FATİH ÖZKILINÇ- Son dönemde ardına ardına Antalya ve Muğla Bölgesinde yaşanan orman yangınlarına ilişkin TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu basın açıklamasında bulundu. İzmir Mimarlık Merkezi’ndeki basın açıklamasını okuyan Orman Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Sabahattin Bilge, afete dönüşen orman yangınları krizinin yönetilemediğini belirterek son orman yangınları başta olmak üzere ülkenin değişik bölgelerinde baş gösteren susuzluk, aşırı sıcaklar, kuruyan göller, Tuz Gölünde ölen flamingoların Türkiye’nin bu tip krizlere hazırlıksız olduğunun kanıtı olduğunu söyledi.

“Tehlike geçmiş değil”

Son beş yılda yıllık ortalama 2 bin 771 yangına karşılık 11 bin 819 hektar orman alanı yandığını belirten Bilge, yıllık ortalama yangın sayısının yüzde 11.2 , yanan alan miktarının ise yüzde 85,5 arttığını belirterek “Ülkemiz birçok bölgede 28 Temmuz 2021 tarihinde başlayan ülke tarihinin en büyük yangınları ile boğuşmaktadır. Yangınlarda hayatını kaybeden bütün vatandaşlarımıza rahmet yakınlarına baş sağlığı sabır diliyoruz. Yangınların söndürülmesinde üstün çaba gösteren başta Orman Genel Müdürlüğü personeli olmak üzere tüm emeği geçenlere teşekkür ederiz. Ayrıca, yangın esnasında halkımızın gösterdiği refleks ile gelişen sivil dayanışmayı takdire şayan bir davranış olarak değerlendiriyoruz. Maalesef dünyadaki orman yangınları ve diğer belirtilerden yeterli dersi çıkardığımızı söyleyemeyiz. Oysa daha hazırlıklı olabilir ormanlarımızın önemli bir bölümünü kurtarabilirdik. Yangınların boyutu büyüyünce özellikle yer ekiplerindeki personel sayısı ile hava aracı sayısının yetersiz kaldığı herkes tarafından bilinen bir gerçektir. Sonuç olarak ülke tarihimizin en büyük yangınları oldu bundan büyük bir üzüntü duyuyoruz. Ancak tehlike henüz geçmiş değildir alarm durumu devam etmelidir” dedi.

“Ormansızlaşmaya tahammülümüz yok”

Orman yangınlarına karşı ulusal eylem planı yapılması gerektiğini kaydeden Bilge, “Ülke genelinde orman yangınlarının yüzde 97 si insan kaynaklı olduğu kayıtlara geçtiği halde blok orman alanlarının parçalanmasına ve insan faaliyetinin artmasına neden olan başta özel ağaçlandırma olmak üzere turizm, madencilik, HES, RES vb. tesislere kesinlikle izin verilmemeli, ormanın varlığının tek başına üstün kamu yararı sayılması gerekmektedir. Birleşmiş milletler 10.08.2021 tarihinde yayınlanan yeni iklim raporunda; sıcaklık artışlarında meydana gelen anormal değişiklikler nedeniyle her ne olursa olsun, 1,5 derecelik sıcaklık artış eşiğine 2040'ta ulaşılacağı, karbon emisyonunun sınırlanmaması durumunda ise bu artışın 10 yıl içinde gerçekleşmiş olacağı belirtilmiştir. Bundan böyle ormansızlaşmaya tahammülümüz kalmamıştır. Ormanlar emanetimizdir, ormanlar teminatımızdır, ormanlar insanlığın ve dünyanın geleceğidir. Bu değerli varlığın daha etkin korunması yönünde tüm halkımızı ormanlara sahip çıkmaya, orman yangınları başta olmak üzere ormanlara zarar verecek tüm tehditlere karşı sorumluları daha etkin tedbirler almaya davet ediyoruz” açıklamasında bulundu.

“Sorumlusu iktidar”

TMMOB İKK Sekreteri Aykut Akdemir ise, “Yangın, sel derken faşist saldırılar da başladı. İzmir’de Deniz Poyraz’ın ölümüyle gördüğümüz olayın bir benzeri de Ankara Altındağ’da yaşandı. Devletin, her şeyi kontrol edebilecek gücü varken, orman yangınlarında, sellerde olduğu gibi hiçbir şey yapmadan bekliyor olması Altındağ’da yaşanmış olan olayın bir işaretidir. Bütün bilgiler devletin elindeyken, bunu önleme gücü varken bunu önlememiş olması bir çözülmenin başlangıcıdır. Bu ülke yönetilemiyor. Başımıza gelecek tüm felaketlerin sorumlusu mevcut iktidardır” dedi.