Ali Budak- Dokuz Eylül Üniversitesi’nin 2017-2018 Akademik Yılı Açılış Töreni; Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü’nün katılımıyla Sabancı Kültür Sarayı’nda gerçekleştirildi. Törene; Bakan Özlü’nün dışında AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Erdal Çelik ve çok sayıda akademik personel katıldı.


‘Türkiye’nin silikon vadisi olacak’

Yaptığı konuşmada üniversite çatısı altında yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Dokuz Eylül Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Erdal Çelik, ‘80 bin öğrencisi 7 bin personeli ve yerleşkeleri olan bir kurumdan bahsediyorum. Küçük bir şehir nüfusuna sahip ve siz onu yönetmekten sorumlusunuz. Amacınız hizmet üretmekse makamlar sizin için bir amaç değil araç olur. Amacım huzurlu bir çalışma ortamında üniversitemizi üst sıralara çıkarmak. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘Dünya beşten büyüktür’ sözü sadece anlık bir durumu değil, ülkemizin her alanda kendine güvenebileceğine vurgu yapmaktadır. Dünya ile entegrasyonu sağlanmış üniversite formatını oluşturacağız. 9 Eylül Üniversitesi’ni Türkiye’nin silikon vadisi yapmak için çalışmalar başlattık. Nano teknoloji kullanarak silikon çit, elektronik aygıtlar alanındaki üretimde önemli gelişmeler sağlayacağız. Nükleer ve jeotermal enerji için de çalışmalarımızı balattık. Milli ve yerli santrallerin kurulması yolunda ciddi mesafeler kat edeceğiz. Üniversite-sanayi işbirliğini geliştireceğiz’ ifadelerini kullandı.

‘Her 5 mezundan 1’i işsiz’

Rektör Çelik’in ardından kürsüye gelerek öğrenciler adına konuşma yapan Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü 4. Sınıf Öğrencisi Şeyma Yücel, şunları söyledi: İzmir’in tarihi ve kültürü ile iç içe geçmiş olan 9 Eylül Üniversitesi, ayrıcalıklarını öğrencilerine yaşatmaktadır. Ülkemizde büyük bir problem var, işsizlik. Mezun olduğunda her beş arkadaşımdan biri işsiz. Bizlere yeni üniversiteler sağlanması bizi teselli etmiyor. En büyük teselli uzmanlaştığım alanda iş imkanı yaratılarak fırsatlar verilmesidir.

Üretimin yüzde 10’u İzmir’den

Şehirlerin kaliteli üniversiteler ile anlamlı olduğunu belirten Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, İzmir’in ekonomik büyüklüğü ile Türkiye ekonomisine en büyük katkı koyan şehirlerin başında geldiğini ifade ederek, ‘İzmir, Doğu Avrupa ve Orta Asya’nın havacılık ve uzay sektöründe en rekabetçi şehri olma konumundadır. Yine bu bölgede kimya, plastik ve enerji sektörlerinde en rekabetçi üçüncü şehir konumundadır. Bugün İzmir’de 5 bine yakın ihracatçı vardır. İzmir’den 2016 yılında 8,4 milyar dolar ihracat yapılmıştır. Ege Bölgesi’ndeki ihracatın yüzde 60’ı İzmir kaynaklıdır. Toplam sanayi üretiminin yüzde 10’unu karşılamaktadır’ diye konuştu.


‘İzmir, teknoloji üssü olmalı’

Sanayi 4.0’ı 80 milyon vatandaşın kaderi üzerinde doğrudan etkili olacak bir konu olarak sunan Özlü, şöyle konuştu: Üniversiteler için de ciddi bir uygulama fırsatı taşıyor. İzmir, Türkiye’nin teknoloji üssü olmaya en uygun şehridir. Bakanlık olarak İzmir’i teknoloji üssü olarak görmek istiyoruz. Bakanlık olarak hedefimiz ileri sanayi ülkesi bir Türkiye hedefidir. Hem bilim merkezi hem teknoloji üssü hem de ileri sanayi ürünleri üretme noktasında İzmir en kıymetli şehirlerden biridir. 9 Eylül Üniversitesi, İzmir’in bu potansiyelini hem öğrencileri hem de hocaları için bir fırsata çevirebilir. Üniversiteler kampüslerin dışına çıkmalı hayatın ve bilim içinde olmalı. İyi bir akla sahip olmak yeterli değil. Önemli olan aklı iyi kullanmak. Sanayi 4.0 bu aklı iyi kullanmamız gerektiğini söylüyor. Dünya yepyeni bir yöne doğru hızla ilerliyor ve bunun odağında da bilim ve teknoloji var. Türkiye olarak bu değişimin gerisinde kalamayız. Her anlamda önde olmak zorundayız. Sanayi 4.0, 80 milyon vatandaşımızın kaderi üzerinde doğrudan etkili olacak bir konudur.


‘İşsizliğin nedeni nitelikli eleman yetiştirememe’

 

Öğrencilerin ‘En büyük sorunun işsizlik’ sözlerini Özlü, şöyle cevapladı: Genç nüfusun iş bulması konusunda büyük gayret sarf etmeliyiz. Gençlerimiz de şunu bilsin; sınav yapıyoruz, eleman alacağız ama gerçekten iyi personel bulmak zor. Sıradan işlerde çok sayıda genç var ama nitelikli özelliği olan gençlerimizin sayısı konusunda sıkıntılarımız var. Ortaöğretimde ve yükseköğretimde daha iyi yetişmeleri için önemli çalışmalar yapıyoruz. Eğitim ile ilgili bakanlığımız bünyesinde bir birim oluşturduk. Hem orta öğretimde hem yükseköğretimde eğitime katkı sunacağız. 300 OSB’de 300 teknik kolej açacağız diye bir proje başlattık. Buralarda yabancı dil bilen pratik eğitimleri bilen teknisyenlerimiz olacak ve mezun olduklarında sanayinin kapışacağı adamlar olacak. Üreticinin aradığı profildeki teknisyen ile üniversitelerden yetişen çalışanlarımız arasında birbirini karşılamama sorunu var. Almanya ile Türkiye’nin nüfusu birbirine çok yakın. Mesleki eğitim gören öğrenci sayısı Türkiye’de 1,7 milyon. Almanya’da ise 7,8 milyon. Türkiye’de işsizlik yüzde 11, Almanya’da yüzde 6. İhtiyaç duyulan nitelikli insan yetiştirmede sıkıntımız var. Bu planlama ve programlamayı örtüştürürsek işsizlikte ciddi azalma olacağını düşünüyorum.