Konuşma özgürlüğünün yasa ile koruma altında olduğu ülkelerde bu hak giderek artan bir kısıtlama tehdidi altında ve nedenlerini anlamak zor değil.

Ocak ayında, ABD'nin Washington Eyaleti, 48 kişinin kızamığa yakalanmasının ardından acil durum ilan etti. Bunların çoğunluğu 10 yaşın altında aşılanmamış çocuklardı. Alışılmamış bir 'yardımsever'lik anında Başkan Trump bile aşılama konusundaki tutumunda U-dönüşü yaparak halka çocuklarını aşılatmalarını öğütledi.

Amerikan Federal Sağlık Kurumu bu hafta başı itibariyle kızamık olay sayısının 700'ü aştığını bildirdi. Son 10 yıldır halk kitleleri arasında artan görüşlerden en iyisi aşıların etkisiz kaldığı, en kötüsü ise çocuklarda otizme sebep olduğu yönündeydi.

Bu iddiaların hiç birisi tıp otoriteleri tarafından incelenmiş ve doğrulanmış bilimsel kanıtlara dayanmıyor. Özellikle KKK (Kızamık-Kızamıkçık-Kabakulak) aşısı konusunda bu zayıf tıbbi iddialar,  bilimsel kanıtların basına yanlış biçimde yansıtılması ve sosyal medyada hızla aktarılması sonucu, bir kızamık salgını kadar hızlı yayıldı. Doktorların, sağlık politikası tayin edicilerin ve eğitimcilerin, daha yayınlanmamış hatta tıp otoriteleri tarafından inceleme ve değerlendirmeye bile tabi tutulmamış korku tellallığı yapan bir raporu okumaya vakitleri açıkça yok.

Facebook, otokontrol ve otosansür ile birlikte, öfkeli bir kamuoyunu yatıştırmak için yasa koyucuların alelacele çıkardıkları yeni internet kısıtlama yasalarına uyma konusunda yoğun baskı altında.

Facebook, hâlihazırda 'toplumsal harekât timleri' adı verdiği bir grup içinde binlerce moderatör (denetleyici) görevlendiriyor. Denetleyicilerin görevi, aklınıza gelebilecek en iğrenç içerikler ile siz karşılaşmayasınız diye sürekli izlemek ve bunları okumak. Birçoğu bu görevi yaparken maruz kaldıkları insanlığın en aşağılık yönlerinin korkutucu imajlarından sonra psikolojik desteğe ihtiyaç duyuyor.

Yeni Zelanda'nın Christchurch kentinde 50 kişinin ölümü ile sonuçlanan ürkünç terör saldırısı Facebook'ta canlı olarak yayınlandı. Facebook, bu yayının içeriğini farkına varıp kaldırıncaya kadar yaklaşık 4000 kullanıcı bunları izledi ve hiçbirisi hiçbir kimseyi uyarmadı.

Dünya sosyal medya platformlarını denetlemek ve kısıtlamak için çabalar artarken ve Amerikan Yüksek Mahkemesi bunun vatandaşların konuşma özgürlüğüne olan yansımalarını incelemeye başlarken, geçen ay içerisinde Facebook, Reddit ve benzer sosyal medya platformları çeşitli sansür ve kısıtlamalarla alevlenmiş durumda idi.
Bu ay sadece Game of Thrones (Taht Oyunları) dizisinin sekizinci ve son sezonunun yayınlanmaya başlaması ile kalmadı, Marvel'in sinematik projesinin ilk üç fazının sonuncusunu teşkil eden 'Avengers: Endgame' de yayına girdi.

Ve tabii ki internet, filmin sonunu açıklayan ve Westeros'da neler olduğunu anlatan gevşek ağızlı oyunbozanlarla doluydu...
İnternet trolleri veya sadece gördüklerini arkadaşları ile tartışmak isteyenler, Facebook'ta ve diğer sosyal medya platformlarında hızla oyunbozan bildirimlerde bulunurken, birçoğu gönüllü, ücretsiz çalışan bir internet moderatör ordusu, sinemaya gitmek ve Endgame'i izlemek isteyen ancak bu fırsatı bulamamış olan bizim gibi milyonlarca kişiyi korumaya ve oyunbozanların hızına yetişmeye ve bu bildirimleri silmeye çalışıyordu.

Ben de bu hafta ister Facebook'un ücretli çalışanı, ister Wikipedia ve Reddit'in ücretsiz gönüllüsü olun, siz moderatörleri selamlıyorum!..

Bizleri korkunç ve ürkünçten ve ayrıca seyir ve eğlence keyfimizi bozmaktan korumak için sansür kılıcınızı adil ve akıllıca sallamanız ve kullanmanız dileğimle...