Villaların bulunduğu koyun yaklaşık 3 kilometre öncesinde yolu kapatan jandarmanın, İzmir Valiliği'nin talebi, mahkemenin kararından dolayı, davanın taraflarından başka kişilerin girişlerini engellemek için avukatlara kimlik kontrolü yapmak istemesi, gerginliğe neden oldu. Gerginlik, avukatların telefonla ulaştıkları hakimin, kimlik kontrolüne gerek olmadığını söylemesiyle sona erdi.

Urla Zeytineli Köyü Hacılar Koyu'nda, işadamı Latif Tobbaş'ın sonradan yaptığı villalardan ikisinin, 25 Aralık soruşturma dosyası tapelerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ait olduğunun ileri sürülmesi tartışmaları beraberinde getirmişti. Günlerce süren tartışmalar sonrasında villaların bulunduğu alan, birinci derece doğal SİT alanı kapsamından, inşaata izin veren 3'üncü derece SİT alanına dönüştürüldü. Böylelikle koydaki toplam 18 villanın yasallaştırılmasının önü açıldı. Yapılan bu değişiklikler de, çeşitli kurumlarca yargıya taşındı.

Konuyla ilgili davaların İzmir 2'nci İdare Mahkemesi'nde halen devam ettiği belirtildi. Bu davalar devam ederken, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, villaların yer aldığı tarım ve doğal SİT alanı olan Zeytineli Köyü Hacılar Koyu için plan yaptı. Bakanlığın kararıyla 1/5000'lik ve 1/1000'lik planlar askıya çıktı. Askıdaki planlara göre, Urla Zeytineli Mahallesi Sarpdere Mevkii'ndeki 122 bin 470 metrekare alana sahip toplam 10 parsele ilişkin hazırlanan imar planı, bakanlıkça 22 Ocak'ta onaylandı. Buna göre planda, toplam 122 bin 470 metrekarelik alanın, sadece 37 bin 720 metrekarelik bölümü tarım alanı olarak öngörüldü. 6 bin 220 metrekarelik alanın park olarak ayrıldığı planda, 39 bin 355 metrekarelik alan konut alanı yapıldı. Buna göre de, tartışılan villaların da bulunduğu evlerin, üzerindeki yasal tartışmaların sona ereceği öne sürüldü.

VİLLALARA BİLİRKİŞİ HEYETİ


Villaların da bulunduğu evlerin, SİT durumunu inşaat olanak verecek şekilde düzenleyen 1 No'lu Tabiat Varlıkları Koruma Komisyonu'nun aldığı kararın iptali için, meslek odaları ve çevreci avukatların başvurularıyla açılan davada, İzmir 2'nci İdare Mahkemesi, bilirkişi heyetinin inceleme yapmasına karar verdi. Bunun için Uludağ Ünivesitesi'nden belirlenen üç kişilik bilirkişi heyetiyle birlikte, mahkeme hakimi, villaların bulunduğu Hacılar Koyu'na gitti. Ancak keşif öncesinde, İzmir Valiliği'nin, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü aracılığıyla, davanın görüldüğü mahkemeye, villaların bulunduğu alana dava taraflardan başka kişilerini girişinin engellemesini istemesi gerginliğe neden oldu. Zeytineli Köyü'nden Hacılar Koyu'na giden yol yaklaşık 3 kilometre kala, jandarma ekipleri tarafından kapatıldı. 'Robocop' olarak adlandırılan özel jandarma timinin kapattığı noktadan önce mahkeme kararını bu bölgeye giden araçlardaki basın mensuplarına ve diğer STK temsilcilerine aktaran jandarma yetkilileri, geçişlere izin vermedi.

Bir süre sonra hakim ve bilirkişi heyetini taşıyan minibüs geçtikten sonra arkasından gelen ikinci minibüste bulunan davanın tarafları ile onların temsilcileri olan avukatların kimliklerini kontrol edilmeye çalışılması gerginliğe neden oldu. Avukatlar, kendilerinin isimlerini beyanda bulunduklarını ama hukuk adamı oldukları için kendilerine böyle bir uygulamanın yapılmasını kabullenemeyeceklerini söyleyip kimliklerini göstermedi. Bunun üzerine geçişlerine izin vermeyen jandarma ile gerginlik yaşandı. Avukatların, keşif araçlarına binmeden önce görüştüklerini söyledikleri 2'nci İdare Mahkemesi Hakimi, telefonla kendisine ulaşılması üzerine, avukatların geçişine izin verdi. Gerginlikle böylelikle sona erdi. Bu sırada hem yaşananlar tepki gösteren, hem de İzmir Valiliğinin mahkemeye müracaat ettiği belgeyi gösteren avukatlardan Şehrazat Mercan, “Burada yapılan uygulama, bizlerini hukukçu kimliğine hakarettir. Biz mahkeme salonuna girdiğimiz anda bile kimliklerimiz kontrol edilmiyor. Burada bunu yapmaya çalışıyorlar. Ayrıca İzmir valiliğinin engelleme çabaları da tüm bilinen hukuk kurallarına aykırıdır. Çünkü, burada gizlenmeye çalışılan şeyler var" dedi.

TMMOB AÇIKLAMA YAPTI


Heyetle birlikte içeriye girmelerine izin verilmeyen TMMOB Genel sekreteri Melih Yalçın, açıklama yaptı. Bakanlığın kaçak villaları, hukuka aykırı olarak yasal hale getirmeye çalıştığını söyleyen Yalçın, “Bugün yürüttüğümüz hukuk mücadelesinin keşfi yapılacaktır. Devam eden süreçte sürekli vurguladığımız gibi, sit derecesi düşürülmüş alanda, hazırlanan ve yalnızca isminde koruma yazan imar planı ile kaçak yapıların hukuksuz bir şekilde meşrulaştırılması çabası sürdürülmeye çalışılmıştır. Bugün keşfi yapılacak yargı sürecinde de, farklı sorunlar yaşanmaktadır. Mevcut bilirkişinin yanı sıra, uzmanlık grubundan ilave bilirkişilerin, heyete ilave edilmesi, tarafımızca talep edilmesine rağmen mahkeme reddetmiştir. Burada uzmanlık alanında eksiklik olmasına neden olmuştur. Bunun için hukuka, kamu yararına ve bilimsel referanslara aykırı olduğunu gördüğümüz alanlarda itirazlarımızı sunmaya devam edeceğiz" dedi.