‘Piyasa’ olarak değerlendireceğimiz iki yeni olayı anlatayım…

Bir tanıdığım, İstanbul’dan bir valiz tutacak eşyasını Urla’ya göndermek için önceden tanıdığı bir nakliye şirketine danışmış…
Yol hesabı yapılmış ve evden eve teslim olarak 2 bin lira hesap çıkmış,
‘Bu nasıl olur? Eşyanın yenisini yarı fiyatına alırım!’ sorusuna tanıdık nakliyeci, ‘Valla bu indirimli fiyat. İnanın müşterilerimize fiyat verirken biz de utanıyoruz. Mazot 30 lira oldu!’ diyerek kendini savunmuş…
Aynı İzmirli okuyucumuz, çocuğunun odasına bir dolap yaptırmak istemiş.
Yine daha önce çalıştığı, iş yaptırdığı bir mobilyacıyı aramış.
Önce verilen fiyat 6 bin 500 Tl.
Ama ekip eve gelince, ‘Dolabın üstüne de şunu yapmamız gerekiyor!’ diyerek ek bir masraf çıkarmışlar…
Fiyat da 12 bin liraya çıkmış…
Paran varsa mesele yok!
Haklı haksız tartışması yapmıyorum…
Sadece günlük iki olayı paylaşmış oluyorum.
İlk bakışta ‘Haklılar’ ya da ‘doğru’ diyeceğimiz iki olay…
Ama araştırırsan gerçekten artış tüketiciye bu kadar yansır mı?
Yani şartları kendi lehine çevirme yok mu?
Bu tartışılır…
Bu konuda bile ikiye ayrılmış durumdayız..
İşin özeti şapkamızı çıkarıp önümüze koymalı ve iyi düşünmenin yanında hesap de yapmalıyız…
Sonra da haklıya haklı, haksıza haksız demeliyiz…
Ama çaresizlik var ya, işte işimizi bitiren bizi yıldıran ve sıkıntıya sokan da bu…
Kimi kime şikayet edeceksin?
Sonuca nasıl ulaşacaksın?
Bunu bilen yok!

Sevgili okuyucularım:
Maalesef son zamanlarda ‘üretici sorumlulukları’ da unutulmuş durumda.
Bunu anımsatmak için bazı kentlerimizde, bakanlık katılımıyla genişletilmiş üretici sorumlulukları seminerleri düzenleniyor.
Son seminerlerden biri 15 Haziran’da Odakule’de ‘Elektrikli ve Elektronik Eşya Sanayicileri’ ile yapılacak.
Seminerde elektrikli ve elektronik eşya sektörü temsilcileri; genişletilmiş üretici sorumluluğu kapsamında mevzuat ve mevzuatın uygulanmasına yönelik bilgileri Bakanlık yetkililerinden dinleme şansını elde edecektir. Ayrıca soru - cevap kısmında çevre mevzuatına yönelik uygulamada karşılaşılan sorun ve soruların Bakanlık yetkililerine aktarılmasının yeşil dönüşüm gereksinimlerini karşılamada faydası olacağı düşünülüyor.
Acaba faydası olur mu?
Ya da kimlere faydası olur?
Konuyu daha iyi anlatabilmek ve aklınızda canlandırabilmeniz için Elektrikli ve elektronik eşya sektörleri aydınlatma ekipmanları, küçük ev aletleri, elektrikli ve elektronik aletler, oyuncaklar, spor ve eğlence ekipmanları, izleme ve kontrol sistemleri, büyük beyaz eşyalar, bilişim ve telekomünikasyon ve tüketici ekipmanları, buzdolabı, soğutucu, iklimlendirme cihazları, televizyon ve monitörler olarak sıralanabilir.
Yani bizi aldatanlar, kandıranlar da belli…
Bunları bilenler ve düzeltmeye çalışanlar da…
Umarım seminerler yararlı olur ve üreticiler de biraz daha insaflı olurlar.
Biz tüketiciler de insanlı üreticiler sayesinde ihtiyaçlarımızı karşılarız.
Okuyucularımdan Alpay Bey, ‘Bir insanın davranışı, kendi değerinin ölçüsüdür!’ derken, bir başka okuyucumun söylediği ise şu:
‘Ortalık egosu tavan yapmış, dışı boş içi boş insan kaynıyor!
Karakteri kör, kişiliği topal…
Sorsan, kendini kendini mükemmel sanıyor…’
Yüreklerimizde korkunun, beyinlerimizde sorunun olmadığı, keyifli, huzurlu, bereketli, sağlıklı günler hepimizin olsun…