Selim Selimoğlu- Kaldırıldığı 9 Eylül Üniversitesi Hastanesi'nde hasta yatağında, şehit aileleri arasında uygulanan çifte standartların bir an evvel kaldırılması gerektiğini belirten Şehit Aileleri Derneği Başkanı Yavuz Alphan, "Her alanda olduğu gibi ülkemizde şehitlik makamında bile ayrım yapıyorlar. Bu ayrımcılığın sonucu olarak binlerce şehit ailesi sefil halde yaşamakta. Her yıl binlerce anne çocuğunu askere gönderiyor. Askerlik süresince çocuklarımız 'vatan borcu' dediğimiz, devlet görevini yerine getiriyor. Askere giden bu çocuklarımız eğer terör bölgesinde, kurşun yiyerek şehit oluyorsa ailelerine 400 TL maaş bağlanıyor. Yok eğer terör bölgesi olmayan bir şehrimizde asker arkadaşı tarafından vurulup vefat ediyorsa ya da trafik kazası geçirip ölüyorsa, ailelerine hiç bir şekilde bir yardımda bulunulmuyor. Ancak her iki şekilde can veren herkes şehitliğe gömülüyor. Ortada bir çifte standart var, bu ilk olanı. İkinci çifte standart ise, diyelim ki bir aylık bir teğmen terör bölgesi ya da başka bir yerde ama trafik kazasıyla ama kurşunla ya da başka sebeplerle vefat ediyor. Şehit olan teğmen hemen albaylığa terfi ettiriliyor ve bir albayın aldığı tazminat ve maaş ailesine bağlanıyor.

100 şehitten bir-ikisi rütbeli


Rütbelisini sahiplenen devletin, erini sahiplenmediğini savunan Alphan, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da rütbeliler ile erlerin yan yana, omuz omuza çarpıştığını ileri sürdü. Hayatını kaybedenlerin büyük kısmının er olduğuna dikkat çeken ve "100 tane asker ölüyorsa bunların bir tanesi ya rütbeli oluyor ya da olmuyor" diyen Alphan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu durum şehidin rütbelisinin daha çok para ettiği acı gerçeğini önümüze seriyor. Bakın şehit aileleri gururlu olduklarından seslerini çıkarmıyorlar, karınları aç ama ağızlarında kürdanla gezip kimseye bir şey fark ettirmiyorlar. Buna artık bir çözüm bulunmalı, ülkemizde yüzlerce şehit ailesi yokluk içinde yatıyor. Üst rütbeliler ise askeri gazinolarda ve misafirhanelerde günlerini gün ediyorlar. Bakın ülkemizin bazı gerçekleri var, kimi zaman ailesine bakan bir erkek, askere gidiyor. Belki annesine, belki karısına çocuğuna bakıyor. Onları bırakıp askere gitmek zorunda kalıyor, bir şekilde şehit olunca da ilk gün hatırlanıyorlar ertesi gün unutuluyorlar. Ailesine bakan o erkek şehit olunca devlet sahiplenmiyor. Bu durum yanlış değil mi? O bakıma muhtaç olan eş, anne ya da çocuk ne yapsın? Onlar yanlış işler yaparsa bu kimin ayıbı? devletin ayıbı değil mi? Subay olan devlet için şehit oluyor da, er olan ne için ölüyor?"

Şehit Kanunu çıkarılsın

2000 yılından bu yana Şehit Kanunu'nun çıkarılması için her yıl yüzlerce rapor gönderdiğini belirten Alphan, "Biz Şehit Aileleri olarak defalarca çağrıda bulunduk. Artık bizim sorunumuzu çözün, mağdur olan ailelere bir çözüm bulun. Günahtır hem kültürümüzde hem dinimizde yeri bu kadar büyük ve kutsal olan makama sahip olan anneleri muhtaç halde, yokmuş gibi davranmak doğru değildir. Bir an önce bu duruma bir çare bulunmalı bizim yeni anayasa sürecine girdiğimiz şu yılda tek isteğimiz, şehit ailelerini yoksulluktan kurtarın demektir. Ben emekliyim, kendim için tek kuruş istemiyorum, ama en azından muhtaç olanlar tespit edilsin ve devlet tarafından kollansın" açıklamasında bulundu.