mağdur olan öğrenci ve velilerdir." dedi.

KUTU
Sınav soruları, ALES düzeyindeydi

Matematik ve fen başta olmak üzere sınav zorluğunun ALES sınavı ile eşdeğer olduğunu belirten İzmir Yeşeren Koleji matematik öğretmeni Burak Kaval, "Yaklaşık 3 yıldır TEOG sınavı yapılıyordu. TEOG sınavı oldukça basit ve ölçücülüğü olmayan basit bir sınavdı diyebiliriz ki son sınavda 17 bin tane Türkiye 1.'si çıkmıştı. Bu sınava baktığımızda 18 Türkiye 1.'si olduğunu görüyoruz. Doğru olan 18 Türkiye birincisi çıkmasıdır elbette. Ama çocukların sınav sisteminin değişmesine ilişkin duyumları eylülde alması işleri karmaşaya sürükledi." dedi.

İzmir'de 62 okul nitelikli okul var

Yeni sınav sisteminin 2017 Eylül ayında yayınlanmasının çocuklardaki kaygı düzeyini arttırdığını vurgulayan İzmir Yeşeren Koleji Psikolojik Danışmanı Pelin Gümüşten, "Çocuklar yaz ayında sınava çalışmaya başlıyorlar, dolayısıyla eylül ayına kadar çocuklar hep TEOG'a yönelik çalıştılar. Değişiklik ve bilinmezlik çocuktaki kaygıyı arttırarak başarı oranını önemli ölçüde etkiledi. Bununla birlikte nitelikli/niteliksiz ayrımına gidilmesi çocukların eğitim hayatlarındaki var olan potansiyeli de ciddi şekilde zedeleyecektir. İzmir'de toplamda 62 okul nitelikli olarak seçildi. Burada şaşırdığımız nokta bazı köklü ve başarılı olarak nitelendirdiğimiz okulların niteliksiz kapsama alınmasıydı. Uzmanlar bu ayrımın TEOG başarı sırasına göre belirlenmesi gerektiğini söylüyorlar ama burada TEOG'ta en başarılı okulun da nitelikli seçilmediği görüldü. Bu da eğitim camiasını son derece sarstı" şeklinde konuştu.