Endonezya'nın önde gelen devlet adamlarında Dipo Alam'ın yaptığı Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün portresi ile eşi Hayrünnisa Gül ile birlikte olduğu resim müzayedede 275 bin dolara satıldı.


RESİMLERİN PARASI TÜRK OKULUNA VERİLECEK


Endonezya Kabine Sekreteri Alam, resimlerin bir Endonezya şirketi tarafından satın alındığını söylerken, paranın tümünü Açe bölgesindeki Türk okulu Fatih Koleji'nin yeni başlayan yurt binasının inşaatına verileceğini ifade etti. Endonezyalı bir işadamı tarafından satın alınan resimlerin Gül çiftine bugün Endonezya Üniversitesi ziyareti sırasında hediye edilmesi bekleniyor.

Dipo Alam, resmilerini ve Türkiye sevgisini anlattı. Evinde yaptığı resimler, fotoğrafları ve Türkiye'den getirdiği eşyaları gösteren Alam, resim yapmaya 2004'te oluşan ve 300 binden fazla insanın ölümüne yada kaybolmasına sebep olan deprem ve tsunami sonrası başladığını ifade etti.

Açe'ye tsunaminin dördüncü günü gittiğini kaydeden Dipo Alam, afet bölgesindeki manzaranın, sağ kurtulan bir kız çocuğunun durumunun ve Açe'de ayakta kalan cami ve içine sığınan insanların kendisini çok etkilediğini söyledi. Derinden etkilenen Endonezyalı devlet adamı, o günleri anlatırken bir ara gözleri doluyor. O tarihten itibaren, oradaki manzarayı resmetmek isteyen Alam, resme olan yeteneğini fark etmiş.


TÜRKİYE GÜNDEMİNİ YAKINDAN TAKİP EDİYOR


Misafirlerini, eşi ile birlikte, her tarafı Türkiye'ye ait resim ve hediyelik eşyalarla dolu evinde ağırlayan Endonezyalı ressam, Türkiye gündemini de yakından takip ediyor. Türkiye ve Endonezya'nın demokrasi olarak diğer İslam ülkelerine örnek olabileceğini anlatan Endonezya Kabine Sekreteri, Ortadoğu'daki son gelişmeleri de yakından izliyor ve bundan endişe duyduğunu ifade ediyor.

Alam'ın evinde ayrıca, "Küçük Sultanlarım" dediği iki torununun da yağlı boya resimleri bulunuyor. Kızı, eşi ve yakın akrabaları da Dipo Alam'ı özenle yaptığı resimler arasında evinin duvarında asılı duruyor.


RESİMLERİNDE OSMANLI'DAN ATATÜRK DÖNEMİNE HEMEN HER ŞEYİ BULMAK MÜMKÜN


Resimlerinde Osmanlı'dan Atatürk dönemine hemen her şeyi bulmak mümkün. Turkuaz renkli Türk motifleri ile yapılan ve saray motifleri, İstanbul Boğazı, kız kulesi, dans edenler, elindeki Kur'an ile duran bir Müslüman bayan ise bunlardan bir kaçı. Türkiye ile ilgili her türlü temaları kapsayan resimlerini ünlü müzayedede satmayı düşünüyor Endonez devlet adamı.

Evdeki resimde ayrıca Suzan Sabancı'nın da henüz tamamlamadığı bir resmi var. Alam, fırsatı olduğunda bu resmi Suzan Sabancı'ya hediye etmek istediğini de kaydediyor.

Türkiye'deki sivil toplum kuruluşlarından aldığı ödül ve plaketlerinde bulunduğu evinin kapılarını Cihan Haber Ajansı'na açan Alam çifti, sık sık Türkçe kelimeler kullanıyor konuşmasında. Giderken de bizleri, samimi bir şekilde "Güle güle." diyerek uğurluyor.

Suzan Sabancı'ya ait olan ve 40 milyon dolara satılan bir resim de Alam'ın evinin duvarlarını süslüyor. Bu resimde Atatürk'ün eliyle ileriyi işareti ve arkasında da güzel motiflerle bezenmiş bir yalı bulunuyor.


CUMHURBAŞKANI GÜL'E RESİM YAPMA SÖZÜ VERMİŞ


Aynı zamanda D-8 Eski Genel sekreteri olan Dipo Alam'ın Abdullah Gül ile tanışıklığı 2007 yıllına uzanıyor. Dipo Alam, İstanbul' da D-8 Genel Sekreterliği için bulunduğu sırada Dışişleri Bakanı olarak tanıştığı Abdullah Gül ile o zamandan kalma bir dostlukları bulunduğunu, kendisinden o zaman çok etkilendiğini belirterek, Abdullah Gül'e o zaman resim yapma sözü verdiğin söylüyor.

Aynı zamanda hobi olarak resimle uğraşan Dipo Alam, Abdullah Gül'e Türkiye'de iken resmini yapacağı sözünü vermiş. Ancak yoğun iş mesaisi dolayısı bugüne kadar resmi bitirememiş. Ama kendi deyimi ile Cumhurbaşkanının Endonezya'ya geleceğini öğrendiği zaman heyecanlanmış ve resmi bitirmeye karar vermiş. Gül'ün Endonezya'ya gelişinin kendisinde resmi yapmak için ayrı bir enerji oluşturduğunu söylüyor.

Dipo Alam'ın Gül için yaptığı resimlerden birisi Abdullah Gül'ün portesi. Bir başka eserinde ise Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eşi Hayrünnisa Gül'ü birlikte resmetmiş. Resmin arka fonunda ise tarihi Borobodur tapınağı bulunuyor. Dipo Alam bu resmin adını da "Benim misafirim Borobodurda" koymuş.