'Bin Yüz Bir İnsan' adlı son kitabını yayınlayan Aret Vartanyan, İzmir'deki ilk imza gününü dün Alsancak D&R'da gerçekleştirdi. Son kitabında insanın günlük yaşamın yükü altında koşuşturmacasında sıkışmışlığını, taşıdığı kalıplarını, önyargılarını cümlelere taşırken, kendi gerçekliğini keşfetmesi ve bu gerçeklikle yaşayabilmesini sade bir yaklaşımla irdeliyor. Kitaplarını imzalamadan önce Vartanyan kitap okuyucularıyla, yaşama, günlük hayata, tabulara, aşka, var oluşa ve dünyayı algılayış şekline göre kişilerin kendilerini keşfederek neler yapabileceklerine dair sohbet gerçekleştirdi. Katılımcıların genellikle aşk, ilişkiler ve evililik üzerine yönelttikleri sorulara içtenlikle cevap veren Vartanyan, söyleşinin ardından okurlarının kitaplarını imzaladı.

Aret Vartanyan kim?

İstanbul'da dünyaya gelen ve küçük yaşlarda yazmaya başlayan Aret Vartanyan, Ermeni, Rum, Müslüman, Musevi, Hristiyan, Alevi üyeleri ile küçük yaşta çok kültürlülüğü deneyimledi. Ailesinde, İstanbul'da ve özellikle Beyoğlu sokaklarında insana ve yaşama dair gözlemlerini kalemine ustalıkla yansıtan Aret Vartanyan, 2008 yılında ilk kitabı 'Sen ve Ben' ile kısa zamanda onbinlerce okura ulaştı. Aret Vartanyan'ın ikinci kitabı ise aşık olduğu kadın olarak tanımladığı İstanbul'u içine kattığı 'Bir Nefes İstanbul' oldu. Üçüncü kitabı 'Bin Yüz Bir İnsan' ise, 'Bir Bedende Kaç Kişi Yaşıyoruz?' sorusuyla okurlarını karşılıyor. Yaşama, varoluşumuza, günlük hayata, aşka farklı pencereler açan, her gün büründüğümüz onlarca rolün zihnimizde, ruhumuzda ve bedenimizdeki yansımalarını bir hikaye kurgusunda anlatırken, dünyayı algılama şeklimizi ve keşfederek, değiştirerek neler yapabileceğimizi gözler önüne seriyor. İçeriğinden kitap kapağına, müziği, videosu ve farklı uygulamalarından okura sunulma aşamasına kadar birçok ilki beraberinde getiren Bin Yüz Bir İnsan, Gökhan Kırdar'ın müziğiyle cümleleri notalara da taşıdı. İstanbul'da farklı lokasyonlarda kurulan 7 ayrı sette çekilen Bin Yüz Bir insan videosu, Türkiye'de bir kitap için çekilen ilk büyük prodüksiyonlu kısa film olma özelliğini taşıyor.
Merve Has