İzmir Büyükşehir Belediye ekipleri ise, olası bir sel baskınını önlemek amacıyla sahil bandına yaklaşık 300 metrelik topraktan bir set çekti. Mimar Mühendisler Grubu İzmir Şube Başkanı, İnşaat Mühendisi Abdülaziz Aydın ise, sahile toprak dökülüp, set oluşturulmasının çözüm değil olsa olsa çevre kirliliği olduğuna dikkati çekip, "Toprak yayma işlemiyle yani zemini kazıp yola bir set çekme şeklinde yapılan bu toprak yığınıyla bu sorun çözülmez." dedi. Mavişehir'de alt yapının bina inşaatı için elverişli olmadığını ifade eden Aydın, "Bu bölge deniz seviyesiyle yükseklik anlamında hemen hemen deniz seviyesiyle aynı noktada. Buraların hiçbir şekilde yapılaşmaya açılmaması gerekmekteydi. Alt yapı sağlıklı bir yapı yapmaya zaten elverişli değil. Bu kadar kötü bir zemin deniz seviyesine hemen hemen eş değer. Bu zeminin yapılaşması eğer elzemse zeminle ilgili önceden çalışma yapmak gerekirdi" diye konuştu.

Kalıcı çözüm olmaz

Mavişehir'de olası sel baskınlarına karşı kalıcı çözüm olarak tanımlanan kıyı rehabilitasyon çalışmalarının da etkili olmayacağını ifade eden Aydın, şunları söyledi: Kalıcı olarak tanımlanan o proje hayata geçse bile deniz tarafından olan kısmı önlenebilir ama şiddetli yağışların yüzey sularının denize ulaşmasının eğime sahip olmadığından yeterince kesite sahip olamadığından bu su baskınları mağduriyet yaratmaya devam edecektir. Denizin 4 metre kadar derininden yüzeye karşı beton bloklar yerleştirilecek, büyük taşlarla bir tahkimat yapılacak, Böylece denizin karaya taşmasının önüne geçecek, kalıcı bir bariyer olacak. Ancak bu proje tüm sahil boyunca olmadığından özellikle şiddetli yağışlarda bu su baskınlarının devam edeceği düşüncesindeyim. Maalesef buranın kaderi bu. Bu bölge bir sünger gibi suyu deşarj edecek kadar yükseklikte ve eğim de olmadığı için bu çalışmalar da kalıcı çözüm üretmeyecektir.