İzmir Büyükşehir Belediyesi (İZBB) iştiraki İZELMAN AŞ.'ni temsilen Sosyal Demokrat Kamu İşverenleri Sendikası (SODEM-SEN) ile İZELMAN’da yetkili sendika Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Genel İş Sendikası 1 No’lu Şube arasında yürütülen Toplu İş Sözleşmesi (TİS) süreci tıkandı. Yedi binin üzerinde işçiyi ilgilendiren TİS sürecince zam konusunda uzlaşı sağlanamadı. Sendikanın yüzde 75 zam talebine sıcak bakmayan İZBB yüzde 36,5'luk zam önerince sendika geçici iş bırakma kararı aldı. Bugün sabah saatlerinde ulaşım, mezarlıklar itfaiye gibi hayati alanlar haricinde çalışan binlerce işçi 3 saat süreyle geçici iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. İş bırakma kararı alan Genel İş İzmir 1 ve 3 Nolu Şubeler İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Kültürpark içindeki hizmet binası önünde kitlesel basın açıklamasında bulundu. Büyükşehir’in zam teklifine tepki gösteren işçiler, “Sadaka Değil Toplu Sözleşme”, “Açlıktan Ölmeyiz, Biz Bu Yoldan Dönmeyiz” ve “İş Ekmek Yoksa Barış Da Yok” diye slogan attı.
DALGA GEÇİLİYOR
Burada konuşan Genel İş İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Engin Topal, İZBB tarafından sunulan teklifin dalga geçercesine olduğunu belirterek “Bu işe yeni başlamış, hiçbir şeyden haberi olmayan işçilere bile böyle bir teklif yapılamaz. SODEMSEN en düşük vasıfsız işçinin 19 bin 500 TL alacak. Bırakın 19 bini 17 bin verin toplu sözleşmeyi ben imzalayacağım. Siz nasıl buldunuz bu parayı? Tabi Tunç Başkanı’nın bundan bilgisi yok. Şişirdikçe, şişirmişler, ölümü, cenazeyi eklemişler. Nasıl bir hesap yapmışlar anlamış değilim. Kimse bizim ekmeğimize, aşımıza dalga geçecek tekliflerle gelemez. İnsanca bir yaşam seviyesine çekilmesini istiyoruz. En iyi sözleşme masada bitendir. 11 buçuklara kadar toplu sözleşme görüşmesi yaptık. Derdimiz bir an önce toplu sözleşmeyi bitirmek insanların çalışmasının önünü açmak. Bize sordular ne istiyorsunuz. El insaf! Teklif önünüzde. Siz de bir teklif sunarsınız biz de onu kabul ederiz ya da etmeyiz. Biz bunu asla kabul etmiyoruz. SODEMSEN işçilerle dalga geçilmeyeceğini öğrenecek. SODEMSEN vasıfsız işçilerin 19 bin lira maaş aldığını gösteren bordroyu getirsin azsın buraya, altında ben imza atacağım. Buradan onlara söz veriyorum. ESHOT hat şoförünün 10 bin 200 lira aldığı bordroyu gösterdim. Onlar 19 bin 500 liralık bordroyu göstersinler, biz bu işi bırakalım” diye konuştu.
“CİDDİYETİMİZİN FARKINA VARILSIN”
Genel İş İzmir 3 Nolu Şube Başkanı Faruk Saral da yaptığı açıklamada “Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullar ortadadır. Tek hedefi insanca koşullar içerisinde yaşamak olan emekçilerin temsilen Genel-İş 1 ve 3 No’lu şubeler olarak içinde bulunduğumuz ekonomik koşullar çerçevesinde makul denilebilecek bir toplu sözleşme taslağı hazırladık. 4 aydır süren görüşmelerde önemli ölçüde yol katederek emeğimizin değerini yüceltecek seviyeye geldik. Ancak geldiğimiz noktada özellikle taban ücretlerimiz konusunda arzu ettiğimiz ciddiyeti maalesef göremedik. Ekmeğimizi büyütmek şöyle dursun geçtiğimiz yıla nazaran yarı yarıya küçülmüş olan ekmeğimizin daha da küçülmesini önlemek amacıyla sürdürdüğümüz mücadelemizden geri adım atmayacağımızın bilinmesini istiyoruz. Ekmek mücadelesi, emek mücadelesi ciddi iştir. Bu ciddiyeti göstermek adına 1 ve 3 nolu şubelere bağlı birimlerdeki İzelman emekçileri olarak bugün saat 07.00-10.00 arasında üretime ara veriyoruz. Emekçi arkadaşlarımız birimlerine normal saatlerde giderek, kartlarını bastılar, ancak üretimde bulunmadılar. Bu vesileyle tüm tarafların ciddiyetimizin farkına varmalarını umuyoruz” dedi.
“KİMSEYİ KÖŞEYE SIKIŞTIRMAK İSTEMİYORUZ”
“Biz kimseden ‘imkansızları’ istemiyoruz, kimseyi olmayacak bir işe sürükleyip köşeye sıkıştırmak istemiyoruz” diyerek açıklamalarını sürdüren Saral, “Biz sadece daha insancıl bir hayat sürdürmek istiyoruz. Hiç olmazsa temel ihtiyaçlarımızı karşılayalım, faturalarımızı ödeyelim, yasal tefeci görünümündeki bankaların eline düşmeyelim istiyoruz. Biz ki iş yerlerini evi, mesai arkadaşını ailesi kabul eden, yaptığı işe kutsiyet atfeden haysiyetli işçileriz. Biz ekmeğini yediğimiz yere asla ihanet etmeyiz. Lakin ekmeğimizi büyütme mücadelemize kayıtsız kalanlara da sesimizi yükseltmesini iyi biliriz. Bugün yaptığımız eylem deryada yalnızca bir damla. Biz istemesek de şayet şartlar bizi mecbur bırakırsa bu damlaları durmak bilmez çağlayanlara dönüştürme gücümüzün olduğunu hatırlatmak isteriz. Bunun masum bir uyarı olduğuna dikkat çekiyoruz. Ama bugünkü uyarıların dikkate alınmaması halinde yaptırıma evrilebileceğini hatırlatmayı görev biliyoruz. Tekrar ediyoruz; taleplerimize sadece ciddiyetle yaklaşılmasını bekliyoruz. Emeğimize yönelik bu tavırların hak ettiği ciddiyete kavuşmaması halinde ‘Bu daha başlangıç, mücadeleye devam’ söylemini dillendirerek eylemlerimizin artarak devam edeceğini kamuoyuyla paylaşıyoruz. Ta ki kursağımızdaki lokmanın küçülmesine ‘dur’ denilene kadar” ifadelerini kullandı.