Yazarlarımız Nurşen Hacıeyüpoğlu ile Gülseren E. Yeniçay uzun süredir Kazdağları'nı gündemlerine alıyor ve 'Kıyıma hayır' diyorlardı.

Nasıl bir zamanlar 'Zeytin Ağacı' katliamlarını durdurduysak, hemen tüm Türkiye ile birlikte dünyanın önemli çevrecilerinin dikkatini çektiysek yine aynı şekilde sorumluluğumuz içerisinde çevre katliamının önüne geçmeye çalışıyoruz.

Şimdi de, Foça Belediye Başkanı Fatih Gürbüz, Kirazlı Atikhisar Havzasının korunması için sürdürülen çevre mücadelesine destek vermek için Çanakkale'ye gitti.

Ege ve Marmara Çevre Belediyeler Birliği üyesi Foça Belediyesi'nin Başkanı Fatih Gürbüz; Kirazlı Atikhisar Havzasında yürütülen metalik madencilik faaliyetlerinin bölgede yarattığı büyük zarara karşı 'Kazdağları Hepimizin' mesajı vermek için Çanakkale İskele Meydanı'nda düzenlenen geniş katılımlı basın açıklamasına katıldı.

Sözcümüz gibi

Başkan Fatih Gürbüz de bizim sözcümüz gibi konuştu:

'Çevremizi ve çocuklarımızın geleceğini yok etmeye çalışan her türlü davranışın karşısında olacağız. Yöremizde ve çevremizde meydana gelen doğa düşmanı faaliyetleri engellemek için, hukuksal mücadelemizin yanında haklı tepkilerimizi dile getireceğiz'dedi.

Teknik gezi yapıldı

Çanakkale'nin tek içme ve kullanma suyu kaynağının yer aldığı Kirazlı Atikhisar Havzası'nda yürütülen metalik madencilik faaliyetlerinin yerinde incelendiği ve alanda oluşan tahribatın gözlemlendiği teknik geziyle başlayan gün, İskele Meydanı'ndaki basın açıklaması ile devam etti.

Ege ve Marmara Bölgeleri'nden 34 belediyenin üye olduğu Ege ve Marmara Çevre Belediyeler Birliği'nin ve Edremit Belediye Başkanı Selman Hasan Arslan, konuya ilişkin ortak basın açıklamasını okudu.

Çevre etkinliği, çok sayıda pankart ile alanda bulunan katılımcıların çevre mücadelesine ilişkin sloganları dile getirmesi ile son buldu.

AKP'liler neden iştirak etmiyor?

Ege ve Marmara Çevre Belediyeler Birliği ile Çanakkale Belediyesi ortaklığında düzenlenen etkinliğe; CHP Bursa Milletvekili ve aynı zamanda Tarım Politikaları ve Tarım Örgütlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, CHP Çanakkale Milletvekili ve Hukuk Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan, CHP Balıkesir Milletvekili Ensar Aytekin, CHP YDK Üyesi Serdar Soydan, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, Edremit Belediye Başkanı ve aynı zamanda Ege ve Marmara Çevre Belediyeler Birliği Başkanı Selman Hasan Arslan, Foça Belediye Başkanı Fatih Gürbüz, il, ilçe ve beldelerin belediye başkanları, Belediye ve İl Genel Meclisi Üyeleri, siyasi partilerin, çevre örgütlerinin, sivil toplum kuruluşlarının, meslek odalarının ve sendikaların temsilcileri başta olmak üzere çok sayıda kentli ve kent dışından davetli katıldı.

Nedense CHP'li belediyelerin bulunduğu yerlere AKP ve MHP'li milletvekilleri gitmiyor, hepimizin sorununun çözümü için bir katkıda bulunmuyorlar.

Ama şu anda AKP'li olan Bergama Belediye'sinin sınırları içindeki Kozak Yaylası'ndaki 'fıstık' sorununa Bakanlık dahilinde ilgilenilirken, CHP'liler de 10 yıldır sürdürdükleri çalışmalarda seslerini duyuramamış ve verdikleri önergeler AKP  ve MHP'li milletvekilleri tarafından engellenmişti ya kabul görmemişti.

Şimdi ne oldu da CHP ile aynı görüşü paylaşır oldular?

Özetle bizler ortak sorunlarda mutlaka birleşmeli ve siyası görüşlerimizi Ankara'da bırakmalıyız.

Tren gürültüsünden koruyor

Biz var olan değerlerimizi bazılarının büyük holdinglerin ya da AKP yakınlarının sayesinde elimizden çıkarıp yok ederken, Çin'in Guangdong Eyaleti'nin Jiangmen kentinde yüksek hızlı demiryolu gürültüsünün kuşları etkilemesini engellemek amacıyla bir bariyer inşaa edildi.

Bu alan 30 binden fazla kuşa habitat oluşturan sulak araziyi korumak amacıyla yapıldı.

İki kilometre boyu uzanan ses azaltıcı bariyer/tünel 1 Temmuz itibariyle açılmış bulunan 355 kilometrelik Jiangmen-Zhanjiang yüksek hızlı tren hattının bir bölümü olarak tasarlandı.

Tren yolu, 'Kuş Cenneti' diye bilinen kuş habitatının tam ortasının 800 metre yanından geçiyor.

Kuş habitatı, hükümetçe koruma altındaki sulak arazi parkı.

Korunan parkın içindeki bir adada, düzinelerce kuş türüne yuva oluşturan sık bir banyan ağacı ormanı var.

Bu arada bir hatırlatma yapayım:

Bizim, yani İzmir'in 'Kuş Cenneti'ndeki zig zagları bilmeyen yoktur.

Bir ara suyu bile kesilmişti.

Neyse son zamanlarda kötü bir şeyler duymadık.

Ses seda yok!

Umarım bu bir iki satırla toz kaldırmamışızdır.

***-

DİP EKSPRES

Dijitalleşerek ihracatlarını artırıyor

90'lı yıllarda daha yeni yeni bilgisayarla tanışan şirketler, bugün dijital dünyada yerlerini sağlamlaştırma sürecini yaşıyorlar.

Web siteleri ve sosyal medya üzerinden iletişimlerini yapan şirketler, ihracatlarını arttırmak için bu mecraları etkili bir şekilde kullanmak üzerine bir stratejiye sahip değil.

Dijital İletişim Uzmanı Dr. Nabat Garakhanova, şirketlerin ihracat hedeflerine uygun şekilde dijital yapıyı yönlendirerek, ihracatlarını minimum yüzde 30 artırabileceklerini ifade ediyor.

Türkiye'de her geçen gün daha fazla şirket iş süreçlerinin dijitale taşıyor ya da uyumlu hale getiriyor.

Finanstan müşteri ilişkilerine, ürün tedarik etmekten insan kaynaklarına kadar bütün iş süreçleri dijital ortama taşınmış durumda.

Yapılan araştırmalara göre de Türkiye'nin dijital endeks puanı yüzde 60 seviyesinde ve şirketlerin yüzde 55'i kendilerini dijitalleşme sürecine hazır hissediyor.

Ancak şirketler kendi içlerinde bir dijital dönüşüm süreci yaşarlarken, itibar yönetimi, son kullanıcıya ve iş ortaklarına ulaşmak, satış ağlarını arttırmak gibi kendilerine birçok faydası bulunan sosyal medya kullanımı ve e-ticaret konusunda hâlâ dünya ortalamasının çok altında.

*-