ABD ve Kanada'dan sonra dünyada 3'üncü olarak 2000 yılında İzmir'in Gaziemir ilçesindeki Ege Serbest Bölgesi A.Ş. (ESBAŞ) içinde kurulan 'Uzay Kampı Türkiye'de, 5 günlük yatılı ve günübirlik programlarla şimdiye kadar yaklaşık 60 ülkeden 240 bini aşkın katılımcı ağırlandı. ESBAŞ tarafından işletilen kampta çocuklar, donanımlı eğitmenler eşliğinde uzayla ilgili interaktif simülasyonların kullanıldığı dinamik ve eğlenceli uzay yolculuğuna çıkıyor. Sömestir tatilinde çocuklarının hem eğlenip hem öğrenmesini isteyen aileler, onları 'Uzay Kampı Türkiye'nin unutulmaz deneyimler yaşatan programlarına emanet ediyor. Çocuklar kampta, astronotların uzayda yaşama ve çalışma alanlarını gerçeğe çok yakın simülatörlerle tecrübe edip, gerçek boyutlarda tasarlanmış uzay mekiğini uzay istasyonlarından kontrol etmeyi deneyimleyebiliyor. Kampta bulunan yer çekimi koltuğu simülatörüyle ayda yürüyüşü deneyimleme fırsatı sunulurken, planetaryumda ise gezegenlerle ilgili bilgiler öğreniliyor. Ayrıca çocuklar, NASA tasarımlı astronot giysilerini ve kullanım alanlarını öğrenirken, astronotların spor aletlerini kullanıp, onların yaşam şartlarını tanıyor. Sanal Mars gezisi simülatörü ile Mars'ta kurulmak istenilen yaşam alanlarını gözlemleyebilen çocuklar, kurulan hidroponik laboratuvarlarında uzayda topraksız yetişebilecek bitkileri toprak yerine cam elyafı kullanarak, yetiştirme şansını yakalıyor.
ASTRONOTLARIN DENEYİMLERİNİ BİRE BİR YAŞIYORLAR
Sömestir programının içeriği hakkında bilgi veren Uzay Kampı Türkiye Pazarlama ve Halkla İlişkiler Müdürü Emre Aday, "Şu anda sömestir tatiline özel Uzay Yolculuğu programımız var. Öğrenciler astronot simülatörlerini uygulamalı olarak öğrenme ve kullanma şansına sahip oluyorlar. Öğrencilerin yarıyıl tatillerini değerlendirmeleri için en güzel yerlerden biri de Uzay Kampı. Öğrencilere takım çalışması, liderlik konularında yetkinliklerini artıracak etkinlikler yaptırıyoruz. Örneğin; 'sıfır yerçekimi duvarı' isimli simülatörümüz var. Bu simülatör astronotların yer çekimsiz ortamda nasıl çalışmalar gerçekleştirdiğini ve aynı zamanda parça inşa ederken ne gibi zorluklar yaşadıklarını anlatan bir eğitim aracı. Özellikle çocukların kişisel gelişimi açısından oldukça önemli. Buradaki etkinliklerin hiçbiri sıkıcı ve tekdüze etkinlikler değil. Genellikle hiçbir öğrencinin burada hiç sıkıldığını görmedim" dedi.
'ÖĞRENMENİN KEYİFLİ KISMINI SUNUYORUZ'
Öğrencilerin 'Uzay Kampı'nda, okulda öğrendiği bilgileri uygulamalı olarak deneyimlediğini kaydeden Aday, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Program içerisinde sanal uzay mekiği uçuş görevimiz var. Öğrencilere pilot, komutan, uçuş uzmanı gibi gerçek uzay mekiğinde görevleri ve üstlenilecek pozisyonları anlatıyoruz sonra kendi başlarına grup olarak başarılı bir ekibin çalışma biçimini bire bir yaşamalarına fırsat tanıyoruz. Astronot simülatörleri ağırlıklı olarak kullanılıyor; çünkü çocukların okulda gördükleri konuları destekleyecek fen ve matematik bilimlerine karşı olan ilgilerini artıracak şekilde tasarlanmış. Örneğin; sürtünmesiz ortamda olmak nasıl bir duygu hep okullarda formüllerle öğretilir fakat burada uzay ortamında astronotlar bunu nasıl uygulamış, nasıl denemişler örneklerle bunu anlatıyoruz. Öğrenmeye hevesli, fen ve matematik bilimlerine karşı istekli olan çocuklar burada ilgilerini çekecek konular buluyorlar. Öğrenmenin keyifli kısmını onlara sunarak bunu yakalıyoruz, belki de bu alanda kariyer yapacak bireyler yetiştiriyoruz."
'Uzay Kampı' sömestir programına katılan çocuklardan Elvin Kılıçarslan (11), "Kampa ilk defa katılıyorum. Astronotların uzayda yer çekimsiz ortamda nasıl spor yaptığını öğrendim. İlk başta korktum; ama sonra çok eğlendim. Çok mutlu oldum; çünkü astronotların yaşadığını biz de ülkemizde yaşadık" dedi.
