FATİH ÖZKILINÇ- Bir sene önce bugün meydana gelen ve İzmir'de yıkıcı etkilere sebep olan 117 İzmirlinin yaşamını yitirdiği 6.9 şiddetindeki depremin yıldönümünde Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir değerlendirmelerde bulundu. Türkiye'de 20 yıldır depremle ilgili çalışmalar yapıldığını ancak gerekli önlemlerin alınmadığını ifade eden Prof. Dr. Hasan Sözbilir, "1999 depreminden sonra 20 yıldır depremle ilgili çalışmalar yapılıyor. Ama 20 yıllık süreçte yapılması gerekenler tam olarak yapılmadığı için 30 Ekim 2020 tarihinde tekrar zarar gördük. İzmir'de 1998-1999 yılları arasında deprem master planı da yapılmıştı. Türkiye'de ilk defa. Ama bu planının gerektirdiği düzenlemeler 20 yıl içinde yapılmadığı için 30 Ekim 2020'de 117 canımızı kaybettik. Bu süreçte yapılması gereken en önemli konu yapı stokunun depreme dirençli hale getirilmesiydi. Ancak son 20 yıllık süreçte bu gerçekleştirilemedi. 30 Ekim 2020 tarihinde gerçekleşen depremin üzerinden ise bir yıl geçti. Bu süreçte ise geçmiş 20 yılda yapılan çalışmalar toparlanmadı. Yapılan çalışmaların üzerine yenileri eklenmesi gerekirken biz yine yeniden başladık. Sanki 20 yıldır hiçbir şey yapılmamış gibi tekrar yapı stokunu saymaya başladık. Sıfırdan çalışmaya başlayınca yine bir 20 yıl böyle gidecek demektir" dedi.

Eksik ilerliyoruz


1999 yılından sonra depremle ilgili 2011 yılına kadar ciddi çalışmalar yaptırdığını aktaran Sözbilir, "Türkiye'de 2011 yılında Ulusal Deprem Stratejisi Planı yayınlandı. Bizim Cumhuriyetin 100'üncü yılına kadar yapmamız gereken bütün çalışmalar yapılsın 2023'te ülke olarak depreme hazır bir konuma geçelim diye bir plan yayınlandı. Ancak bu plan son 10 yıldır tam olarak yerine getirilemedi. Bu şekilde eksik ilerliyoruz. 30 Ekim depreminden önce de 81 ilde tüm doğal afetlere karşı İl Afet Risk Azaltma Planı'nın hazırlanılması istendi. İzmir için bu plan daha yeni tamamlandı. Afetlere karşı dirençli bir İzmir ili yaratmak için neler yapıldı, yapılmayanlar ne kadar sürede yapılacak gibi bunların hepsinin tanımının ortaya konduğu bir kitapçık tamamlandı. Bir ay içinde yayımlanacak. Çevre Şehircilik Bakanlığı'nın Türkiye ölçeğinde başlatmış olduğu kentsel dönüşüm yol haritası çalışması kapsamında da 2020'de İzmir'de deprem olduğu için İzmir pilot bölge seçildi. Bu çalışma önümüzdeki yıl tamamlanacak" diye konuştu.

Çalışmalar eş zamanlı ve hızlı olmalı


İzmir'in tüm ilçelerinde eş zamanlı yapı stoku çalışması yapılması gerektiğini kaydeden Sözbilir, "Bayraklı'yla ilgili yapı stoku çıkarılmaya çalışılıyor. Ama İzmir'in 30 ilçesi var. Aynı anda 30 ilçede bu çalışmanın yapılması gerekiyor. Her yıl bir ilçeyi bitirirsek ancak 30 yıl sonra yapı stoğumuzu saymış oluruz. Bu çalışmaların aynı anda ve çok hızlı bir şekilde yapılması gerekiyor. Yatırımların bu yönde harcanması gerekiyor. Depreme dayanıksız yapı stokunun bir an evvel çıkarılması ve buna göre yol alınması gerekiyor. Bayraklı depremde ağır hasar aldığı için oradan yola çıkılıyor ama bir sonraki depremde başka bir ilçemiz zarar görebilir. 30 ilçemiz var. Bu ilçelerden geçen 17 tane fay hattımız var. Seferihisar fayı kırıldığında Seferihisar, Kemalpaşa fayı kırıldığında Kemalpaşa ilçemiz zarar görecek. Çalışmalar aynı anda tüm ilçelerde yapılırsa depreme dirençli bir il haline geliriz" şeklinde konuştu.

Depreme hazır olmalıyız


Depremin ne zaman olacağının belli olmadığını hızlı olunması gerektiğini kaydeden Sözbilir, "İş tekrarı yapmamız lazım. Her depremden sonra fayların haritası çıkaralım deniliyor. Fay haritaları çıkarıldı artık imar planlarına işlenmesi gerekiyor. Türkiye ölçeğinde yapılması gereken çalışmaları sadece bir il üzerinden götürmekte çok doğru değil. Bir ara İstanbul'da deprem bekleniyor diye sadece İstanbul'a yoğunlaşıldı. Şimdi ise İzmir'e yoğunlaşılıyor. Ama Türkiye'de 81 tane il var. Bütün illere aynı özen gösterilmeli. İzmir'in nasıl 30 ilçesi varsa Türkiye'nin de 81 ili var. Türkiye ölçeğinde 485 tane fay var. Bu faylar bütün illere dağılmış durumda. Ülke düzeyinde depreme hazır olmamız gerekiyor" dedi.

"Zararın neresinden dönersek kârdır"


Ülke genelinde 1999 yılı öncesinde yapılan yapı stokunun sıkıntılı olduğunu belirten Sözbilir, "2011 Van depreminde, Elazığ ve İzmir depremlerinde de aynı problemleri gördük. Bizim 1999 önce yapı stoğuyla ilgili problemlerimiz var. Bu soruna karşı çözüm üretmeliyiz. Geç kaldık ama zararın neresinden dönersek kârdır " ifadelerini kullandı.