Gamze Geçer- Tire'nin kırsal Başköy Mahallesi Yayla Yakası mevkisinde, jeotermal kaynak aramak için sondaj çalışmasına başlamak isteyen firma, İzmir Valiliği'ne ÇED başvurusunda bulundu. Sondaj faaliyeti için bir sondaj noktası belirlendi. Sondaj noktasının çevresi ise sondaj alanı (ÇED alanı) olarak ilan edildi. Firma, toplamda 5 bin 431 metrekarelik bölgeyi ÇED alanı olarak belirledi. Hazine'ye ait olan bölgede, mahalle sakinlerinin geçim kaynağı olan incir, ceviz ve zeytin ağaçlarının bulunduğu belirtildi. Çalışmalar için Tire Kaymakamlığı Mal Müdürlüğü'ne başvuruda bulunan firmaya, olumlu yönde görüş bildirildi. Proje dosyasındaki bilgilere göre, proje sahası, 1/100 bin ölçekli İzmir-Manisa Planlama Bölgesi Çevre Düzeni Planı'nda orman alanı lejantında kalıyor. Proje için başlatılan ÇED sürecinin ardından, ÇED olumlu görüşü çıktığı takdirde, sondaj için toplamda 1218 metrekarelik alan üzerinde öncelikle bitkisel toprak sıyırma işlemleri gerçekleştirilecek. Proje dosyasındaki bilgilere göre, sıyrılan bitkisel toprak tekniğine uygun bir şekilde, bitkisel toprak depo alanında geçici olarak depolanacak.

 

Halk oylaması yapılacak

Avukat Mercan, köy halkı ve muhtar ile yaptığı görüşme sonucunda referanduma gidilerek çıkacak oyları Meclis'e taşıyarak, yargı yoluna gitmeden bu projeye son verilebileceğini belirtip konuşmasına şu şekilde devam etti:
Nasıl ki bize bir yönetimi belirlemek için sandık getiriyorlar. O zaman biz de bu konudaki görüşlerimizi belirlemek için civar köyler ile birlikte referandum yapalım. Kimler oylamaya katıldı, ad soyad şeklinde yazalım. Halk oylaması yapalım. Sonuçları bir tutanağa bağlayalım. Tutanak altına alıp, her yere gönderelim. Oy kullanmayan kalmasın. Böylelikle sesimizi duyuralım.


Meydanda olan tüm kadınlara baktığını, eğer ki bir keşifte, bir toplantıda biri eksik çıkarsa gideceğini söyleyen Mercan,  mücadelelerde kadınlar varsa en olumsuz iş bile olsa çok güzel sonuçlar aldığını vurguladı. Kadınlara, 'Evde kocalarınızı rahat bırakmayın' dedi.
Muhtarlar da bayramın 2. gününün oy kullanımı için uygun olduğunu belirterek, katılımın yüzde yüz olacağına dair söz verdiler.

'Siyasileri, devleti, avukatları ve mühendisleri zorlayın'

'Ben binlerce köylüyle, Ege Bölgesi'nde 20 yıldır çevre davalarına baktım' diyen Mercan, 'Yaptığım işlerden şunu öğrendim; eğer köylü, üretici ya da davanın sahibi benden fazla veya en az benim kadar davasına inanıyorsa sonuç alıyoruz. Karşımızdaki şirket ne kadar büyük olursa olsun, işin gerçek sahibi bu işi sıkı tutarsa dava kazanılıyor. Bunu unutmayalım. Size bazı önerilerde bulunacağım. Akıl vermek gibi olmasın ama gerçek yurt savunması önce kendi toprağına sahip çıkma ile başlar. Biz burada toprağımıza ve yaşam alanımıza sahip çıkıyoruz. 20 senedir uğraştığım davalar var. Yeniden ayağa kalktık. Bu iş olmadan önce belki hiç biriniz bu olaylardan haberdar değildiniz. Sizden tek isteğim dava sonucunda ne olursa olsun çevrenizi unutmayın. Siyasileri, devleti, avukatları ve mühendisleri zorlayın. Hak aramaktan vazgeçmeyin' ifadelerini kullandı.

'Mücadelemizi devam ettirelim'

Tire Dağ Ürünleri Kooperatifi Başkanı Yücel Özen de Aydın'ın İncirliova ilçesinde jeotermal tesislerinin bulunduğunu ve son zamanlarda bölgedeki bazı ağaçların kuruduğunu söyleyerek, referandum ile birlikte davaya gerek kalmadan halledebileceklerini dile getirerek, 'Tarım Bakanı da artık İzmirli, olmadı ona götürürüz. Mücadelemizi devam ettirelim' dedi.


Özen, "Dünyanın en güzel incir ve ceviz bölgesi burası. Hepi topu 40-45 derecelerdeki termal sulara ulaşma umuduyla dağlarımız jeotermal kuyuların deneme tahtası yapılacak. Reenjeksiyon (tekrar basma), kuyuları sağlıklı çalıştırılmayan jeotermal kuyu atıkları, ağaçları bitirip kurutuyor. Örneği Aydın'da mevcut" dedi. Projenin onaylanmaması için en güçlü direnişi göstereceklerini söyleyen Özen, konuyu gerekirse yargıya da taşıyacaklarını belirterek, "Bu enerji tüccarları karşısında sonuna kadar mücadele edeceğiz. İmza toplanmaya başlandı. İdari yargıya gideceğiz ve dağlarından bal damlayan köylerimizi koruyacağız" diye konuştu.