Dün televizyon seyrederken yine Prof. Canan Karatay ekrandaydı. Tezleri bazı hekim grupları tarafından kınansa da, kendisi de doktor olan eşim, bazı görüşlerinin doğru olduğunu söylüyor. Ne diyor Prof. Karatay: "Kollesterol bir hastalık değildir, menapoz doğal bir süreçtir hastalık gibi tedavi edilmemelidir, osteoporoz (kemik erimesi) ileri yaşta doğal bir süreçtir ve (en çok eleştirildiği konu) şeker vücuda zararlıdır."

***

Bana on yıl önce gelen bir e-posta var. Orada bir bilim adamının yazdığı "Bir masalmış kolesterol" adlı kitaptan alıntılar var. Prof. Karatay'ın da söylediği gibi kolesterol vücudumuzun birçok önemli fonksiyonunu ilgilendiren bir madde. Yokluğunda insan hayatı devam edemiyor. İşin komik tarafı kalp-damar hastalıklarını arttırdığına dair tam bir kanıt yok. Damar tıkanıklıklarında kan yağları ve onların damarlarda yaptığı plaklar neden. Ama dünyanın ilaç devlerinin "Statin" denen kolesterol düşürücü ilaçları milyonlarca kişiye satabilmek için oyunlar oynadığını düşünüyorum. Yan etkileri belirleneli, kalp doktorları da eskisi kadar statin kullanımında ısrarcı değiller. Diyet ve egzersiz ile kolesterol vücudun ihtiyacı olan seviyelerde tutuluyor.

***

2005 yılında eşim bir STK başkanı iken, konuşmacı olarak bir diyet uzmanı getirmişti. Onun söylediklerini özetlemek istiyorum. Finlandiya'da çok hayvani katı yağ yedikleri için, damar hastalıkları oranı yüksek. Keza uzakdoğu'da Kore ve Japonya'da genetik olarak damar hastalıkları oranı fazla. Dünyada üç yerde 100 yaşının üzerinde sağlıklı insan sayısı fazla. Kafkaslar, Girit adası ve Okinawa adası. Kafkaslarda kuzu eti çok taze tüketiliyor, yoğurt, süt, çay çok kullanıyorlar. Orası farklı. Ama iki ada, Girit ve Okinawa beslenme özellikleri birbirine çok benziyor. Her iki adada en çok tüketilen yeşillik ve tahıl ürünleri. Balık çok kullanılıyor. Girit'te zeytinyağı, Okinawa'da soya yağı (sıvı yağ) tüketiliyor, katı yağ hayatlarında ve mutfaklarında yok. Üzüm şarabı ve pirinç şarabı her iki adada çok kullanılıyor. Besin zincirlerinde kırmızı et en az tükettikleri. o da koyun eti. Sığır eti neredeyse yok. Ve her iki adada da insanlar sağlıkla yüz yaşını buluyor.

***

Fransa'da damar hastalıkları az. Orada da çok kırmızı şarap tüketimi var. Kırmızı şarap içindeki Resveratrol adlı maddenin kan yağları ve kolesterolü düzenlediği artık kesin. Hatta hap olarak da piyasaya sürüldü. Görüldüğü gibi beslenme tarzı hayatımızda, sağlığımızı etkileyen en önemli faktör. Prof. Canan Karatay da bunu söylüyor. Ama belki de söyleme tarzı bazılarını rahatsız ediyor. Bazen hamilelerde şeker yükleme testinin zararlı olduğu gibi uç iddiaları olsa da, ben de beyaz unun, şekerin beslenmemizde çok fazla yeri olmadığı fikrine katılıyorum. Eşimin bir meslektaşı, Karatay'ın da önerdiği glütensiz diyete başlayalı birçok sağlık sorununun ortadan kalktığını söylüyor. Sağlıklı ve doğal beslenmenin önemli olduğuna inanıyorum ama çarşıda, pazardaki almış başını giden enflasyonla ne kadar sağlıklı beslenebiliriz, onu bilemiyorum.